Avrupa cazın yükselişteki ülkesi Finlandiya`dan Mopo ile Burak Sülünbaz 30 Nisan Dünya Caz Günü Babylon konseri öncesi konuştu

Cazı uç noktalara taşıyan Finlandiyalı trio Mopo ve her konserlerinde dinleyiciye ayrı bir müzikal tecrübe yaşatan Korhan Futacı ve Kara Orkestra, 30 Nisan Dünya Caz Günü`nde Garanti Caz Yeşili kapsamında Babylon’da sahne alacak. Linda Fredriksson, Eero Tikkanen ve Eeti Nieminen isimli üç eski dost tarafından 2009 yılında kurulan Mopo, müzik hayatına başladığı günden itibaren, daha önce denenmeyen işleri kendilerine hedef alarak tüm cazseverlerin dikkatini çekmeye devam ediyor. Grup üyeleri yetmişlerin punk ve caz anlayışı ile Finlandiya’nın minimalist coğrafyasını kendilerine özgü bir anlayışta parçalarında buluşturuyor. Her kompozisyonları grubun doğaçlama yeteneğine bağlı olarak oluşan Mopo’nun  canlı performansları ise projenin doğduğu Helsinki’de yer alan caz kulüplerinden sonra kısa sürede caz dünyasının gözde kulüp ve festivallerinin aranan etkinlikleri arasında yerini aldı.  Dünyanın farklı ülkelerinde sayısız caz severin gözdesi niteliğindeki trio, 2012’de çıkardıkları ikinci albümleri “Beibe” ile stilleri kulaklarda yer etti. Mopo, 2013 yılında katıldıkları “Live At BBC Radio Jazz ve Londra Caz Festivali”nde de dinleyenleri eşsiz canlı performansları ile büyülediler. Dünya Caz Günü kapsamında 30 Nisan akşamı Türkiye’de ilk defa Babylon’da.

Burak Sülünbaz: Bildiğim kadarıyla Finlandiya cazının 1919’dan bugüne kadar uzanan uzun bir geçmişi var. Benim bildiklerim arasında Iiro Rantala, Jukka Perko, Pekka ve Verneri Pohjola gibi isimler yer var. Finlandiya caz tarihinden ya da günümüz Finlandiya caz dünyasından sizin ilham aldığınız sanatçılar kimler? 
 
Moppo: Tabii ki bu isimlerin bizim müziğimizde etkileri çok büyük. Günümüz Finlandiya caz dünyasından da muhteşem bir saksafoncu Mikko Innanen’i sayabiliriz. Ve Edward Vesala’nın da Finlandiya avangart sahnesine inanılmaz etkileri mevcut. 
 
Burak Sülünbaz: Yaptığınız müzik standartlara göre daha deneysel ve alıştığımız Nordik ses kalıplarından farklı. Sizce müziğiniz Nordik müzik formlarına mı yoksa daha Avrupa coğrafyasına mı yakın? Ya da tamamen farklı bir yapısı mı var?
 
Mopo: “Nordik ses kalıpları” dediğimiz durum hali hazırda 1970’lerden, ECM plak şirrketinden ve Lexicon reverb’lerinden doğan ve halen hayatını sürdüren bir yapı. Bizim müziğimiz internetin erişim rahatlığı sağladığı büyük miktarda müzik ve bilgi nedeniyle daha fazlasını barındırıyor. Biz birbirinden farklı ve çok sayıda janrı bulup dinliyoruz ve bu yüzden de bu türler arasında deney yapmak ilginç ve uçarı geliyor.
 
Burak Sülünbaz: Sizden önce aynı gece Korhan Futacı ve Kara Orkestra sahne alacak. Onlar benim için Türk cazının en yaratıcı ekiplerinden. Onlar hakkında ne düşünüyorsunuz, onların müziği sizin kulağınıza nasıl geliyor?
 
Mopo: Korhan Futacı ve Kara Orkestra gerçekten kulağa çok hoş geliyor! Müzikleri son derece cana yakın bir titreşime sahip; rock ve progresif öğeleri bir arada kullanıyorlar. Türk folk müziğinden de benzerlikler görmek mümkün. Onlarla aynı sahneyi paylaşmak enteresan olacak. 
 
Burak Sülünbaz: Kuzey ülkeleri arasında müzikal bir bağ var mı sizce? 
 
Moppo: Tabii ki Nordik ülkeler arasında bir bağ var. Örneğin, aynı coğrafyadan gruplar birlikte turneye çıkıyor ve birlikte farklı festivallerde ve şehirlerde çalıyorlar. İki hafta içerisinde Mopo olarak Norveç’te birkaç konser vereceğiz ve sahneyi İsveç ve Norveç’ten gruplarla paylaşacağız. Finlandiya, Norveç, İsveç ve Danimarka folk müziğini dinleyecek olursanız aralarındaki benzerlik ve bağı görebilirsiniz. 
 
