Bu yıl yirmi üçüncüsü düzenlenen Akbank Caz Festivali`nin en önemli konuklarından biri de Mulatu Astatke’ydi hiç kuşkusuz. Artık ismini ve müziğini bütün dünyada geniş bir kitlenin tanıdığı Astatke, 5 Ekim 2013 günü grubu Step Ahead’le birlikte kendisini dinlemeye gelenlere tam bir müzik şöleni yaşattı. Etyo-caz müziğinin kurucusu ve isim babası olan Astatke, bu konserde hem sadece birkaç hafta önce yayımlanan son albümünden ve hem de onun dinleyenleri için klasikleşmiş parçalarından örnekler çaldı. Astatke, genç ve yetenekli müzisyenlerden kurulu grubuyla eski ve yeni şarkılarını uzun doğaçlamalarla yeniden yorumlarken, Türkiye’den Mısırlı Ahmet ve Hüsnü Şenlendirici de bir uzun şarkıda onlara katıldılar ve bu güzel şölene renk kattılar. Gelin bu konser ve Astatke’nin son albümü Sketches of Ethiopia dolayısıyla hem onun müzik serüvenine ve hem de bu son kayıdına yakından bakalım.
* * *
Mulatu Astatke, 84 ayrı dilin konuşulduğu ve bir çok farklı dinin yan yana var olabildiği ülkesi Etiyopya’da 1943’te doğdu. Bu yoksul ülkenin koşullarında oldukça şanslıydı. Mühendislik eğitimi almak üzere kendisini Britanya’ya gönderecek kadar varlıklı bir aileye sahipti. Ne var ki, 1950’lerin sonlarında gittiği Britanya’da ailesinin çizdiği rotayı bir kenara bırakıp içindeki ateşin gereğini yapmaya karar verdi. Saygın müzik okullarından Trinity College London’dan kabul almayı başardı ve burada klasik müzik ağırlıklı bir eğitim aldı. Dahası, Tubby Hayes ve Ronnie Scott gibi zamanın ünlü İngiliz caz müzisyenleriyle aynı sahneyi paylaştı.
Ama onu daha fazla esinleyenler, Londra’daki başta Nijerya ve Gana olmak üzere bir çok ülkeden gelen Afrikalı müzisyenler oldu. Astatke, bir BBC söyleşisinde bu müzisyenlerin, ülkelerinin müziğini icra ederek beğeniyle dinlenmelerinin kendisine de örnek olduğunu söylemişti. Böylelikle beşli (pentatonik) ölçüyle çalınan Etiyopya ezgilerini batılı formlarla harmanlayarak onları tüm dünyaya tanıtmak gibi bir misyon edindi. Bu misyonu gerçekleştirmek ve kendisini caz konusunda geliştirmek üzere 1958’de bir başka çok kültürlü ülkenin, Amerika’nın yolunu tuttu. O zaman dünyadaki tek caz okulu olan Berklee College of Music’in ilk Afrikalı öğrencisi olmayı başardı. Okul bitince 1963’te gittiği New York’ta Afro-Amerikalı ve Portoriko’lu müzisyenlerle kurduğu the Ethiopian Quintet grubuyla Afro-Latin Soul adını verdiği ilk kayıtlarını yayınladı. Ancak onu, yıllar sonra bütün dünyada dinlenen bir müzisyen yapacak olan Etyo-caz kayıtlarını, 1970’lerin başında yapacaktı. Bir yandan Mulatu of Ethiopia isimli albümü, 1972 yılında New York’ta yayımlanırken, bir yandan da Amha Eshèté`nin bütün modern Etiyopya müziğine hayat veren Amha Records şirketi onun ardarda kayıtlarını ana vatanında basıyordu. 1969-1975 yılları arasındaki kısacık dönemde, onun ve başka Etiyopya’lı müzisyenlerin, Etiyopya ezgilerini caz, latin, funk ve soul gibi siyahi kültürün diğer müzikleriyle sentezleyerek yaptıkları kayıtlar, modern Etiyopya müziğinin bugün de aranan ürünleri oldu. 1974 yılında Etiyopya’da yapılan askeri darbeyle ülke, 17 yıl sürecek ve hemen hemen tüm eğlence ve müzik sektörünü yok edecek olan bir karanlık döneme sürüklenecekti.
* * *
Astatke’nin bu ilk dönem kayıtları, Mahmoud Ahmed, Tlahoun Gèssèssè, Alèmayèhu Eshèté, gibi diğer bir çok Etiyopya’lı müzisyenlerin kayıtlarıyla birlikte Francis Falceto’nun Buda Musique plak şirketince Éthiopiques serisi kapsamında 1998’de yayınlandı. Fakat onu ve müziğini, tarihin tozlu sayfalarından gün ışığına çıkarıp milyonlarca müzik severle buluşturan Jim Jarmusch’un Broken Flowers filmi oldu. Jarmusch, çok sevdiği bu müziklere 2005 tarihli filminin soundtrack’inde yer verince yalnızca caz dinleyicisi değil, 1970’lerin psychedelic progresif rock müziğini dinleyenler de funk, soul veya Afrobeat dinleyenler de ya da benim gibi bunların hepsini dinleyenler de Astatke’nin Etyo-caz’ını çok sevdiler. Bu melankolik, içli ama aynı zamanda groovy müzik o kadar sevildi ki bir yandan Astatke’nin başka kayıtları ortaya çıktı ve Astatke, Either / Orchestra ve The Heliocentrics gibi birçok uluslararası müzisyen ve grupla yeni kayıtlar yapmaya başladı. Öte yandan da, Avrupa’da ve Amerika’da onun ve başka bazı Etiyopalı müzisyenlerin şarkılarını yeniden yorumlayan ve aynı çizgide besteler üreten, bilhassa gençlerden oluşan birçok grup ortaya çıktı. Günümüzde Astatke, müzisyenliğinin yanı sıra bir araştırmacı ve akademisyen olarak da Etiyopya kültürü ve müziğine katkıda bulunuyor. Harvard Üniversitesi’nde geleneksel Etiyopya enstrümanlarının modernleştirilmesi üzerine çalıştıktan sonra Massachusetts Institute of Technology’de Etiyopya kültürü konusunda araştırmalarına ve öğretim faaliyetlerine devam ediyor.
