Dinlediğiniz şarkı IMA`nın yeni albümünden seçtiğimiz Vai`dir.
2007 yılında yayınladığı ve meşhur caz standartlarının da olduğu albümü “Smile” ile 60 haftadan uzun bir süre Kanada’nın en çok satan albümler listesinde kalan, seslendirdiği Fransızca, İngilizce, İtalyanca ve İspanyolca şarkılarla tüm dünyada meşhur olmuş birbirinden güzel aşk şarkılarını yeniden yorumlayan Kanada’lı güzel yıldız Ima, “A La Vida” albümünün tanıtımı için gerçekleştirdiği Türkiye ziyaretinde medyada güzelliği ve sesiyle büyük ilgi gördü.
Pink Martini, Monica Molina, Buika gibi isimleri Türkiye’ye sevdiren Pasion Turca’nın aşk şarkılarıyla yeni sürprizi Ima ile kariyeri, şarkıları, albümü “A La Vida” ve Türkiye hakkında konuştuk.
Cenk Erdem
http://twitter.com/#!/thecenkerdem
Cenk Erdem: Fransızca’dan, İspanyolca’ya; İtalyanca’dan İngilizce’ye farklı dillerde şarkılar söylerken bir Kanada’lı olarak şarkılarınız çoğunlukla Akdeniz şarkıları havasında, Montreal yakınlarında doğup büyürken anadiliniz Fransızca sizi diğer Akdeniz şarkılarına da daha yakın hale getirmiş olabilir mi?
Ima: Anadilimin Fransızca olması beni diğer Akdeniz ülkelerinin şarkılarına da yakınlaştırmış olabilir ama bir çocuk olarak yaşıtlarım pop dinlerken eski şarkılar ve özellikle Akdeniz şarkıları dinliyordum. Her zaman büyük bir Edith Piaf hayranı oldum. Aslında bir şarkıya ilgi duyarken dilini bilmek gerektiğini düşünmüyorum; beni bir şarkı yakaladığında dilini sonradan öğrendiğim de oldu.
Cenk Erdem: Albümlerinizde sımsıcak Akdeniz şarkılarından seçtiğiniz gibi ayrıca bazı şarkılarda folk ve pop rock türlerine de yakın bir tarz yakalıyorsunuz, bize müziğinizi siz nasıl tarif edersiniz?
Ima: Şarkılarımın dilinin kalp dili olduğunu söyleyebilirim, öyküsünü sevdiğim, hikayesi kalbime dokunan şarkılar söylüyorum. Bir noktadan sonra gittiğim ülkelerin, tanıştığım insanların bende hikayeleri oluşuyor; örneğin İtalya’nın benim için birçok hikayesi var. Müziklerimde latin, rock ve folk tarzlarını bir araya getirdiğim doğru ama şarkılarının da müziklerimin de özünde kalp ve aşk var.
Cenk Erdem: Doğup büyüdüğünüz Kanada’nın müzik endüstrisine kazandırdığı Alanis Morissette gibi birçok süperstar var, peki kendi ülkenizin yıldızları arasında size en çok ilham verenler kimler?
Ima: Celine Dion diyebilirim, ondan çok etkilenerek büyüdüm, ama daha önce söylediğim gibi çocukken bile daha çok latin şarkılar dinlerdim. Edith Piaf, Dalida gibi isimleri dinleyerek büyüdüm. Alanis Morissette de harika bir şarkı yazarı ve şarkıcı.
Cenk Erdem: Albümünüz “A La Vida” Pasion Turca ile Türkiye’de de lanse ediliyor ve nihayet bizde de dinleyiciye ulaşıyor, heyecanlı mısınız?
Ima: Çok heyecanlanıyorum. Daha geldiğim ilk akşam boğazda yemek yerken DJ benim şarkılarımdan birini çaldığı sırada, tesadüfen restoranda Kanadalı bir grup vardı ve ilk geceden beni tanıyarak yanıma koşan ve benimle fotoğraf çekmek isteyen bir grupla karşılaşmış oldum. Çok güzel bir enerjiyle başladığımızı düşünüyorum.
Cenk Erdem: Yeniden yorumladığınız şarkılardan biri de Akdeniz efsanesi Dalida’nın şarkısı “Le Temps Des Fleurs”, sadece şarkılarınızla değil görüntünüzle de Dalida’yı çağrıştırıyorsunuz, peki bir kadın olarak kendinizi ona yakın hissediyor musunuz?
Ima: Bir kadın olarak benim de kalbimi kıran aşk hikayelerim oldu, ancak Dalida’nın hikayesi ve intiharı elbette çok hüzünlü. Açıkçası aşk konusunda bir drama kraliçesi olmaya meyilliyim ancak kalp kırıklıklarını anlatan şarkılar söylemeyi sevdiğim halde yine de daha çok neşe veren şarkılar söylüyorum ve hayatın da mümkün olduğu kadar tadını çıkarıyorum.
Cenk Erdem: Bizim sanatçılarımızdan, süperstarımız Ajda hakkında sohbet ederken, “Arada Sırada” video klibini de beraber izlemiştik , size neler hissettirdi?
Ima: Klipte çok hoş ve havalı görünüyor ve sesi de çok güzel. Eskiden tıpkı benim gibi Mina, Dalida gibi efsanevi şarkıcıların şarkılarını söylediğini biliyorum ve bu yüzdem kendimi Ajda’ya da yakın hissediyorum. Artık Türkiye’deki dinleyiciye şarkılarımı söylüyor olmak beana yetmez, mutlaka Türkçe bir şarkı da öğrenmek istiyorum. Belki de Ajda’nın şarkılarından birini çalışmalıyım, Pasion Turca ekibinden Sezen Aksu’yu da öğrendim.
Cenk Erdem: Sultanahmet’ten, Kapalıçarşı’ya; Boğaz’dan, Taksim’e kadar promosyon çalışmaları sırasında ayrıca gezmeye de vakit ayırdığınızı biliyorum; Türkiye ile ilgili en çok neleri sevdiniz?
Ima: Beni en çok etkileyen ilk geldiğim andan itibaren çevremdeki herkesin bana Türkiye ile ilgili bir şeyler öğretmeye çalışması oldu, ülkenize çok sahip çıkıyorsunuz ve ülkenizi ne kadar severek anlatıyorsunuz. Maalesef benim ülkemde insanlar sadece ülkelerinden şikayet ediyorlar.
Cenk Erdem: “A La Vida” albümünüz dinleyicimizle ilk tanışmanız oluyor, Türkiye için sırada neler var?
Ima: “A La Vida” tam da yaz dönemi için çok hareketli şarkılarla dolu, sanırım iyi bir başlangıç oluyor. Sonbahar’da daha hüzünlü ve romantik şarkılarımın olduğu “Smile” albümümü yayınlıyor olacağız. Önümüzdeki sene Ocak ayında, İş Sanat konseri Türkiye’deki ilk konserim olacak, şimdiden Türkiye’de de yepyeni hikayelerim oluyor ve çok mutluyum.
Cenk Erdem
http://twitter.com/#!/thecenkerdem
Cazkolik.com / 06 Haziran 2012, Çarşamba
Siz de yorum yazarak programcımıza fikirlerini bildirin. Yorumlar yönetici onayından sonra sitede yayınlanmaktadır. *.
bbuse kankal
buseseni çok sevio süpersin
Bu Yoruma Cevap Yazın »