Eğer şarkı söyleyebilseydim, Youn Sun Nah gibi söyleyebilmeyi isterdim,
Eğer gitar çalabilseydim, Ulf Wakenius gibi çalabilmeyi isterdim,
Eğer akordeon çalabilseydim, Vincent Peirani gibi çalabilmeyi çok isterdim,
Ama hiç birini yapamam...
Ne ben de o yetenek var, ne de onlardaki çalışma azmi, sabır ve dahası yaratıcılık.
İçinde bulunduğum bu durum beni kıskanç bir caz dinleyicisi yapabilir ama izansız biri yapmaz.
Müzikte iyi ve güzel olanın nasıl bir şey olduğunu sıklıkla unutuyoruz. Vasat olanla öylesine kuşatılmış, standartlarımızı öylesine aşağıda belirlemişiz ki dün akşamki gibi bir konserle karşılaştığımızda neye uğradığımızı şaşırıyoruz. Ne dinlediğimiz sesin gerçekliğine inanıyoruz, ne de sahnedeki insanların doğallığına. Mükemmellik o an dokunacağım, hatta sarılacağım kadar yakın, ama bu yazıyı yazarken belki bir daha ömrü hayatımda göremeyeceğim kadar uzak.
Dün akşam, özellikle sahnedeki üç kişi; Youn Sun Nah, Ulf Wakenius ve Vincent Peirani (elbette basçı Simon Tailleu), bizi, müzikte `nasıl` ve `neden` sorularının cevaplarına dair aşılması zor bir eşikten atlattılar. Vokal & gitar ve akordiyon üçgeni dinleyicisini içine emen bir kara delik misali, ne gözlerini alabiliyorsun, ne aklını ve duygularını.
Dün geceki konserle ilgili bu kısa ve duygusal özetin sonunda iki önemli detayı vurgulamadan geçmek olmaz; ilki, son bir hafta boyunca en az belki de on defa aklıma gelen konserlerin o an, canlı izlenmesinin önemi. Bunu bir önceki gece Wadada Leo Smith`te de, iki önceki gece Kenny Garrett`ta da gördük. Bir kez daha test ettik. Özellikle caz konserleri bakımından kesinlikle bu böyle, her konserin kendi anı var, ruhu, kokusu, dokusu, çarpan kalbi, yükselen tansiyonu, sanatçının konsantrasyonu, dinleyicinin zihninin kilitlenmesi... Hepsi... Tüm bunları bir konserden başka hiç bir şey vermiyor.
İkincisi ise dinleyicinin önemi... `Bunu bilmeyen mi var` demeyin, ülkemizde sayısı az mı, çok mu bilmiyorum belki de fazla önemi yok ama iyi dinleyicimiz var. Bu popülist bir tespitten ziyade dün gecenin gerçeği idi. Konserin kesif güzelliğinin mutlaka vurgulanması gereken bir yanıydı kesinlikle. Aynı önemde Borusan`a da buradan teşekkür etmemiz şart. Her ne kadar Borusan`ın geçen yıllara göre bu yıl caz konserlerinin sayısını azaltması içimizi sızlatsa da ikinci kez Youn Sun Nah`ı bizlerle buluşturması çok önemli. Bu konserlerin devamını dilemek de umarız dilek olarak kalmaz. Teşekkürler.
Feridun Ertaşkan
Cazkolik.com / 07 Şubat 2014, Cuma
Siz de yorum yazarak programcımıza fikirlerini bildirin. Yorumlar yönetici onayından sonra sitede yayınlanmaktadır. *.