> Afyon Caz Festivali Afyon`u on yılda kaplıca, sucuk, kaymak şehrinden bir festival şehrine dönüştürdü...

> Afyon Caz Festivali Afyon`u on yılda kaplıca, sucuk, kaymak şehrinden bir festival şehrine dönüştürdü...

10 yıl önce Afyon’da Caz Festivali yapıldığı / yapılacağı haberi geldiğinde pek çok kişi bunun gerçekleşmesi mümkün olmayan bir hayal olduğunu düşünmüştü. O hayalin üzerinden 10 yıl geçti. Ankara ve İzmir’i bir kenarda tutarsak eğer Anadolu’nun ilk caz festivallerinden olan Afyon Caz Festivali başlı başına bir başarı öyküsü. Bu öykünün mimarı ise Afyon’lu bir müzik öğretmeni olan Hüseyin Başkadem. Ama Başkadem bir yandan da çok dertli, aradan geçen 10 yılın bir başarı öyküsü olmasının yanında acı, kan, ter ve gözyaşı ile dolu olduğunu da söylüyor.

İlk kez 2001 yılında düzenlenen Afyonkarahisar Caz Festivali, bu yıl 4-12 Haziran tarihleri arasında onuncu kez gerçekleştirilecek. Açılış ve ödül töreni ile başlayacak olan 10. Afyonkarahisar Caz Festivali’nin açılış konuşmasını Doğan Hızlan yapacak, açılış törenini sunacak isimler ise Pelin Batu ve Ali Düşenkalkar. Açılış törenine bu yıl Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay ile Afyonkarahisarlı çevre bakanı Veysel Eroğlu da katılıyor. Afyonkarahisar valisi Haluk İmga ve belediye başkanı Burhanettin Çoban’ın hami ve evsahibi olarak hazır bulunacağı törende, festivale on yıldır kesintisiz destek olan basın ve medya kuruluşları (Hürriyet, Miliyet, Radikal, Cumhuriyet, CNN Türk, NTV, Cnbc-e) ile Sevda Cenap And Vakfı gibi on yıldır katkı sağlayan kişi ve kuruluşlara da plaket verilecek.


Aydın Doğan Vakfı’na kesintisiz katkılarından dolayı "Onuncu Yıl Onur Ödülü" verilecek.


Açılış töreninde festivalin on yıldır ayakta kalmasında kesintisiz destekleriyle özel bir yere sahip olan festivalin eğitim sponsoru Aydın Doğan Vakfı’na, Afyonkarahisar Valiliği’nce Afyonkarahisar Caz Festivali Onuncu Yıl Onur Ödülü verilecek. Aydın Doğan Vakfı Afyonkarahisar’ın eğitim ve kültür hayatına verdiği çeşitli desteklerle zaten Afyon halkının kalbinde taht kurmuş bir kuruluş. Vakıf, Aydın Doğan Bilim ve Sanat Merkezi ile Afyon’daki eğitim hayatına önemli katkılar yapıyor. Vakfın festivale on yıldan bu yana verdiği maddi desteklerin yanısıra, Aydın Doğan Bilim ve Sanat Merkezi de festivalin önemli mekanlarından biri konumunda. Burası festivalin atölye çalışmaları, söyleşiler ve okul konserleri bölümünün başlıca ev sahiplerinden bir tanesi. Aydın Doğan Vakfı’na Festival Onur Ödülü sanatta kurumsal destekler konusunda örnek bir tavır sergilemesi nedeniyle Afyonkarahisar Valiliği’nce sunulacak.


Anadolu’da caz olmaz tabusunu yıktı, şimdi sırada büyük kurumsal destekler Anadolu’ya gitmez tabusunu yıkmak var.


İlk on yılda Anadolu da caz olmaz tabusunu yıkan festivalin ikinci on yılda Anadolu’ya bir türlü gitmeyen büyük kurumsal destekler konusunda bir dönüşüm hareketi başlatma misyonu öne çıkıyor. On yılda yapılanlar, festivalin sponsorluk ve kurumsal destekler konusunda da önemli başarılar yakalayabileceğinin de göstergesi.

