Müziğin en gizli, en güçlü silahı melodi ve iyi melodi müziğin olmazsa olmazı. En kıymetli metaller iyi melodinin yanında değersizleşir, tarih bile melodinin gücünü yüzyıllarca taşıdığı için gururludur. İstanbul Devlet Senfoni Orkestrası`nın başarılı şefi Ender Sakpınar "Farewell" temasından "The Beekeeper" için bis`te `İstiklal Caddesi`nde bir tur atmaya ne dersiniz` dediğinde tüm Aya İrini mesajı almış, alkış yağmurunu başlatmıştı, o yağmurun arkasındaki güç melodinin gücüydü.
Dün gece, Aya İrini`de Eleni Karaindrou`nun müziklerini İstanbul Devlet senfoni Orkestrası unutulmaz bir geceye dönüştürürken dikkatimi çeken en belirgin ayrıntı sahnede istisnasız her müzisyenin, Aya İrini`de her dinleyicinin dudağına yerleşmiş gülümsemeydi. Tam o an, o gülümsemeler içten ve saftı.
Eleni Karaindrou`yu yalnızca kendi kuşağının değil, tüm zamanların en değerli bestecilerinden biri kılan onun film, tiyatro müzikleri yaparken kendi imzası melodi gücünü gizlemeden, bilakis, filmin ya da oyunun en değerli unsurlarından birine dönüştürmesi, filmi, oyunu müziğiyle ölümsüzlüğe taşıması. İşini bu kudrette yapabilen besteci çok az ve onlar tarihteki büyük besteciler arasında yerini alıyor.
(Fotoğraf: Tunçel Gülsoy)
İstanbul Devlet Senfoni şef Ender Sakpınar yönetiminde bu sene başarılı bir sezon geçirdi. Hâlâ evlerine, yani, AKM`ye dönmeyi bekliyorlar ama bu sorun anlaşılan uzun süre böyle gidecek. İDSO`nun destekçisi Denizbank başarılı sezonu taçlandırarak sonlandırmak amacıyla orkestrayı Eleni Karaindrou ile Aya İrini`de buluşturmanın imkanlarını yaratınca ortaya dün geceki gibi unutulamaz bir konser çıktı. Konserde büyük bestecinin otuza yakın film, tiyatro, belgesellere imza attığı besteler İstanbul Devlet Senfoni Orkestrası ve piyanoda Eleni Karaindrou`nun yanısıra The Human Touch Trio ile bestecinin konserlerinde yanından ayırmadığı akordiyoncusunun da dahil olmasıyla seslendirildi.
Hepimiz Eleni Karaindrou müziklerinde Jan Garbarek`i hatırlarız. Dün akşam Garbarek yerine sanatçının son yıllarda birlikte çaldığı The Human Touch Trio ve üçlünün saksofoncusu David Lynch vardı. Garbarek elbette yıldız bir isim ama adı Garbarek kadar bilinmese de Lynch belki de senfoni orkestralı bir konser için daha yerinde bir tercih olmuş. Gecenin tek yıldızı Karaindrou olsa dahi saksofonuyla Lynch ve yaratılan katmanlı orkestral ses perdeleriyle İstanbul Devlet Senfoni unutulmaz konserin yaratıcılarıydı.
Başta, ölümsüz film yönetmeni Theo Angelopoulos`un "Satıcının Ölümü", "Ulise`nin Gazabı", "Rosa", "Kim Korkar Virgina Wollf"tan, "Eternity and A Day", "Dust of Time" gibi her biri sinema tarihine geçmiş film müzikleri olmak üzere bir bir geçit yaparken klasik notalar, valsler, tango rifleri, caz ne varsa müziklerin içinde bir belirip bir kayboldu ama hiçbiri müzikleri kendi adasına hapsedemedi, gecenin sonunda dinlediğimiz müzikler, seslendirildikleri filmleri, tarzları ve türleri, karakterleri, sahneleriyle ne varsa her şeyi aşarak sadece Eleni Karaindrou dünyasını oluşturdu. Tıpkı büyük sanatçının dünkü söyleşisinde sevgili Tunçel Gülsoy`a dediği gibi; "Beste konusundaki ilhamlarım çocukluğumda yaşadığım şeylerden geliyor" bu da Karaindrou müziğinin naifliğini açıklıyor.
Feridun Ertaşkan
Cazkolik.com / 27 Mayıs 2016, Cuma
Denizbank Genel Mürü Hakan Ateş teşekkür ödülünü şef Ender Sakpınar`ın elinden alırken. (Fotoğraf: Leyla-Diana Gücük)
(Fotoğraf: Leyla-Diana Gücük)
Kaydet
Siz de yorum yazarak programcımıza fikirlerini bildirin. Yorumlar yönetici onayından sonra sitede yayınlanmaktadır. *.