`Guitar Hero` Al Di Meola ile 8 Mayıs konseri öncesi arkadaşımız Cenk Erdem özel bir söyleşi gerçekleştirdi.

`Guitar Hero` Al Di Meola ile 8 Mayıs konseri öncesi arkadaşımız Cenk Erdem özel bir söyleşi gerçekleştirdi.

Henüz 19 yaşındayken Chick Corea’nın öncü caz fusion grubu Return to Forever‘da yıldızı parlayan ve gitarıyla adeta dünyaya meydan okuyan, müzik dünyasının yaşayan en etkileyici gitaristlerinden Al Di Meola, 8 Mayıs‘ta Cemal Reşit Rey sahnesine geliyor.

Kırk yıllık kariyeriyle caz dünyasının unutulmazları arasına giren Al Di Meola, zamanında genç bir gitarist olarak çok etkilendiğini söylediği Beatles‘ın parçalarıyla ünlü Abbey Studios`da kaydettiği “All Your Life” albümündeki Beatles şarkılarını İstanbul’a getiriyor.

Berkley mezunu Al Di Meola kariyeri boyunca en çok latin caz fusion tarzıyla bilinen bir gitarist olarak son dönemlerde ustalığının yönünü kimi zaman world music temelli ama çoğunlukla latin sularında yoğunlşatırdı. Guitar Player Dergisi`nin okuyucuları arasında yapılan oylamalarda dört kez En İyi Caz Gitaristi seçilen Meola için ünlü gitar tarihçisi Robert Lynch; "Bu kadar yıldır onun çalışmalarını inceleyebildiğim için kendimi ayrıcalıklı hissediyorum," diyor.

* * *

İlk solo albümü "Land of the Midnight Sun"da dinleyen herkesi büyülediğinden beri gitar tekniğindeki erişilmez ustalığı ve `kült` hale gelen gitar sololarıyla efsaneleşen Meola’nın özellikle John McLaughlin ve Paco De Lucia`yla verdiği konserin albümü "Friday Night in San Francisco" için hem sıkı müzik dinleyicileri hem de eleştirmenler hala üzerine daha iyi canlı bir akustik albüm kaydı daha gelip gelmediğini konuşuyor.

Bir başka gitar efsanesi Carlos Santana ile de turneye çıkan Meola, özellikle işbirliği yaptığı çalışmalarla ve World Sinfonia projeleriyle de her dönem yeteneğiyle meydan okuyan bir müzisyen olarak biliniyor... Al Di Meola ile kariyerinin ilk günleri, İtalyan kökleri, unutulmayan işleri, cazı hep öne çıkaran ancak farklı stillerle buluşturan müzikleri, son Beatles projesi ve İstanbul konseri üzerine bir söyleşi gerçekleştirdik.

Cenk Erdem
https://twitter.com/shinyyylove

 


Al Di Meola: "Bana kalırsa müziklerim yıllar içinde

çok daha derinlikli hale geldi ve o

derinliğin içinde çok fazla çeşitlilik de var..."

Cenk Erdem: Chick Corea’nın dünyaca ünlü füzyon grubu Return to Forever‘a katıldığınızda sadece 19 yaşındaydınız, çok genç bir müzisyen olduğunuz o günlerin ruhunu nasıl hatırlıyorsunuz?

Al Di Meola: Zamanında, henüz genç bir yaşta üstelik en sevdiğim gruba dahil olmak benim için olağanüstü büyük bir fırsattı ve 70’lerin yepyeni füzyon müziklerinde öncülük eden en iyi 3 gruptan birinde olmak dışında ayrıca müziklerde ve sahnede de gitarda fazlasıyla meydan okuyan bir rolüm vardı.

Cenk Erdem: Caz arenasının İtalyan asıllı en büyük gitaristlerinden birisiniz, peki sizce en çok hangi yönünüzle İtalyan köklerinizi temsil ediyorsunuz?

Al Di Meola: Tutkulu biriyim ve müzik de benim için büyük bir tutku. İtalyanlar da sevdikleri her ne olursa olsun oldukça tutkulu insanlar. Bana kalırsa İtalyan köklerimi en fazla temsil eden tarafım da çok tutkulu biri oluşum ve sanırım bu yönüm en çok müzikle ortaya çıkıyor…

Cenk Erdem: Ünlü İngiliz gitarist John McLaughlin ve kaybettiğimiz meşhur flamenko gitaristi Paco De Lucia ile gerçekleştirdiğiniz o unutulmaz canlı konser kaydı “Friday Night in San Franscisco” için kariyerinizin en büyük çıkışı diyebilir miyiz?