Valilik himayesinde gerçekleştirilen 10. Afyonkarahisar Caz Festivali’ni destekleyen devlet kurumları şöyle; Kültür ve Turizm Bakanlığı, Afyonkarahisar Valiliği ve Afyonkarahisar Belediyesi. Bu üç kurumun maddi ve manevi destekleri festivali ayakta tutuyor. Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, Afyonkarahisar Valisi Haluk İmga ve Afyonkarahisar Belediye Başkanı Burhanettin Çoban inisiyatifleriyle gelen gerek maddi gerekse manevi destekler festival için büyük değer taşıyor. Bunun yanısıra Afyonkarahisarlı Çevre Bakanı Veysel Eroğlu da onuncu yılın desteklenmesinde yoğun bir çaba harcadı.


Prag-Afyon dostluğunda beşinci yıl: Orta Avrupa caz geleneğinin günümüz yetkin temsilcileri yine Afyon’da.


2005 yılında Prag Jazz Open’a Türkiye’den sanatçıların katılımıyla tohumları atılan iki şehir arasındaki sanatsal ve müzikal dostluk katışıksız bir sivil inisiyatif olarak beş yıldır kesintisiz devam ediyor. Bunda Praglı müzisyenlerin Afyon’daki festivale sahip çıkan yaklaşımları önemli bir rol oynuyor. Dünya cazında saygın bir yere sahip Orta Avrupa cazının en iyi temsilcilerinden bazıları beş yıldır olduğu gibi bu yıl da Afyon’da olacak. Müzik ve cazseverler için cazın farklı türlerini kapsayan kaçırılmayacak konserler bu yıla damgasını vuracak.


Açılış konserinde piyanonun “harika çocuğu” var: Konseri Burçin Büke Trio verecek.


Festivalin 4 Haziran’daki açılış konserini Türkiye’nin son “harika çocuk”larından piyanist Burçin Büke kendi adını taşıyan triosu ile yapacak. Burçin Büke Trio’da Türk cazının iki değerli ismi akustik basta Volkan Hürsever ve sıradışı bir davul ustası Deniz Dündar çalıyor.


Albümleri Avrupa’nın en iyi albümleri arasında gösterildi: S.O.I.L’den yüzeyin altından gelen şarkılar.


Deneysel cazın son temsilcilerinden S.O.I.L’in müzik tarzı ambient, drum’n’bass ve folk unsurları taşıyan alternatif pop olarak tanımlanabilir. S.O.I.L’in karizmatik şarkılarını, müzik ve şarkı sözlerinin çoğunu da yazan Zuzka Kropacova’nın etkileyici vokalleri taçlandırıyor. Grup Ji?í ?imek (gitar), Zuzana Kropá?ová (vokaller), Jakub Zitko (klavye), Ale? Slavík (elektronik bas) ve Tomá? Herian’dan (davul) oluşuyor.


Martin Brunner Trio: Müzikleriyle Avrupa sınırını aştılar.


Martin Brunner Trio klasik caz üçlüsü formatında bir grup, ancak özgün bestelerin icrası üzerinde yoğunlaşıyor, bunu yaparken de modern cazdaki gelişmelere ve genel olarak da modern müziğe kayıtsız kalmıyor. “Behind the Clouds” albümlerinin Japonya satış rakamları çok başarılı oldu. Topluluk, Martin Brunner (piyano), Martin Kapusník (bas) ve Petr Mike?’den (davul) oluşuyor.


Inner Spaces Beşlisi: Kadın trompetçi ?t?pánka Balcarová ile yepyeni bir caz stiline doğru...


Trompetçi ?t?pánka Balcarová tarafından kurulan Inner Spaces kadrosunda saksofoncu Lubo? Soukup, piyanist Vít K?i??an, davulcu Grzegorz Maslowski ve basçı Michal Kapczuk yer alıyor. Beşli çağdaş Çek ve Polonya müzik ortamının yanısıra klasik müzikten de izler taşıyan uluslararası bir topluluk.


Prag cazının en sevilen müzisyenlerinden oluşan bir dörtlü: Lukas Kytnar Quartet.


