John McLaughlin ve grubun çalma iştahı yerindeydi

John McLaughlin ve grubun çalma iştahı yerindeydi

John McLaughlin konserinin böyle geçeceğini tahmin etmiştim. Söze doğrudan girdim ama konseri izleyenler anlamıştır, izlemeyenler ise çok şey kaçırdı, sadece o kadar söyleyebilirim. Nasıl tahmin ettin derseniz McLaughlin'in son albümünü, özellikle "Lockdown Blues" isimli parçasını daha önce dinlediyseniz büyük ustanın seyirci önünde çalmayı ne kadar özlediğini anlardınız derim. Gerçekten gitarı dizginden boşanmışcasına çalıyordu, dün gece de öyle geçti.

 

Farkında mısınız, İstanbul konser hayatı kısa sürede pandemi öncesini geçti. Sadece uluslarası yıldızlar bakımından mukayese etseniz dahi aynı gece şehrin farklı köşelerinde konserler oluyor. Geçen gün bir gazetenin köşe yazarı da aynı konuya değinmişti ama o ceplerin sarsılan ekonomisi üzerinden anlatıyordu, işin bir de o tarafı var.

 

Biz yine John McLaughlin konserine dönelim.

 

Gecenin başındaki ödül seremonisi kısmına hiç girmiyim, biraz uzayınca seyirci hafiften huysuzlanmaya başladı allahtan konser hemen başladı. Sadece şunu söylemem lazım, İKSV'nin bu sene Yaşamboyu Başarı Ödülü'nü Hayati Kafe'ye vermesinin altı mutlaka çizilmeli. Türkiye'de fazla tanınmayan bu usta sanatçımızın ödül konuşmasında duygulanması da haklıydı.

 

McLaughlin'in grubundan davulcu Nicolas Viccaro hariç diğerlerini yakından tanıyorum, özellikle klavyeci/hammond'cu Gary Husband favorimdir ve dün gece beni haklı çıkardı. Husband'ın iki özelliği dikkat çekiyordu; Sololardaki mükemmelliği ve yeteneğinin sınırlarının kestirilemeyişi ile McLaughlin ile ikili çalımlardaki imrendiren uyumları. Husband ayrıca Açıkhava izleyicisini şaşırttı, çünkü, konserin başında sahnede çift davul görünce haliyle çift davulcu çıkacaklar zannettik oysa ikinci davul Husband içinmiş ve konserde iki kez Viccaro ile fena gümbürtettiler.

 

Viccaro tatlı sert caz rock davuluyla grubun soundunu iyi hatmetmiş, solosu da uyumu da gayet iyi idi.

 

 

Etienne M'Bappe için elektrik basın M'Bappe'si diyeceğim ama sadece futbolu takip edenler anlayacak. İki solusunu dinledik fakat özellikle ilki inanılmazdı, elektrik basın canlı dinlediğim güzel sololarından biri oldu. İyi tarafı groove döngülü afrodizyak bir elektrik bas solosu değil, armoniyi evirip çeviren usta işi bir icra idi. M'Bappe'nin eldivenle çalması da dikkat çekmiştir, benim çekti! Nasıl yaptığını anlamadım, eldivenle çalması çok garibime gitti ama öyleymiş.

 

Ve tabi John McLaughlin... Büyük usta her zaman en iyiler arasında niye olduğunu bir kere daha gösterdi. Hız sınırını kısa sürede aşan gitar arpejleri (caz piyanistlerinin eski yıllarda mesela Art Tatum, kısmen Oscar Peterson, müthiş solak Errol Garner'ın emsalsiz slide'ları gibi) McLaughlin'in elektrik gitarla bu çeşit dokuları çalımının alamet-i farikasıdır zaten ve gece boyunca bol bol dinledik. İştahlı olduğunu biraz da oradan anladım.

 

McLaughlin konserde son albümden müzikler yanında Pharoah Sanders'ın efsanevi "The Creator Has A Masterplan", Paco de Lucia için bir tribute parça, Dennis Chambers'ın Mr. D.C. isimli bir başka parçası ve biste Miles Davis'in Jean-Pierre ve bir takım başka tanınmış parçalardan rif'lerin de olduğu bir potpori ile konseri tamamladık ama dakikalarca süren alkışlar eşliğinde.

 

Festival bayram tatiline kalmadan bitecek ama bu arada güzel konserler olacak, mutlaka bundan sonraki konserleri radarınıza alın derim.

 

Feridun Ertaşkan

 

Cazkolik.com / 30 Haziran 2022, Perşembe

BU İÇERİĞİ PAYLAŞIN


Feridun Ertaşkan

Cazkolik.com kurucusu, editör ve yazar.

  • Instagram
  • Email

Yorum Yazın

Siz de yorum yazarak programcımıza fikirlerini bildirin. Yorumlar yönetici onayından sonra sitede yayınlanmaktadır. *.