Bir insan yaşamının yolunda gitmeyen olumsuzluklarına rağmen o kişinin sonunda büyük bir müzik yıldızına dönüşmesi hayata dair anlaşılması zor bir çelişki değil midir?

Bu çelişkinin adıdır Salif Keita.

Salif Keita 7 Kasım akşamı Zorlu PSM'de bir konser verecek

Ve arkasında anlatılacak büyük bir hikâye ile çıkacak o sahneye.

Afrika zor bir yer. Hayata tutunması zor. Yaşanması zor. Ama çok güzel, dünyanın annesi gibi bir coğrafya orası. Fakat öte yandan, bir albino olarak dünyaya gelen bir çocuk için orada hayat yaşıtlarına göre daha da zor.

Çocukluğundan itibaren Salif Keita'yı farklı yapan ve muhtemelen hayatındaki en büyük avantajı sesiydi.

Beyaz olmayan bir beyaz, siyah olmayan bir siyah

Sesi, Keita'yı öne çıkaran fırsat oldu. O da bu fırsatı farkettiğinde sesiyle hayatta var olabileceğini anlamıştı. Dışlanmayı, çocukluğundan itibaren albino olduğu için eziyet görmeyi aşabileceği yegâne imkan sesiydi.

Ailesi başarılı olabileceği başka hayat yollarına sapmasını istemesine rağmen şarkıcı olmakta inat etti. Haklı çıktı. Keita şu anda Afrika'nın yaşayan en önemli seslerinden. Muhtemelen en önemlisi.

1970'lerde adını duyuran Keita sesinin yarattığı imkanları müzikal fırsatlarla buluşturmayı başararak bugün 75 yaşında bir küresel star haline geldi. Mali'nin kahramanı olan bir yıldız.

Elli yıldır yayınladığı albümler, verdiği konserlerle dünya çapında aranan bir ses

Bir kaç sene önce emekli olmaya karar vermişti ama gördüğü ilginin azalmadığı anlaşılınca yeniden sahnelere dönmeye karar verdi.

Ve şimdi onu 7 Kasım akşamı Zorlu PSM'de dinleme imkanı bulacağız.

Meydan okuyan bir kişisel geçmişe rağmen müziği tipik bir Afrika etnik müziği olmadı. Keita, Afro caz, pop ve funk fütürizmini yaratan kuşağın önde gelen ismi oldu.

O yıllardan beri şarkılarında elektro gitar sesini sintierle eşleştirmekten çekinmedi, yerel müzik yapmalı beklentilerine karşı farklı bir tercihe yöneldi. Yetmişler ve seksenler böyle geçti. Elbette ondan hep beklenen yerel sesleri ilerleyen yaşlarında kullanmaya başladı, Moffou albümü bu dönemin zirvesidir.

En az iki kuşağı buluşturan şarkı Yamore'de olduğu gibi Afrikalı kadın seslerin önde gelenleriyle vokal eşlikler geliştirdi. Bu eşliklerin vokal anatomisi ilginçti, Cesária Évora gibi seslerle tezatlar oluşturan duolar kurguladı. Kendi sesi yüksek ve tiz çıkarken, kadın sesleri daha bohem ve pes tınlıyordu ama ilginçtir, ikili seslerin ambiyansı dinleyicide karşılığını buluyordu. Bir diğer örnek de Rokia Traoe olabilir mesela.

7 Kasım gecesi Zorlu PSM'de Afrika'nın dünyaya armağanı bu görkemli sanatçının sesine, şarkılarına ve dünyasına tanık olmak iyi bir fırsat. 75 yaşını aşmış bu önemli sanatçının hayatına ve sanatına ilk elden tanıklık etmek gerek.

Feridun Ertaşkan'ın Salif Keita ile ilgili kapsamlı bir yazısını Zorlu PSM blogda ve basılı dergide okuyabilirsiniz.

Cazkolik.com / 18 Ekim 2024, Cuma

BU İÇERİĞİ PAYLAŞIN