Dörtlü her biri Çek caz aleminde bireysel olarak öne çıkmış dört tanınmış müzisyenin biraraya gelmesinden oluşuyor. Geçtiğimiz yılın en sevilen topluluklarından Güney Afrikalı Jonathan Crossly Band ile Afyon’da dinleyici karşısında olan basçı Lukas Kytnar bu sefer kendi dörtlüsüyle çalacak. Grubun diğer üyeleri Rostislav Fras (saksofon), Vit Pospisil (klavye) ve Çek Cumhuriyeti’nin önde gelen davulcularından Otto Hejnic.


Mocca Malacco: Modern caz ve groove sevenler bu konsere gelsin...


Mocca Malacco’nun kadrosunda halen; Michal Wroóblewski alto ve soprano saksofon, ?t?pán Janou?ek trombon, Ji?í ?imek gitar, Dan Panchártek bas ve Martin Kuzma davul yer alıyor. Klasik müzik, folk müzik ve pop müzik (Bjork, Radiohead... ) gibi farklı türlerden de etkilenen grubun konserlerdeki performansı emprovizasyon, enerji ve iletişime dayanıyor. Özellikle üflemeli konserlerdeki çalgılar arasındaki iletişim görülmeye değer.


Fenomen: Türk popuna hayat veren Türkiye’nin en değerli stüdyo müzisyenleri birarada.


Fenomen, 2003 yılında İsmail Soyberk, Barış Bölükbaşı, Bülent Ay ve Mert Topel’in caz rock tarzındaki bestelerini icra etmek amacı ile biraraya gelmesi ile kuruldu. Bu yıl Fenomen’e saksofon ve flütte Serdar Barçın katıldı. Fenomen, şu sıralarda kendi adını taşıyan ilk albümünden sonra çıkaracağı ikinci albümün hazırlıklarını sürdürüyor.


Proje Chet Baker: Efsanenin ayak izlerinin peşinde.


Adı üzerinde olan bir grup: Trompette Cool Jazz’ın öncü isimlerinden ünlü trompetçi Chet Baker’a ithafen Mehmet Sezer tarafından 2008 yılında kurulmuş. Proje Chet Baker’ın amacı klasik Chet Baker tınısı esas alınarak günümüz cazı ile bir köprü kurmak. Kendi yorumlarıyla genişlettiği caz standartlarından oluşan ve  klasik cazdan nu jazz’a yaklaşan bir repertuarı olan grupta...


Bas gitar ve vokalde farklı yorumlar: Ceyda Köybaşıoğlu.


Caz standartları, R&B ve Funk’tan esinlenen Köybaşıoğlu, hem vokal hem de bas gitarda farklı yorumlarıyla tanınıyor. Festivalin farklı mekanlarından biri olan Ali Çetinkaya Tren Garı’nda bir konser verecek olan sanatçıya trompette Mehmet Sezer, piyanoda Kürşat Deniz ve kontrabasta Ozan Musluoğlu gibi değerli müzisyenler eşlik edecek.


Ve festivalde sürpriz bir isim: Bayhan Gürhan herkesi çok şaşırtacak.


Tüm Türkiye’nin onu tanıdığı adıyla Pop Star Bayhan’dan cazseverlere hoş bir sürpriz geliyor. Farklı tarzı ve yorumlarıyla bir dönem fenomen haline gelen Bayhan Gürhan, Afyon’da bu kez hiç bilinmeyen bir yönüyle dinleyicilerin karşısında olacak. Gürhan, uzun zamandır ilgilendiği caz müziğinin sevilen örnekleri ile dinleyenlerini şaşırtacak.


Kapanış Konseri Assunta Mano’dan: Pop-caz’da Çek - İtalyan - Flaman sentezi eşliğinde sıradışı bir ses.?


Assunta Mano grubu, şarkıcı/gitarist Assunta Mandaglio tarafından kuruldu, kendisi aynı zamanda şarkıları da yazıyor. Grupta Mandaglio’nun yanısıra Chryster Aerts (davul), Lukas Kytnar (bas), David Hermans (piyano, klavye) ve Pieter Thys (gitar) yer alıyor.


Farklı festival mekanları, farklı keyifler: Tren garı konserleri, jazz brunch, jam session’lar...


