Japonların ünlü yazarı Haruki Murakami hep tutkulu bir cazseverdi

Japonların ünlü yazarı Haruki Murakami hep tutkulu bir cazseverdi

Japonların dünyaca ünlü, kitapları Türkiye`de çok sevilen yazarı Haruki Murakami aynı zamanda tutkulu bir cazsever, üstelik, kitaplarında caza yer veren bir yazar.


Daha doğrusu, Murakami henüz bir yazar olmadığı günlerden beri tutkulu bir cazsever demek daha doğru olacak. Bu tutkunun geçmişiyse 1964 yılına kadar geri gidiyor. 1949 doğumlu, bugün 68 yaşında olan yazar onbeş yaşına 1964 yılı ocak ayında, Kobe`de bir caz klübünde gitmişti. O zamana kadar cazı tanımıyordu. İşe bakın ki, o akşam sahnede Art Blakey and the Jazz Messengers vardı, kadroda, trompette Freddie Hubbard, trombonda Curtis Fuller, saksofonda Wayne Shorter ve piyanoda Cedar Walton elbette davulda Art Blakey`nin olduğu grubun müziğini duyan henüz ergen yaştaki Murakami `daha önce hiç böyle bir müzik duymamıştım` der o gece için, ve `tutkuyla bağlandım` diye ekler. O geceki gruptan bugün sadece Fuller ve Shorter hayatta, acaba, Murakami bu müzisyenlerle sonradan konuşup benim cazı sevmemin sebebi sizsiniz demiş midir? Kimbilir.


Murakami`nin tutkusu hem yazarlığında hem hayatında etkisini gösterir. On yıl sonra üniversitedeki çalışmasını bir caz klübü açmak için erteler ve Tokyo banliyösünde eşiyle Peter Cat adını verdikleri caz klübünü açar. Yaklaşık beş yıl kadar işlettikleri klüp dönemi Murakami`nin ilk iki romanını yazdığı günlerdir. Romanlarında müziğin, cazın etkisi kitapların isimlerine kadar belirgindir. "Dance Dance Dance" ve Curtis Fuller`ın ünlü bestesi "Five Spot After Dark"ın isminden ilham "After Dark" romancının yazarlık stilini dahi etkilediği söylenen öneme sahipti. "After Dark" trombonlu bir kahramanın ve içinde Duke Ellington plaklarının döndüğü barın olduğu caz dolu bir kitap olarak bilinir.


Bugün, çoğu Japon dahi o klübün varlığını, klübün nerede olduğunu bilmez. Klüp ilk Kokubunji istasyonu civarında bir bodrum kattaydı, Murakami orada bulaşıkları yıkar, yerleri süpürür klübü geceye hazırlardı. Peter Cat isimli klübünü daha sonra daha ferah bir yere taşıdı. Yeni mekanın büyük piyano ve quintet için yeterli sahnesi vardı, hatta, Murakami dekoratif olarak kedi desenlerinden oluşan bardak altlıkları, muhtelif kedi figürleriyle klübü süsledi. Caz klübünün ve yazarın izin süren Amerikalı gazeteci Aaron Gilbreath klübün bulunduğu yeri arayıp sorarak buldu ve yaşı yeten, hatırlayanlarla konuştu. Civarda bulunan ve Murakami`nin de dostu olan kitapevi sahibi `evet, klübü hatırlıyorum, hatta, Murakami bütün mahalleyi dolaşıp klübe gelmelerini istemiş, hepsini davet etmişti, müziğin edebiyattan daha başarılı olacağına inanıyordu, gidenler oldu ama daha ziyade caz meraklılarının uğradığı bir yerdi` dedi. Gilbreath civardı Murakami`yi tanıyan başka insanlarla da konuştu. Semti keşfettikçe kitaplarındaki izleri de keşfediyordu adeta. İlerdeki sokağın köşesinde Murakami`nin çay içtiği dükkanın sahibiyle konuştu, `bu sokağın adı nedir` diye sorduğunda yaşlı adam `biz Japonlar sokaklara isim koymuyoruz, buna istasyon sokağı, gideceğimiz yöne göre söylüyoruz` diye anlattı. Gilbreath, yazarın "Dance Dance Dance" romanında yaptığı tariflerinde benzer olduğunu hatırlar, bir elindeki kitaba, bir sokağa bakar ve `başdöndürücü` diyerek tanımlar yaşadığı tecrübeyi.


Cazkolik.com / 07 Eylül 2017, Perşembe

BU İÇERİĞİ PAYLAŞIN


Cazkolik.com

  • Instagram
  • Email

Yorum Yazın

Siz de yorum yazarak programcımıza fikirlerini bildirin. Yorumlar yönetici onayından sonra sitede yayınlanmaktadır. *.