15 YILIN ARŞİVİ

Bas gitarın üç büyük ismi Açıkhava'ya geliyor

Günlük basının en çok ilgi gösterdiği konserlerden S.M.V konseri. Harbiye Açıkhava’da 8 Temmuz Çarşamba 2009, saat 21.00’de sahne alacak konserle ilgili farklı bir bakış açısıyla hafta boyunca yazılanlardan bir mini derleme yapalım, böylece bizim bu taraflarda bu ünlü müzisyenlerin nasıl göründüklerine, algılandıklarına dair bir fikir edinmiş oluruz.

Bu konser hakkında en ilgi çekici değerlendirmelerden biri Radikal Gazetesi’nin festival özel ekinde yazan Ahmet Ilgaz’dan geldi. İlginç bir benzetmeyle bas gitarın Ronaldo, Messi ve Drogba’sı tanımlamasını yapan yazar, popüler bir dikkat yaratmayı da başarmış oldu çünkü benzetme bire birde gayet iyi bir uyumu da düşündürüyor doğrusu. Yazarın bir başka tanımlaması da yazının hemen başında geliyor “varlığından çok yokluğu hissedilen, bir çok kişinin müzikte sesini kolay seçemediği enstrüman” diyerek ilginç bir tespitte bulunmuş. Arkada kendi aleminde çalan adamlar tanımlaması da yapanlar var basçılar için, özellikle klasik cazda double bass’çılar için böylesi benzetmelere sıkça rastlanıyor. Ahmet Ilgaz bizce konser ruhu için en güzel öneriyi yazısının en sonunda veriyor okuyucusuna; “Konsere gideceklere naçizane tavsiyem olacak, ne yapıp edip SMV’nin "Thunder" albümünü bir yerden bulun ve konserden önce dinleyin. Kulak aşinalığı böyle konserlerin zevkini tümüyle alabilmenin olmazsa olmazı çünkü” diyor haklı olarak.

Taraf Gazetesi’de geçtiğimiz hafta sonu verdiği ekinde çeviri bir yazıdan hareketle değerlendirmiş okurları için konseri. “Bas Esintisi İstanbul’a Geliyor” başlığı ile tanımladıkları konser yazısı müzisyenlerle yapılmış mini röportajdan oluşmuş. “Bass Player” dergisinin yaptığı röportajlardan oluşan yazıda Stanley Clarke birbirlerine olan bağlılıklarının temelinde iyi bir arkadaşlık olduğundan bahsediyor. Victor Wooten’ı özellikle öven Clarke ‘bugüne kadar onun kadar iyi bas çalan biri görmedim’ diyor. Marcus Miller’ın da müzik diline çok iyi bilen biri olarak tanımlayan Clarke, Miller’ı grubun lideri ve prodüktörü, büyük bir işin altına girdi ama doğrusu çok iyi götürüyor diyerek övüyor.

S.M.V’nin yapımcısı ve müzisyeni Marcus Miller ise yaptığınız işi bir tür meydan okuma olarak tanımlayabilir misiniz? diyen muhabire; “Hayır, bence asıl meydan okuma yoğun programlarımıza rağmen biraraya gelip ortak bir çalışma ortaya koyabilmemiz. Çok fazla çaba harcamadan birlikte çeşitli fikirler, her şeydren önemli ortak bir sihir yarattık” diyerek gayet gerçekçi bir cevap veriyor.

Aynı röportajda Victor Wooten ise kendi rolünüzden söz eder misiniz sorusuna; “Stanley ve Marcus benim için birer baba figürü gibidirler. Stanley Clarke benim ustam, ona saygım büyük, oturup 2 efsaneyi dinleyen ben bazen kendimi 10 yaşında bir çocuk gibi hissediyorum” diyerek iki müzisyene olan hayranlığını belirtmiş.

S.M.V albümü için ‘dinleyecilerin beklemedikleri bir albüm kaydetmeyi istedik’ diyen Stanley Clarke ‘en büyük sorunumuz 3 bas gitarla kayıt yapmaktı ama bunu başardığımızı düşünüyorum’ diye ekliyor.

2008 yılında yayınlanan ve tüm dünyada büyük bir ilgi yakalayan albümde Marcus Miller bas klarinet, synthesizer ve elekttrik bas çalmış. Stanley Clarke akustik ve elektrik bas, Victor Wooten ise sadece elektrik bas çalmış.

Ülkemizde de hayli tanınan ve sevilen bu müzisyenler, özellikle de Marcus Miller hayranlarının bu konseri son sandalyesine kadar dolduracaklarına eminiz ve gerçekten etkileyici bir konserle izleyeceklerini düşünüyoruz. Herkese şimdiden iyi konserler.

Cazkolik.com / 7 Temmuz 2009, Salı