Festival sezonunda her yıl şehirde yaşanan sosyal hareketlenmeye bu yıl onuncu yıl dolayısıyla farklı mekanlar ve çeşitli etkinlikler de eklendi. Bunlardan biri Ali Çetinkaya Tren Garı. Afyonkarahisar’ın tarihi önem taşıyan mekanlarından biri olan Tren Garı Festival sergilerine on yıldan bu yana ev sahipliği yapıyor. Bu yıl ise festivalin ana konser mekanı olan tarihi Millet Hamamı’nın yanısıra bazı konserler de Ali Çetinkaya Tren Garı’na taşındı.

Festivalin bu yıla özgü renklerinden biri de Anemon Oteli bahçesinde gerçekleştirilecek olan “jazz brunch” olacak. Afyon’da ilk kez yapılacak olan bu etkinliğe de Afyonlular’ın yoğun ilgisi bekleniyor. Kaçırılmaması gereken bir başka müzik zevki ise festivale katılan müzisyenlerin birlikte gerçekleştirilecekleri “jam session”lar; cazın en keyifli yönlerinden biri olan doğaçlamaların ağırlık kazandığı bu  dinletiler Çek ve Türk müzisyenleri biraraya getirecek.


Okul söyleşi ve konserleri “on yılın konukları” ile yapılacak...


Festivalde her yıl olduğu gibi bu yıl da konserlerin yanısıra, çok sayıda kültür-sanat insanının katılacağı okul söyleşileri, atölye çalışmaları, sergiler, kitap standları ve belgesel gösterimleri gibi pek çok etkinlik yer alacak. Okul söyleşileri ve diğer okul etkinlikleri (okul konserleri, vb.) bu yıla özgü bir sürprizi de içeriyor. Bu yıl Afyon’a gelecek konuk sanatçı ve kültür insanları, on yıl zarfında festivale daha önce de konuk olmuş sanatçılar arasından seçilerek davet edildi. Bu durumda gelen sanatçıların her birinin festivale en az ikinci, üçüncü katılımları olacak.

Festivalin olmazsa olmazları haline gelen karikatür ve fotoğraf sergilerinde ise bu yıl yine ustaların yapıtlarına yer veriliyor. Öncelikle ve vazgeçilmez olarak Aykut Uslutekin Caz Fotoğrafları Sergisi bu yıl onuncu kez Afyon’da olacak. Artık festival ile özdeşleşen bu sergi, ilk yılından beri festivali hiç yalnız bırakmayan fotoğraf sanatçısı Uslutekin’in yaşamındaki en önemli iki unsuru birleştirdiği fotoğraflardan oluşuyor: Caz ve fotoğraf.

Festivaldeki ikinci önemli sergi ise festivalin önemli destekçilerinden Aydın Doğan Vakfı katkılarıyla gerçekleştirilecek olan Aydın Doğan Karikatür Ödülleri Sergisi. Sergide bu ödülü kazanmış dünya ve Türkiye’den ustaların caz ve müzik üzerine olan karikatürleri yer alıyor.

Festivalin üçüncü sergisi ile  Filiz URAL caz resimleri sergisi müziğe dair eserlerden oluşacak. Bu üç sergiyi de festivalin yaşayan mekanlarından tarihi Ali Çetinkaya Tren Garı’nda izleyiciler ile buluşuyor.

Festival kapsamında ayrıca, TRT İstanbul Televizyonu’nun başarılı yapımcılarından Lütfi Özarslan’ın “Ziller” isimli belgeseli de festival boyunca gösterilecek. Bu ödüllü belgeselde, dünya cazının ve müziğinin büyük ustalarının da tercihi olan dünyaca ünlü Türk zillerinin yapım öyküsü anlatılıyor.


Afyonkarahisar Festivalleri’nden notlar:


Toplam 5 bin 500 müzisyen ve sanatçı;  Caz ve klasik müzik festivalleriyle geçen on yılda Afyon’da toplam 5 bin 500 dolayında müzisyen ve kültür-sanat insanı konuk edilerek konserler verdi ve okul etkinliklerine katıldı.

Toplam 220 konser; On yılda yaklaşık olarak toplam 220 konser (okul konserleri hariç) düzenlendi.

Toplam 120 bin seyirci; Festivalleri 120 bin dolayında seyirci izledi. Açıkhava konserleri ve 300 ila 400 kişilik küçük konser salonlarında yapılan konserler, Afyon ve bölgedeki diğer kentlerden seyircilerin katılımıyla, deyim yerindeyse dolup taştı.

