Caz hakikaten böyle bir şey; Bir tür nehir roman gibi

Caz hakikaten böyle bir şey; Bir tür nehir roman gibi

Bazı konserlerin iyi geçeceğini daha izlemeden hissedersiniz. Bu his, içinizdeki niyetten tutun da konserini izleyeceğiniz sanatçı ya da topluluğun müziğini tanımaya kadar farklı sebeplere dayanır. Vijay Iyer Trio'nun Zorlu PSM konserinde iki sebebin fazlası vardı.

 

Cazda trio konserleri bireysel artistik becerilerin yoğunlaşmasına imkan sağladığı gibi trio içi etkileşimin de üst düzey olduğu anlar vaad eder.

 

Biz cazseverler bu konserlerde ifade imkânlarının nasıl değerlendirildiğini takip ederiz.

 

Müzisyenler çaldıkça onların yaşamlarına ve hayata dair duruşlarına ilişkin sayısız veri toplarız. Bunları pek de farkında olmadan yapar ve içselleştiririz. Piyanistin çalışından, iletişiminden, kontrbasçının sessizliğinden, davulcunun konsantrasyonundan ve daha bir dolu ipucundan.

 

 

Bu ipuçları bizi yavaş yavaş iki farklı konser türüne ulaştırır. Biri, teknik/virtüöz becerinin üst düzey olduğu coşku yoğun konserler, ikincisi, virtüözitenin üzerine kişisel/sanatsal kaygıların ve bazen de yenilikçi ifade biçimlerinin eklendiği konserler. Bu kaygıların mutlaka mesaj içerikli olması gerekmiyor. Yazılı ya da doğaçlama her cümlenin kendi içinde yoğunlaşan müzikler salona yayıldıkça dinleyeciler olarak yoğunlaşan buluttan payımıza düşeni alırız.

 

Her ikisine de sevgim var ama tercihim ikinci tür konserlerden yanadır.

 

Vijay Iyer trio konseri bana bu ayrımı bir kez daha hatırlattı.

 

Vijay Iyer trio öncelikle birbirini iyi tanıyan bir üçlü. Benzetme vahşi kaçmasın ama savaşa girerken yanınızda olmasını isteyeceğiniz isteyeceğiniz türden bir müzikal yoldaşlık oluşumu. Bu ortaklık icra sanatına da yansıyor.

 

 

Konsere başlarken elbette akıllarında bir akış var ama doğaçlama icraların sarp patikaları konseri sıradan bir repertuvar konseri olmaktan hızla çıkarıyor.

 

Ben en çok kontrabasçı Linda May Han Oh'dan etkilendiğimi söylemeliyim. Bu kadar sessiz ve bu kadar mutemet bir basçı daha önce izledim mi inanın hatırlamıyorum. Zaten albümlerinden biliyorum hatta sahnede izledim de ama bu konserde bilhassa dikkatimi çekti. Kontrbasıyla trionun betonarmesi gibiydi.

 

Bir tür nehir roman okur gibi geçen konserin ardından aklımda tek bir cümle yankılanıyordu; Caz hakikaten böyle bir şey.

 

Güzel fotoğrafları için Cem Gültepe'ye teşekkürler.

 

Feridun Ertaşkan

 

Cazkolik.com / 25 Kasım 2021, Perşembe

 

BU İÇERİĞİ PAYLAŞIN


Feridun Ertaşkan

Cazkolik.com kurucusu, editör ve yazar.

  • Instagram
  • Email

YORUMLAR

  • Güneri Günel
    26 Kasım 2021 Cuma 11:49

    Merhaba Feridun Bey, öncelikle yorumunuz için teşekkür ederim, fevkalade. Ben bu trionun seveni olarak salonda yerimi almıştım. Sizin yukarıda da belirttiğiniz gibi 2. tür konser vurgusunu yaparken çok haklısınız. Zira Uneasy albümünü birçok kere dinlemiştim ve bu üçlünün sahnede ortak bir kaygısı vardı bence. Kayıttakinin ötesinde daha iyisini ve yeni birşeyi deneme kaygısı. Bu çok saygı duyulası birşey.

    Bu Yoruma Cevap Yazın »
  • Feridun Ertaşkan
    26 Kasım 2021 Cuma 10:18

    Sayın Günel, konserin ve yazının size de benzer şeyleri düşündürmesi benim açımdan ne mutlu. Bu ayrım yıllardır dikkatimi çeker ama yazmak için uygun konser bulmam gerekti, Vijay Iyer konseri bu fırsatı verdiği için mutlu oldum. Sizin de benzer şekilde düşünmenizden memnun oldum. Saygılarımla. Feridun Ertaşkan.

    Bu Yoruma Cevap Yazın »

Yorum Yazın

Siz de yorum yazarak programcımıza fikirlerini bildirin. Yorumlar yönetici onayından sonra sitede yayınlanmaktadır. *.