Burak Sülünbaz: Bugünlerde üzerinde çalıştığınız yakın geleceğe dair bir projeniz var mı?

Mopo: Bu seneki Jazz Grammy Ödülü “Emma”yı kazanan son albümümüz “Beibe”yi kaydedeli bir buçuk yıl oldu. Şu an yeni parçalar üretmek üzerine yoğunlaşış durumdayız. Ayrıca bu sene Finlandiya ve yurt dışında gerçekleşecek konserimiz var.  
 
Burak Sülünbaz: Yaptığınız müzik başka bir sanat formu olsaydı, bu ne olurdu?
 
Mopo: Rüzgarlı bir arazide yağlı güreşi anlatan sürealist bir heykel olurdu. 
 
Burak Sülünbaz: Fantastik bir cevap... Parçalarınıza Fince isimler veriyorsunuz, dolayısıyla çıkış noktalarını tam olarak anlayamıyorum. Türk dinleyicileriniz sizin müziğinizin altında yatan duygu ve fikirleri bilmek ister? 
 
Mopo: Fikirler genelde gerçek hayata dair olup biten olaylarla ilgili gelişiyor. Örneğin Luonto Kutsuu’nun çıkış noktası çok büyük bir maden kazası ve bununla beraber kuzey Finlandiya’da doğan çevre kirliliğiydi. “Beibe” bir aşk şarkısı ve sözleri İngilizce “Babe your mine, babe I’m yours” anlamına geliyor.

(English text)

Burak Sülünbaz: As far as i know Finnish Jazz  history has a great heritagestarted from 1919.There are some musicans is well know for example Iiro Rantala, Jukka Perko,Pekka and Verneri  Pohjola etc.What are the main influences for you from Finnish jazz history or the musicians from today Finnish Jazz world?
 
Mopo: Of course those names you mentioned have had great influence on us. From today Finnish Jazz world Mikko Innanen, great saxophone player is a name to mention. And Edward Vesala has an huge impact still on Finnish avangarde scene.
 
Burak Sülünbaz: The music is your making slightly experimental , and sounds different from the Nordic Sounds we used to, so do you think you are making music more like nordic or more like European or something else?
 
Mopo: “The Nordic Sound” comes already from the 70’s and from ECM record label and from the use of Lexicon reverb. Our music reflects more this time where large amount of music and information is available becouse of internet. We find and listen to lots of different and great musical genres and that’s why it comes interesting and luscious to experiment between them. So in a nutshell our roots are in Finland but branches go all over the world.
 
Burak Sülünbaz: Before your concert there will be Korhan Futacı ve Kara Orkestra concert in the same stage. For me they are one of the most innovator band from Turkish Jazz scene, what do you think about them, what are they sounds like for you?
 
Mopo: Korhan Futacı ve Kara Orkestra sound really good! Their music has a passionate vibe, mixing rock and progressive influences. Folk music of Turkey can be heard also. It’ll be interesting to share the stage with them.
 
Burak Sülünbaz: Do you think there is a musical connection between Nordic countries?
 
Mopo: Of course there is collaboration between Nordic countries f.e. bands tour and play concerts a lot in different festivals and cities. In two weeks Mopo is going to play few concerts in Norway and share the stage with a band from Sweden and Norway. Also if you listen to traditional folk music of Finland, Sweden, Norway and Danmark you can find similarities and connection between them.
 
Burak Sülünbaz: What is your next project you are working on these days?

Mopo: It is already one and a half years when we recorded our last album “Beibe” which won the finnish Jazz-Grammy “Emma”-price this year. At the moment we’re concentating on making new music. Also we have lots of concerts coming this year in Finland and abroad.
 
Burak Sülünbaz: If your sound or music that you are making were an other artwork “except music “ what would it be?
 
Mopo: It would be a surrealistic Oil wrestling sculpture in a wintry landscape.
 
Burak Sülünbaz: Fantastic... You are nameing the tracks in Finnish,so i cant figure out the starting point. Turkish music listeners would like to know, what are the ideas or emotions would be behind your music?
 
Mopo: Ideas are usually taken from the real world happenings. For example tune called Luonto kutsuu “Nature calls” was born because of a huge mining accident and catastrophe that poisoned environment in northern Finland. “Beibe” is a love song and the lyrics go in english “Babe your mine, babe I’m yours”.
 
Burak Sülünbaz: Thank you for answering my questions for Cazkolik.com. We will be happy to see you live on stage  on International Jazz Day.

Burak Sülünbaz

Cazkolik.com / 29 Nisan 2015, Çarşamba

BU İÇERİĞİ PAYLAŞIN