Toplam 98 bin çocuğa ulaşıldı; Gündüzleri yapılan okul etkinliklerinde 15 kişilik sınıflarda yaklaşık 98 bin çocuğa, ülkemizin en değerli sanatçıları ve kültür insanları ile bire bir ulaşıldı.

Ücretsiz konserler ve etkinlikler; Tüm etkinlikler ve konserler ücretsiz ve halka açık olarak yapıldı. Bu özelliğiyle Afyonkarahisar Festivalleri, şehrine ve bölgesine on yıldır katışıksız bir müzik ve çağdaş kültür-sanat hizmeti veriyor.

Türkiye’nin en önemli sanatçı ve kültür-sanat insanları katıldı; Festivallere on yılda Türkiye’nin en önemli sanatçıları katıldı; Doğan Hızlan, Ahmet Ümit, Tuna Kiremitçi, İnci Aral, Buket Uzuner, Sema Kaygusuz, Mehmet Güleryüz, Bedri Baykam, Atilla Dorsay, Işıl Özgentürk, Fikret Hakan, Hale Soygazi, Engin Ayça, Yavuz Aydar, Hülya Tunçağ, İzzet Öz, Erhan Konuk, Bülent Ortaçgil, Mahir Günşıray, Halit Ergenç, Derya Alabora, Tan Oral, Behiç Pek, Latif Demirci, Semih Poroy, İzzet Keribar, Tan Sağtürk, Pelin Batu, Atilla Dorsay bu değerli isimlerden yalnızca birkaçı.

Bütün bu tabloya rağmen festival düzenleyicileri on yılda herşey yolunda demenin pek mümkün olmadığını belirtiyorlar. Kültür ve Turizm Bakanlığı’ndan sembolik maddi ve manevi destekleri alınmış. Aynı şekilde Valilik ve Afyonkarahisar Belediyesi de festivalin yanında yer alan kuruluşlar.

Ancak, devlet kurumları ve yerel yönetimden gelen bu destekler ne yazık ki gerek yerel şirketler gerekse ulusal şirketler tarafından paylaşılmıyor. Festivale her yıl aynı bir avuç şirket ve sivil toplum kuruluşu destek veriyor ve maddi katkı sağlıyor. Oysa ki tümüyle eğitim, sanat ve kültür alanında kurgulanmış bir sosyal sorumluluk projesi bu. Bu nedenle kurumsal sponsorların varlığı ve sayılarının artması festivalin ayakta kalması için hayati bir mesele.

Festival yöneticilerine göre, bu yalnızca Afyonkarahisar Festivali değil Anadolu’da yapılan her türden kültür-sanat olayı için geçerli bir durum. Rakamsal veriler ve on yılda yaşananlar tamamen tersini gösterse de, Anadolu’da kültür ve sanat talebi ve tüketimi olabileceğine inanan kurum sayısı bir elin parmaklarını geçmiyor. Buna yalnızca büyük şirket ve gruplar, bankalar, vb. değil, Afyon’un kendi bünyesindeki şirket ve diğer kuruluşlar da dahil.

Afyonkarahisar Festivali’nin önümüzdeki on yıllarda da ayakta kalması, özel sektörümüzün kültür-sanat konusundaki projelere verdikleri destek politikalarını gözden geçirerek, önyargılarını bir tarafa bırakmalarına ve  Anadolu’daki bu dönüşüm potansiyeline kayıtsız kalmamalarına bağlı. Anadolu şehirlerini dışlamayan yeni sponsorluk politikaları geliştirilirse kazanan yalnızca Afyon değil, Anadolu’daki irili ufaklı tüm sanatsal ve kültürel girişimler ile Anadolu kentleri ve giderek tüm Türkiye olacak.

Cazkolik.com / 02 Haziran 2010, Çarşamba

 

BU İÇERİĞİ PAYLAŞIN


Cazkolik.com

  • Instagram
  • Email

Yorum Yazın

Siz de yorum yazarak programcımıza fikirlerini bildirin. Yorumlar yönetici onayından sonra sitede yayınlanmaktadır. *.