Müziğini Hildur Guðnadóttir'in yaptığı filmin ardındaki korkunç gerçek; Women Talking

Hildur Guðnadóttir son yıllarda en dikkat çeken bestecilerin başında geliyor. Genellikle film ve dizi müzikleri yapan Hildur'un bir Grammy ve bir Oscar'ı var. Adını ilk Chernobyl dzisiyle duyduk, hakikaten iyi diziydi. Ardından, yönetmen Todd Philips'in The Joker film müziği geldi, besteci dünya çapında ünü bu filme borçlu. En son, Trapped isimli bir İzlanda dizisinde adı geçiyor.

Ama habere konu olan bunlar değil, henüz vizyona girmemiş bir film olan Women Talking filmi için yaptığı müzikler albüm olarak çıktı. Hildur o filmleri izleyememiş olsanız da müziği kendi başına anlamlı olabilen bir besteci. Genellikle karanlık gerilim hikâyelerini müzikleyen sanatçı kasvetin arkasındaki gizemli sadeliği seviyor. İzlandalı bir besteci olmasında bunun etkisi mutlaka vardır, malum, o coğrafyalar ağır doğasıyla içe kapalı kasvetlidir ve bu kasvet insanların yaşamına etki etmiştir.

Hildur Guðnadóttir için minimalist bir besteci diyebilirsiniz, başka şeyler de diyebilirsiniz ama ele aldığı konuları yalın bir dille anlattığı kesin. Müzikal büyüklükleri ve abartıları yoktur. Minimalizme yakınlığı buradan geliyor.

Kadına yönelik cinsel şiddetin korkutucu gerçekliği; Women Talking

Kanadalı yazar Miriam Toews'in aynı adlı romanından uyarlanan Women Talking isimli filmi Sarah Polley çekmiş. Frances McDormand, Claire Foy, Jessie Buckley, Rooney Mara, Ben Whishaw gibi oyuncuların yer aldığı film gerçek bir olaya dayanıyor.

Bolivya'daki Manitoba kolonisinin Mennonite isimli topluluğunda gelişen gerçek olaylara atfedilen film sakinleştirici ilaç verilerek yıllar süren cinsel şiddete maruz kalan kadınları anlatıyor.

2011 yılında yüzden fazla kadının verdiği ifadelerle sekiz erkeğin tutuklandığı olayın raporunda kadınlara baygın haldeyken yıllar boyu tecavüz edilişi anlatıyor. Hayvanlara verilen uyuşturucuların verildiği mağdurların en genci 9 yaşında bir kız çocuğu idi.

Hikâye gerçek olaylara dayanmakla birlikte isim ve kişi belirtmeyen filmin yazarı Miriam Moews olayın geçtiği yerin adını hayali Molotschna ismiyle anıyor ve ABD'nin bilinmeyen bir eyaleti olarak konumlandırıyor. Aşırı muhafazakar olan kurbanların bazıları başlarına gelenlerin şeytâni güçlerin işi olduğuna inandırılmış kadınlar. Diğerleri ise dışlanmaktan korktukları için seslerini çıkaramıyorlar ama kadınlar sonunda bir araya gelerek ne yapacaklarını konuşmayı başarıyor ve komünü terk etmeye karar veriyorlar.

Film henüz vizyona girmedi. 2 Eylülde Telluride Film Festivalinde gösterimi yapılan film 23 Aralıkta ABD'de kısıtlı sayıda sinema salonunda gösterime girdi ama yoğun dağıtım için Ocak ayını beklemek gerek. Türkiye'ye gelir mi bilmiyoruz.

Hildur Guðnadóttir filmin arkasındaki gerçek hikâyeye duyduğu öfkeden kısmi felç geçirdi

Yakın tarihte filme dair röportaj veren Hildur Guðnadóttir bu filmin müziğine yönelik çalışmanın kendisini çok etkilediğini belirterek öfkeden kısmi felç geçirmekle uğraşmak zorunda kaldığını belirtti.

Women Talking soundtrack albümü dijital platformlarda yayında.

Cazkolik.com / 24 Aralık 2022, Cumartesi

BU İÇERİĞİ PAYLAŞIN