Wadada Leo Smith, ABD'nin alternatif haritasını çıkarmaya devam ediyor

Wadada Leo Smith, ABD'nin alternatif haritasını çıkarmaya devam ediyor

 

AACM bestecisi Wadada Leo Smith, trompet ve piyano için bir dizi dokunaklı parça ile anıtsal bir kamu altyapısının kültürel tarihine saygı duruşunda bulunuyor

 

 

Central Park, Manhattan'ın ortasında bir canavarın ayak izi gibi duruyor, gökdelenlerle çevrili, yemyeşil ama vahşi doğayla mukayese bile edilemez. Böylesine heybetli bir altyapı çalışması yapmak Wadada Leo Smith'e cazip geliyor. Efsanevi AACM trompetçisi ve bestecisinin 2012 yılında yayınladığı "Ten Freedom Summers" albümünden bu yana çıkardığı albümler alternatif bir Amerika haritasını içeriyor; Büyük Gölleri ve Ulusal Parkları sevgiyle betimlerken, sivil haklar liderlerini, sanatsal dehâları ve yerinden edilerek öldürülen milyonlarca insanı onurlandırıyor. "Central Park's Mosaics of Reservoir, Lake, Paths and Gardens" albümünde yer alan yedi parçanın altısını besteleyen Smith'e, önceden prova yapmadan kayıtları tamamlayan piyanist ve AACM üyesi Amina Claudine Myers eşlik ediyor. Smith, Central Park'ı dünyada en sevdiği park olarak tanımlıyor, ancak “Conservatory Gardens”ın ilk minör anahtar piyano notalarından itibaren "Mosaics"in pastoral manzaralardan daha fazlasını anlattığı açık.

 

Ton, baştan sona görkemli ve neredeyse ağlamaklı (dokunaklı), sanki bir buzul zaman ölçeğinde büyük, sismik ve belli belirsiz korkutucu bir olay gerçekleşiyormuş gibi. Myers alt oktavlarda kara kara düşünerek, Smith'in üflemelisinin manzarayı bir nehir ya da, bahçedeki bir patika gibi, ya da Manhattan'ın gökdelen kanyonlarındaki parkın kendisi gibi kestiği ana kayayı sağlıyor. Muhteşem solo piyano parçası “When Was”ın son dakikasında olduğu gibi, ellerinin üst perdelerde özgürce dans etmesi bir zevk, ancak o ve Smith büyük ölçüde plânlı bir hızda ilerliyor. Smith'in keskin tonu miksaja bu kadar hakim olmasaydı ambient müzik olarak iş görebilirdi; Myers'ın bir dakikadan fazla süren imâlı piyano aralıklarından sonra “Conservatory Gardens”da ilk kez ortaya çıkması, ilk dinleyişte ani şok etkisi yaratıyor.

 

"Mosaics", parkın doğal güzelliği kadar insanlık tarihiyle de ilgileniyor. Nispeten kısa olan albümdeki en uzun ve en güzel parçalardan biri olan “Albert Ayler, a meditation in light” (Albert Ayler, ışıkta bir meditasyon), görünüşe göre merhum özgür caz ikonunun ruhunun ikisi arasındaki en gevşek ve en keyifli etkileşime ilham verdiği parça. “Imagine, a mosaic for John Lennon” (neyse ki) “Imagine”ın bir yorumu değil, albümün parıldayan gizemli havasının uzantısı. Lennon'ın öldüğü Central Park yakınlarındaki nokta Beatles hayranları için popüler bir hac yeri; albümün kasvetli tonu, New York'un geçmişini oluşturan milyonlarca yaşam ve ölümün, şehrin her santimetrekaresinde hissedilebilen insanlık tarihinin yoğunluğunun farkında olunduğunu gösteriyor.

 

Smith ve Myers'ın albümü, New York'un nispeten küçük bir parçasını şehrin karmaşıklığının bir mikrokozmosu olarak keşfederken, Loren Connors'ın Manhattan'ın soylulaşan mahallesi Hell's Kitchen'ın kaybolmakta olan İrlandalı-Amerikalı tarihine odaklanan çarpıcı solo gitar albümleri "Hell's Kitchen Park" ve "9th Avenue" ile ruhânî akrabalık kuruyor. Bu albümler gibi "Mosaics" de kısa, sadece 36 dakika, dörtte birinden fazlası “Conservatory Gardens” ile dolu. Ancak Smith'in dört buçuk saatlik Pulitzer adayı "Ten Freedom Summers" gibi neredeyse imkânsız derecede iddialı destanlarıyla karşılaştırıldığında bile küçük görünmüyor. Sanki Central Park'taki her çayır ve göl için teorik bir parça varmış ve bu sadece müzikle işlenen geniş bir paralel evrenden küçük bir sızıntıymış gibi, sınırları, sınırlarının ötesine uzanıyor gibi görünüyor.

 

Bu makalenin orijinali Daniel Bromfield'ın kaleminden Pitchfork'ta yayınlanmıştır.

 

Yazan: Daniel Bromfield

 

Çeviri Cazkolik.com / 04 Haziran 2024, Salı

 

Albüme dair bilgilendirme: “Central Park's Mosaic of Reservoir, Lake, Paths and Gardens” albümü trompetçi ve besteci Wadada Leo Smith ile NEA Jazz Master ödüllü piyanist ve organist Amina Claudine Myers gibi iki akraba müzik ruhunun dikkat çekici bir buluşmasıdır. Bu olağanüstü işbirliği, usta müzisyenlerin kayıt altına alınmış ilk işbirliğine işaret ediyor ve yılın en fazla beklenen albümlerinden birini ortaya çıkarıyor. Albüm, sanatsal bağın kalıcı gücünün ve müzikal ustalığın evriminin bir kanıtı niteliğinde kabul ediliyor.

 

BU İÇERİĞİ PAYLAŞIN


Cazkolik.com

  • Instagram
  • Email

Yorum Yazın

Siz de yorum yazarak programcımıza fikirlerini bildirin. Yorumlar yönetici onayından sonra sitede yayınlanmaktadır. *.