Stanley Clarke şehre bir döndü, pir döndü

Stanley Clarke şehre bir döndü, pir döndü

Caz-füzyon efsanesi Stanley Clarke tekrar şehre döndü. Bir gün önce İzmir’de konser vermiş ve yine yoğun alkış almış.


2016’da Cemal Reşit Rey’de Caz Şubatı konser yazımda radyo programcısı ve caz fotoğrafçısı sevgili Levent Öget’ten aldığım bir cümle vardı. Yazımı bu cümle üzerinde şekillendirmek istiyorum


“Konserlere, kulüplere, barlara giderek cazı canlı solumanın ya da üstün teknolojilk sistemlerin sunduğu bin türlü imkana rağmen, müziği sahnede üreticisinden ‘o anda’ dinlemenin, cazın zaten doğasında olan emprovizasyona dayalı biçimiyle bağdaşan bir durum” diye tanımlıyor canlı performans deneyimini sevgili Levent. Clarke’ı sahnede genç eşlikçileriyle izlerken bu tanım harfi harfine denk geldi.



Kemanda Evan Garr, davulda Jeremiah Collier, klavyede Cameron Graves (Fotoğraf: Nevzat Yıldıran)


Stanley Clarke genç müzisyenler için üretkenlik okulu gibi


Zımba gibi gençleri grubuna katarak çıktı karşımıza adeta onların enerjileriyle gençleşmiş yetmişlik delikanlı. Dün akşam (16 Ekim, Çarşamba), 1996 doğumlu gürcü piyanist Beka Gochiashvili, 19 yaşındaki Jeremiah Collier ve Afgan kökenli tabla üstâdı Salar Nader takıldı radarımıza. Bu genç yaşta bunca yetenekli, uyumlu ve gösterişli icralarla yılların devi Clarke’a eşlik etmek büyük başarı. Bravo!


Bugünün müziğini türler üstü gözlemeye çalıştığımda çok sesli, çok renkli etkileyiciliğin ön plana çıktığı bir kolektif icra tarzı görüyorum. Yani, üst seviye icra yanında parça içinde vurgu noktalarını sıklıkla tekrarlayacaksınız. Böylece izleyici görkemi iliklerine kadar hissedecek. Derinlikli bir müzik şart değil, müziğin mayası coşkuda yoğrulabilir. Dinleyici soloyla yükselmeye hazırdır ama giderek yükselme durumu dinleyiciyi tutkulu bir takipçiye çevirmiyorsa yeterli olmayabilir.


Popüler müzikler hızlı ve rahat tüketilebilmek için üretilirken Stanley Clarke’ın yeri doldurulmaz bir bas süper starı olmasının altında farklı şeyler yatıyor. Üretkenlik, paylaşımcılık, öğreticilik, teknik mükemmellik, keşfedicilik ve çok yönlülük bu özelliklerden bazıları. Bu bağlamda, Stanley Clarke oyunu doğru oynuyor ve dinleyicisini kazanmayı sürdürüyor.


Birkaç cümlede müzik dinlemekten mutlu olduğum Cemal Reşit Rey Konser Salonu için yazmak istiyorum. Geçtiğimiz senelerde Wayne Shorter, Pharoah Sanders, Dave Holland, Chucho Waldes gibi sayısız ismi bu salonda hayranlıkla dinledim ama yakın zamana kadar konserler azalmış, CRR’nin yoluna hasret kalmıştım. Yakın dönemde yönetim değişikliğiyle beraber caz dinleyicisi şehrin kültür mabedi CRR’den heyecan verici konserlerin müjdelerini bekliyor. Tabii bu konserler dün akşamki gibi başarıyla organize edildikten sonra duyurusu ve tanıtımı da bir bu kadar özenli yapılmalı ki dün akşamki konserde olduğu gibi salonda tek bir boş koltuk dahi kalmasın, salon dolsun taşsın.


Burak Sülünbaz


Cazkolik.com / 17 Ekim 2019, Perşembe


Piyanoda Beka Gochiashvili (solda), bas gitarda Stanley Clarke, kemanda Evan Garr (Fotoğraf: Nevzat Yıldıran)


BU İÇERİĞİ PAYLAŞIN


Burak Sülünbaz

  • Instagram
  • Email

YORUMLAR

Yorum Yazın

Siz de yorum yazarak programcımıza fikirlerini bildirin. Yorumlar yönetici onayından sonra sitede yayınlanmaktadır. *.