Burçin Büke ile klasikten caza...

Burçin Büke ile klasikten caza...

Aşağıda okuyacağınız nisbeten kısa ama tüm detaylarıyla amacına ulaşan röportajımızda Büke bizi içtenlikle yanıtlıyor, öncelikli bu samimiyeti ve röportajı için kendisini teşekkürlerimizi iletiyoruz.

Sevgili cazseverler, Burçin Büke’nin yeni çıkan albümü "Haydn For Babies" sevgili Büke’nin piyanosuyla etkili bir şiirselliğe dönüşüyor, böylesi bir albümün arşivinizde olması müziksever olarak müzik dağarcığınıza önemli notalar ekleyecektir, bizden söylemesi...

 


Cazkolik: Burçin Bey, ülkemizde klasik müziğin yetiştirdiği en tanınmış piyanistlerdensiniz, çok da yeni bir albümünüz çıktı, bu albümde Haydn’ın piyano sonatlarını seslendiriyorsunuz, öncelikle bize albümünüzden bahseder misiniz? Bütün albümlerinizi dinledim ama Haydn’ı hiç hatırlamıyorum, belki de gözümden kaçmıştir, bilmiyorum?

Burçin Büke: Bu çalışmamın ana nedeni klasik batı müziğinin yeteri kadar saygı görmemesinden dolayıdır. Ne yazık ki, Türkiye’de nitelikli olan herşey ilgi alanına girmiyor. Çünkü bu çalışmalar araştırma isteyen hadiselerdir ve bizim insanımız çok kabiliyetli olsa da, tembeldir. Bu yörüngeyi takip ederek, bende anne karnındki bebeklerle müziğe başlamamın doğru olacağını düşündüm. "Haydn For Babies" den önce de "Mozart For Babies" çalışması yapmıştım. Mesaj yavaş yavaş olsa da bebeklerimize ulaşıyor. Bir de unutmadan söyleyeyim, bütün dünyada Haydn’ın 200. ölüm yılı anılıyor.

Cazkolik: Çok ilginç bir düşünce geliştirmişsiniz, kendi dinleyicimi kuşağımı yetiştirmeme katkım olsun diyorsunuz sanırım, peki, albümlerinizde klasik yorumların yanında caz yorumları da var ve bu durum albümlerinizde bence çok şık duruyor, "Personal Touch"ta Bill Evans, Michel Legrand, bir önceki albümünüz "It’s Time"da kendi besteniz olan bir caz yorumunun yanında Gershwin gibi bir isimde var, bu örnekleri çoğaltmak mümkün, cazla olan ilişkinizi bize anlatır mısınız?

Burçin Büke: Caz ile olan ilişkim babamdan kaynaklanıyor. Babam caz piyanistiydi. Bundan 30 sene önce İzmir’in önemli gece klüplerinden Numune’de çalışıyorlardı. Hatta ilk piyano çalışmalarıma daha 4 yaşındayken, babamlar prova arası yaptığında orada ben de piyano çalışıyormuşum. Malum, o zamanlar herkesin evinde piyano yoktu. Bundan önceki bazı albümlerimde klasik batı müziğinin yanında, Bill Evans ve Michel Legrand gibi değerli sanatçıların eserlerini çaldım ama dikkat ederseniz bu parçaları bir Debussy, bir Ravel gibi yorumladım. Çünkü benim çizgim klasik batı müziği konser piyanistliği. Doğrusunu söylemek gerekirse ülkemizde bir Aydın Esen, bir Tuna Ötenel gibi caz devleri varken ben haddimi bilirim...

Cazkolik: "Secret Garden" albümünüzde harika bir Miles Davis ’Nardis’ yorumu var, buradan yola çıkarak sunu sormak istiyorum, 90’lardan itibaren başlayan etkili bir anlayış var, kimi caz müzisyenlerinin klasikle caz arasındaki çizgiyi belirsizlestirdiği söylenir özellikle piyanistler arasında çok belirgin olan bu duruma katılır mısınız, kendinizi böyle bir konumda görüyor musunuz?