Al Di Meola: “Friday Night in San Franscisco” bir albüm olarak kesinlikle kariyerimin en büyük çıkışı oldu diyebilirim, zamanında 2 milyon satmıştı ve hala ilgi görüyor ve en son satışlarının 7 milyonu aştığını da biliyorum ve benim için de hala çok özel bir albüm...

Cenk Erdem: Son olarak Beatles‘a vefa albümünüzü Londra’nın ünlü Abbey Road Stüdyolarında kaydettiniz, o meşhur stüdyoların müzisyenlerde yarattığı hisleri nasıl tarif edersiniz?

Al Di Meola: Tıpkı yıllar önce Beatles’ın dört harika müzisyenin kayıtlarının da gerçekleştiği aynı atmosferde üstelik yine The Beatles şarkılarıyla kayıtlarda olmak eşi bulunmaz ve tarif edilemeyecek kadar heyecan veren bir deneyimdi. Aynı stüdyoda kayıtlarda olmak kendiliğinden projeye de müthiş bir enerji verdi, sihirli bir hale getirdi...

Cenk Erdem: Son dönemlerde müziklerinizle o sizi dinleyenlerin çok iyi bildiği füzyon tarzınızdan ziyade daha saf bir latin caz havasına giriyor gibisiniz, peki müzikle geçen 40 yılı geride bırakırken şimdilerdeki müziklerinizi nasıl tanımlıyorsunuz?

Al Di Meola: Aslında müziklerim hala evriliyor ve gelişiyor diyebilirim ve bir besteci olarak sadece dinleyiciler için değil benim için de yıllar içinde ilginç bir hal alıyor ve bana kalırsa müziklerim çok daha derinlikli hale geliyor ve o derinlilik içinde de çok daha fazla çeşitlilik var...

Cenk Erdem: Eleştirmenlerin bol bol övdüğü World Sinfonia projelerinizde bile caza öncelik veriyorsunuz, peki siz bu çok özel projelerinizi nasıl tarif edersiniz?

Al Di Meola: İlk kez akustik bir yaklaşımla klasik müzik öğelerini tango ve caz ile bir araya getirip geliştirmeye çalıştığım projeler oldu ve doğaçlamalarda iki esas enstrüman olarak akustik gitarla birlikte bandoneon veya akordiyon öne çıkıyordu. Klasik müziğe göre daha özgür caz armonileri ile yaklaştığım projelerdi...

Cenk Erdem: Türkiye’deki kimi caz dinleyicileri 80’lerin sonunda İstanbul konserinizden en çok beyaz çizmelerinizle playboy havanızı hatırlıyor, yoksa o yıllarda gerçekten bir playboy muydunuz?

Al Di Meola: Öyle bir imaj vermiş olmam kulağa oldukça eğlenceli geliyor ama evet gerçekten de o yılların tadını çıkardım sayılır ve şimdi o yılları öyle geçirdiğim aklıma geldiğinde gülüyorum ama artık çizmelerimin rengini de siyahla değiştirdim...

Cenk Erdem: Beatles şarkılarıyla 8 Mayıs’ta İstanbul’da Cemal Reşit Rey’de olacaksınız, peki Beatles bir müzisyen olarak sizin müziklerinizi nasıl etkilemiş olabilir?

Al Di Meola: 60’lı yıllarda Beatles’ın müzikleri gitar çalan her müzisyeni müthiş etkiledi. Onlar piyasaya harika müziklerle girdiler ve yıllar içinde harika prodüksiyonlarla çok daha ilginç müziklerle bir 10 yıl boyunca müziklerini de geliştirdiler. Müzik seven herkes için her zaman bir keyif nedeni oldular ve son yıllarda onları yeniden bol bol dinliyorum ve hala duyduğum en iyi müziklerden diyebilirim... Tüm dünyanın da işin içine yüksek teknoloji girmeden ve hiç de komplike olmadan bugüne kadar müziklerle yaşadığı en büyük zevklerden.

Cenk Erdem
https://twitter.com/shinyyylove

 

Cazkolik.com / 05 Mayıs 2014, Pazartesi

BU İÇERİĞİ PAYLAŞIN


Cazkolik.com

  • Instagram
  • Email

Yorum Yazın

Siz de yorum yazarak programcımıza fikirlerini bildirin. Yorumlar yönetici onayından sonra sitede yayınlanmaktadır. *.