Türk müzikseverin kulağı kendi coğrafyamızı çağrıştıran seslere duyarlıdır. Kontrbasçı Renaud Garcia-Fons'un kontrbası da ayırdettiğimiz sesler arasında ön sırada gelir. Onun müziğinin Flamenko ve Endülüs kökenli oluşu bizim ilgimizin sebebidir.
Elinde kocaman kontrbası, gülümseyen yüzü, esmer kıvırcık -doksanlarda siyah ama artık beyaz- saçlarıyla bu canayakın adam bize hep sempatik geldi. Müziğindeki ses desenleri sanki bize ait gibi idi. Doksanlardan beri belli bir müzikal çizgiyi ısrarla izliyor ama biz onu esas olarak ikibinlerden sonra tanıyıp, sevdik.
1997'de "Oriental Bass" albümü market raflarını süsleyen ilk çalışmalardan biriydi. Hem sanatçının temposu giderek arttı, hem müziğine olan sevgimiz. Genellikle caz kulvarı içinde anılsa da tam öyle bir müzisyen olmadı. Evet, cazla akrabalığı hep vardı ama kendi müziği üzerinden cazla temas kuran bir ortaklığın peşinde oldu.
Renaud Garcia-Fons'un bir diğer özelliği de, enstrüman olarak kontrbasın icra kapasitesini artıran işlere kafa yorması oldu. Arşeli kontrbas kullanımını ve yorum çeşitliliğini geliştirdiği gibi arşeden çıkan seslerin duygusal baskısını çoğalttı. Bu alanda, 2004 tarihli "Entremundo" albümü örnek verilebilir. Yerel enstrümanlarla Flamenko ritmli Endülüs tınıları albümde mükemmel dalgalanıyordu.
Renaud Garcia-Fons bugün Türkiye'nin hangi şehrinde konser verse salonu doldurabilir ve kimse müziğini yadırgamaz, zamanla aramızda öyle bir bağ oluştu. Bu bağ üzerinden İş Sanat'taki son konserine kadar geldik.
Renaud Garcia-Fons
Son İş Sanat konseri tellerin buluşması yanında müzikal ve kültürel duyguların buluşması da yaşandı. Sahnede Radio France Philarmonic Orchestra’nın yaylı sazlar dörtlüsü bir yanda, Flamenko gitarın önemli ismi Kiko Ruiz bir tarafta, Renaud Garcia-Fons bir tarafta, kanunda Serkan Halili ile kemençede Derya Türkan bir tarafta ama hepsi telli. Vurmalı, tuşlu, üflemeli vs. değil.
Haliyle, Flamenko'dan, Endülüs'ten, İber yarımadasından Akdeniz'e ve kadim Anadolu'ya uzanan diri bir fay hattı gibi bir kültürel hattır bu, hadi cazı da işin içine katalım, konser boyunca böyle bir çizgide buluştular.
Fons'un beş telli basından seken notalar kemençeden, yaylılardan, kanundan salona, İstanbul'a ve unutulmayacak konser hafızalarına yayıldı. Haliyle, bu konseri izleyemeyenler de pişmanlık içinde kaldı.
Feridun Ertaşkan
Cazkolik.com / 10 Mayıs 2023, Çarşamba
Derya Türkan (Kemençe), Serkan Halili (Kanun)
Siz de yorum yazarak programcımıza fikirlerini bildirin. Yorumlar yönetici onayından sonra sitede yayınlanmaktadır. *.