Burçin Büke: Nardis yorumum söyledikleriniz için teşekkür ederim ama ben kendimi bu konumda caz piyanisti olarak görmediğimi için size fazla yardımcı olamayacağım maalesef...

Cazkolik: Anlıyorum, bunu belki bizim caz piyanistleriyle oturup tartışmamız lazım. Peki, şöyle sorayım, kendinizi yakın bulduğunuz isimleri merak ediyorum desem?

Burçin Büke: Kendime yakın değil ama beğendiğim piyanistler sırasıyla şöyle sıralayabilirim; BİLL EVANS, KEITH JARRET, GONZALO RUBALCABA, OSCAR PETERSON, ROBERT LAKATOS ve AYDIN ESEN.

Cazkolik: Bu isimler bile belli bir fikir veriyor bize. Kendi besteleriniz konusunda bir yorumum var müsaade ederseniz, bestelerinizin hem caz ruhuna yakın olması hem de klasik etkiler taşıması nedeniyle iki duyguyu da mükemmel birleştiriyorlar ama benim daha ziyade dikkatimi çeken bestelerinizin müziklerinin sıcaklığı ve dinleyeni hemen sarmalayan etkili temposu, melodisi bunu özellikle "Secret Garden" albümündeki "Above All"u düşünerek sordum birazda, "Secret Agent"da öyle.

Burçin Büke: Doğrusunu söylemem gerekirse bestelerimi caz veya klasik olsun diye yapmıyorum. O anda ne hissediyorsam notaya çeviriyorum. Bestelerimde matematiksel yapıdan daha çok romantizm var. Aksi takdirde beste yapabilmem mümkün değil.

Cazkolik: Tümüyle caz olarak kaydedilmiş bir albümünüz yok, böyle bir düşünceniz var mı?

Burçin Büke: Yakında belki bir şeyler olabilir. Her sabah amatör gibi piyano çalışmasına başlar, akşam profesyonel olarak piyanodan kalkarım. Kontrabas Volkan Hürsever, davulda da Volkan Öktem gibi çok değerli arkadaşlarımla çalışıyorum, bakalım...

Cazkolik: Burçin Bey, yoğun temponuz arasında bu kısa söyleşiye ayırdığınız zamanınız için size teşekkür ederim. Caz ağırlıklı albümünüzü en kısa sürede dinlemek dileğiyle.

Feridun Ertaşkan

Cazkolik.com / 29 Nisan 2009, Çarşamba

BU İÇERİĞİ PAYLAŞIN


Cazkolik.com

  • Instagram
  • Email

YORUMLAR

  • Kenan Mirzen
    29 Mayıs 2009 Çarşamba 05:29

    BURCIN BUKENIN BENDE 2 ALBUMU VAR ISIMLERINI HATIRLAYAMADIM SIMDI AMA MUHTESEM BIR PIYANIST COK SEVEREK DINLEDIM IKISINIDE HERKESE TAVSIYE EDERIM AMA BU ALBUMUNU ALMADIM HABERIMDE YOKTU.

    Bu Yoruma Cevap Yazın »
  • SELÇUK DÜNDAR
    01 Nisan 2009 Cuma 10:19

    Bugün izinliydim siteyi şöyle uzun uzun inceledim, öncelikle yapanların ellerine sağlık iyi gidiyor. Burçin Bükeyi piyanist olarak çok severim bazen temposunu çok yüksek bulurum ama çok yetenekli piyanist, bu albümünü almadım bu hafta sonu unutmazsam alacağım inşallah. Herkese iyi geceler.

    Bu Yoruma Cevap Yazın »

Yorum Yazın

Siz de yorum yazarak programcımıza fikirlerini bildirin. Yorumlar yönetici onayından sonra sitede yayınlanmaktadır. *.