* * *
Hem kendi kültürü ve hem de başkaca kültürler hakkında sürekli öğrenmeye ve öğretmeye aç olan Astatke, çok yönlü bir müzisyen. Besteciliğinin ve aranjörlüğünün yanı sıra bir vibrafon, konga ve perküsyon ustası. Tüm bu meziyetleri, kayıtları Londra, Paris ve Adis Ababa’da yapılan ve Jazz Village şirketince yayımlanan Sketches of Ethiopia isimli son albümünde de ortaya çıkıyor. Miles Davis’in Sketches of Spain albümüne gönderme yapan bu kayıtta ona genç ve çok yetenekli müzisyenlerden kurulu Steps Ahead grubu eşlik ediyor. Grupta öne çıkan müzisyenler arasında İstanbul’daki konserlerinde hemen dikkatimizi celbeden trompetçi Byron Wallen ve diğer üflemelilerden sorumlu James Arben sayılabilir.’nin grup müziğine olan katkısı ve sloları Akbank Caz Festivali`ndekikonserlerinde de dikkat çekmişti.
Sketches of Ethiopia, tipik bir Etiyopya ezgisinin bakır üflemeliler ve yaylılarla zengin bir akış içinde çalındığı Azmari adlı parçayla açılıyor. Gamo başlıklı ikinci şarkı daha eklektik, ve Batı Afrika ezgilerine de dokunuyor. Senegal, Mali ve Gambia gibi Batı Afrika ülkelerinde yaşayan Mandinka topluluklarının dünyaya armağanı olan 21 telli Kora`yı duymak da bu izlenimi güçlendiriyor. Zaten albüm, isminin ima ettiğinin aksine kendini Etiyopya ezgileriyle sınırlamıyor, birçok kıtadan müzisyenler, çok farklı enstrümanlarla, caz üst paydasında buluşarak yeryüzünün türlü renklerine açılıyorlar.
* * *
Astatke’nin, vibrafonun başına geçtiği üçüncü parça, klasik caz dinleyicisine daha fazla hitap ediyor. Ama şiddetli caz tutkunları için yaklaşık 10 dakikalık Assosa Derache’yi bilhassa öneriyorum. Hoş bir dinamizm içinde ve doğal geçişlerle melodilerin sürekli değiştiği bu parçada, nefeslilerin pek gayretli çalışları dikkat çekiyor. Kora, ksilofon, piyano ve kemanın, zaman zaman aralarına başkaca enstrümanları da alarak çoğunlukla olgun bir sakinlik içinde hasbihal ettikleri ve sonradan ulaşan trompetle muhabbetlerini daha da koyulaştırtıkları sekiz buçuk dakikalık Motherland Abay ise hüzünlü bir sıla şarkısı gibi geldi bana. Albümde dikkat çeken bir başka şarkıda Astatke’ye genç Malili müzisyen Fatoumata Diawara başarılı vokaliyle eşlik ediyor. Özellikle Etiyopya ve Batı Afrika kaynaklı müzikal duyarlılıkların, esaslı bir caz dokunuşuyla evrensel bir lezzete dönüştüğü izleği bütün albüm boyunca dinlemek mümkün.
* * *
Genel bir bakışla, musikal açıdan eklektik, ama yaratıcılığı beklentilerime oranla biraz sınırlı bir kayıt Sketches of Ethiopia. Caz dinleyicisine hitap etmekle birlikte, etnik vurguların zaman zaman cazın önüne geçtiği ve Astatke’nin ilk çalışmalarına oranla Etyo-caz unsurlarının da zaman zaman silikleştiği görülüyor. Mulatu’nun ilk dönem ve 2000’li yıllarda çeşitli müzisyen ve gruplarla yaptığı kayıtlarla karşılaştırıldığında bu albümün, onun müziğine büyük yenilikler getirdiği söylenemez. Ne var ki tüm bunlar, zevkle dinlenecek iyi bir albüm ve kendisinden heyecanla yenilikçi müzikler bekleyebileceğimiz bir sanat adamı karşısında olduğumuz gerçeğini değiştirmiyor. Sketches of Ethiopia’ya müzik arşivlerinizde ve kalbinizde yer açmanızı hararetle tavsiye ederim.
Mulatu Astatke, Sketches of Ethiopia, Jazz Village, 2013
Alper Kaliber
Cazkolik.com / 14 Aralık 2013, Pazar
Siz de yorum yazarak programcımıza fikirlerini bildirin. Yorumlar yönetici onayından sonra sitede yayınlanmaktadır. *.