Al Di Meola "World Sinfonia" projesiyle İş Sanat'ta

Al Di Meola "World Sinfonia" projesiyle İş Sanat'ta

Al Di Meola’yı ilk kez izlediğimde, şimdi adı Lütfi Kırdar Kongre Merkezi olan yer o zaman adı Spor ve Sergi Sarayı idi, salon hınca hınç dolmuştu, sahneye çıktığında üzerinde beyaz bir takım elbise, kravatsız, ayağında halen hatırladığım çok güzel çizmeler vardı, özel yapımdılar sanırım. Şimdi o ilk görüntüyü bu kadar öven, iyi hatırlayan cümlelerden sonra dürüst davranıp şunu söylemem de farz oldu, aslına bakarsanız müziğini hiç bir zaman o kadar da sevmedim Di Meola’nın, çok iyi bir gitar virtüözü, dünya üzerinde gitarist olup da bir insanın alabileceği tüm övgü ve payeleri almış biridir. "Guitar Player Magazin" tarafından yılın gitaristi, en yüksek tanınırlığa sahip gitarist gibi uluslarası övgüler Meola için artık mutlaka sıradan hale gelmiştir. Gitar üzerindeki tekniği ve virtüozitesi, daha henüz 19 yaşındayken Chick Croea’lı "Return To Forever" ile yaptığı çalışmalarla 70’li yıllardan bu yana gündemden hiç eksik olmamış biridir. Corea, Luciano Pavarotti, Paco De Lucia, Paul Simon, Santana, John McLaughlin, Wayne Shorter, Herbie Hancock, Gonzalo Rubalcaba, Steve Vai, Frank Zappa, Jimmy Page, Stevie Wonder gibi büyük isimlerle yaptığı ortak çalışmalarda tekniği ve müzikal derinliği her zaman kendini güçlü hissettirmiş bir müzisyendir aynı zamanda.


"World Sinfonia" projesi yeni bir proje değil, aslında bir tür geleneğe dönüşmüş bir proje ismi bu. İlk olarak 1991 yılında çıkardığı "Word Sinfonia" albümü Al Di Meola’nın ’acoustic fusion ensemble’ anlamında yaklaşık 20 yıldır arada farklı albümlerle süslediği bir fikr-i takip... Bu projelerin tümünde Latin, Afrika, Tango ve Orta Doğu temalarını başarılı bir şekilde müziğinin içinde eriten ve zaten bunu da o coğrafyanın müzisyenleriyle yapan güçlü melodiler üretiyor. Örneğin 91 tarihli ilk albümünde Dino Saluzzi (Bandoneon), Arto Tuncboyacıyan (Percussion & Voice),Gumbi Ortiz (Congas & Percussion) ve Chris Carrington (Classical Guitar) gibi hepimize yakın gelen isimlerle çalıştı.


Di Meola’nın müziğinde yüksek ve güçlü bir lirizmle örülü melodiler vardır. "Return To Forever" yıllarını takip eden dönemde Paco De Lucia ve John McLaughlin’le kurdukları ’süper trio’ 1980 yılında çıkardıkları "Friday Night in San Francisco" isimli albümle olağanüstü başarı elde ettiler. Gerçekten bugünde halen konuşulan bu albümün çıkardığı sesi ve yankıyı başka bir şeyle mukayese etmek kolay değildir. Bu albümün ve trio’nın yakaladığı başarıyla 1983 yılına kadar tüm dünyada dolaşmadıkları yer kalmadı. Meola 1986 yılında yanına bu kez Jean Luc Ponty ve Stanley Clarke’ı da alarak yeni bir süper trio daha kurdu. Son dönemlerde çıkardığı bir başka albüm olan "Heart of Immigrant’s" isimli projede benzer duygularla oluşmuş bir albüm oldu.


21 albüm, sayısız ödül ve başarı, üç altın plak ödülü, altı milyondan fazla albüm satışı, mütemadiyen kendini geliştiren bir stil ve inanılması güç bir gitar tekniği, "Infinite Desire (1998)", "Winter Nights (1999)", "The World Sinfonia (2000)", "Grande Passion (2000)", "Flesh on Flesh (2003)" gibi son dönem albümleri ve son olarak da 2008 yazında orijinal "Return To Forever"ın yeniden biraraya gelip turneye çıkmaları, albüm yayınlamaları müzisyenin son dönem gerçekleştirdiği etkinlikler oldu.


Ülkemizde gerçekten çok sevilen bir müzisyen, Türk dinleyicisiyle 25-30 yıla varan bir ilişkisi var Meola’nın. Hızlı davranın biletinizi alın diyeceğiz ama konserin biletleri zaten günler öncesinden tükenmiş vaziyette.


Cazkolik.com / 11 Mart 2009, Çarşamba

BU İÇERİĞİ PAYLAŞIN


Feridun Ertaşkan

Cazkolik.com kurucusu, editör ve yazar.

  • Instagram
  • Email

Yorum Yazın

Siz de yorum yazarak programcımıza fikirlerini bildirin. Yorumlar yönetici onayından sonra sitede yayınlanmaktadır. *.