İki hafta aradan sonra Taksim Gezi Parkı`nda bu Pazar gerçekleşecek 3. Geleneksel Gezi Şenliği bu kez daha anlamlı...

Bu ülkenin temel sorunlarından biri de kamu adına ülkeyi yönetenlerin, adına hareket ettikleri kamunun ne düşündüğüne fazlaca kulak kabartmadan `ben yaptım oldu` anlayışıyla hareket etmeleri oldu hep. İstanbulluların ilgisini ve tepkisini çeken son gelişmelerden biri malumunuz Taksim Meydanı ile ilgili yapılacağı konuşulan yeni düzenleme. İşin doğrusu bu konuyu hakkıyla bildiğimizi söyleyemeyiz. Mimar da değiliz, şehir planlamacısı da ama bu şehirde yaşayan, ömrünü bu şehrin içinde geçiren ve İstanbulu kalpten seven insanlarız. Anlamaya çalıştığımız şey ise Taksim Meydanı için önerilen ve sadece tek bir kaynaktan çıkarak önümüze gelen proje gerçekten meydan için en iyi çözüm mü? Belki de hakikaten en iyi çözüm, eğer öyleyse buna da bir itiraz yok ama genel anlamda kulak kabarttığımızda yükselen itirazlar konunun (1) İstanbullulara danışılmadan karar alındığı, (2) -varsa- olası alternatif projelerin tartışılmasına gerek duyulmadığı yönünde. İnsan düşünmeden edemiyor, Gümüşsüyu`nun o dünyalar güzeli caddesi, yokuşu niye betondan tüpe dönüşsün? Bu şehir için kalbi atan insanların nerdeyse her gün yolunun düştüğü Taksim Meydanı gibi bir yer hakkında daha fazla bilgi ve söz sahibi olması gerekmez mi?

İşin bu noktasına kadar habere konu olan etkinliğin esas nedeni ile ilgili yapmaya çalıştığımız bir toparlama. İşte, yukardaki kaygılara sahip bir grup insan -ki içlerinde Herkes İçin Mimarlık Grubu ile beraber İTÜ ve Yıldız Teknik Üniversitesi öğrencileri de var- bu Pazar günü (25 Mart) Taksim Gezi Parkı`nda Gezi Parkı`nın şehrin ortasında bir nefes alma, dinlenme, düşüncelere dalma, yüzünü güneşe verme, okuma, çay içme, rahatsız edilmeden iki adım atma, piknik yapma, bir anlamda toplu mesire yapılan şehrin ilk yerlerinden biri olma özelliğinin bozulmamasını istiyor ve bunun için de kısa süre önce aralıklarla düzenlenen ilk iki şenliğin ardından bu kez 3. Geleneksel Gezi Şenliği`ni düzenliyor ve bundan böyle her Pazarda düzenlemeyi planlıyor.

Bu Pazar üçüncüsü düzenlenecek olan şenlik saat 13 ile 18 arası yine Gezi Parkı`nda, merdivenlerin hemen arkasındaki ağaçlık alanda düzenlenecek. Şenlikte voleybol, yakan top, ip atlamaca, yüksek bacaklarla yürümece, ev yapımı limonlu ve kakaoulu kekler, şarkılar söylemek, içlerinde Ayşe Tütüncü gibi caz müzisyenlerinin katılımıyla F.İ.B ve Ritmhane grubuyla şarkılar söyleyip, "Biz Ayrılamayız" isimli bir dans gösterisini izlemekte var.

Dediğimiz gibi, gezi şenliğinin bundan sonra her Pazar yapılması isteniyor. Projenin gerçekleşmesi için büyük bir emek ve çaba içinde olan sevgili Ayşe Tütüncü`nün söylediğine göre bu şenlik adı üstünde bir şenlik... Sefertasları, ipler, toplar, varsa çaldığınız enstrümanlarınızla neşe içinde eğlenip coşarak parkın aslında ne işe yaradığını göstermek olacak.

Şenlik duyurusu, programın tamamı ve fotolar için ekteki adresi ziyaret edebilir: http://www.facebook.com/events/269602366454111/ "Herkes için Mimarlık" ve fotoğrafları için ise bu adrese uğrayabilirsiniz: http://herkesicinmimarlik.org/3-geleneksel-gezi-parki-senligi/

Cazkolik.com / 22 Mart 2012, Perşembe

BU İÇERİĞİ PAYLAŞIN