15 YILIN ARŞİVİ

Çift piyano ve trompetle şehrin ölümsüz ruhu, gönlümüzün görkemi

Feridun Ertaşkan | | Konserin Ardından

Uzun yıllardır Avrupada yaşayan Ufuk ve Bahar Dördüncü piyano ikilisinin iki yıl önce İzmir Avrupa Caz Festivali için özel proje hazırladığını öğrendiğimde heyecanlanmıştım ama projenin detayları daha da heyecan vericiydi. Ufuk ve Bahar Dördüncü kardeşler, Fransız trompet ustası Erik Truffaz`nın ikili için bestelediği "Taksim" isimli üç bölümlü süitin dünya prömiyeri 2015 İzmir Avrupa Caz Festivali`nde gerçekleşmişti, hatta, o sıra haberini yaptık ama konser İzmir`de olduğu için gidip dinleme fırsatı bulamamış, aklım kalmıştı.

Truffaz, başta İstanbul Türkiye`ye sık uğrayan bir müzisyen ve İstanbul`u iyi tanıyıp sevdiğinden eminim. Burada çok dostu var ve hep iyi projelere imza attı. Yani, Truffaz için bir şehir olarak İstanbul yeni bir merak değil, 2012 albümü "El Tiempo de la Revolución"da "İstanbul Tango" gibi şehrin hem yüksek tansiyonunu, hem dramatik-lirik hikayesini sese döktüğü müthiş bir beste yapmışlığı da var ama dün akşam izlediğimiz "Taksim" farklı.

Üç bölümlü "Taksim" süitinin bizzat semtin kalbinde, nabzının attığı yerde seslendirilmesi çok önemli. Çift piyanolu böyle bir projeyi sahiplendiği için Borusan Müzik Evi`ne müzikseverler olarak teşekkür etmeliyiz.

Çift piyano repertuvarına hakim olduğumu söyleyemem ara meraklı olduğumu söyleyebilirim. Dün akşam Ufuk ve Bahar Dördüncü konserde "Taksim" süiti harici John Adams`ın iki piyano için bestelediği "Hallelujah Junction" isimli yaklaşık on altı dakikalık eseri de vardı. Konser dönüşü merakımı yenemeyip Stephen Gosling ve Blair McMillen kaydını dinledim, samimi söylüyorum, Ufuk & Bahar Dördüncü`nün dün akşamki icrasının enerjisi ve duygusu çok daha heyecan vericiydi. Karşılıklı çalımın hem davetkâr hem itirazkâr `challenge` cazibesi dinleyiciyi de fevkalade sarmalıyordu.

"Hallejuh Junction" sonrası Erik Truffaz`nın da katılmasıyla çift piyano & trompet trio sahnede yerini aldı. Görmeye değer bir manzara, fotoğrafçı arkadaşım sevgili Sedat Antay`ın kamerası bu ölümsüz anları nefis kaydetmiş. Böyle anlar inanın son derece kısır gündeme mahkum boğulup duran bizler için nefes alıp verdiğimizi hissettiğimiz dakikalar. Sevgili Burak Sülünbaz`ın konser sonrası kulis notlarından öğrendiğime göre Erik Truffaz`nın dün akşam konserde kullandığı elektronik ekipman İzmir konserinde yokmuş, sesleri `reverse loop`larla çaldığı anlık notalara dahil etmesi son dönem sık rastlayıp-duymakla birlikte Truffaz`nın minimal dozlarda kullanması, müziğinin epik, romantik duygusuna saygı göstermesi ama modernizmi de ihmal etmemesi son derece ustalıklı bir tercihti. Ayrıca, Ufuk ve Bahar Dördüncü`nün Cenevre konseri konseri sonrası projenin daha da olgunlaştığını belirtmelerinin altını ayrıca çizmeli.

Tabii, bu noktada Ufuk & Bahar Dördüncü`nün "Taksim" süitine kattıkları katmanlı duygunun çarpıcılığını mutlaka ayrıca vurgulamalı. Çift piyanonun izleyende yarattığı görkem görsel ve işitsel olarak duygusal çarpan etkisi yaratıyor. Bu projenin bir şekilde devamı gelebilirmiş gibi hissediyorum. Bu devam, ama süitin devamı olur, ama konserlerin devamı olur, ama repertuvarın genişlemesiyle olur bilemem ama yeniden ve yeniden izlemek (tabii kolay bir proje olmamakla birlikte) çok güzel olur sanıyorum ve umuyorum. Zaten bu potansiyele ilişkin ayrıntılar Burak`ın Dördüncü kardeşlerle sohbetinde de dile gelmiş ki farklı enstrümanların dahli en azından konuşulmuş diyelim ve bu dilekle de bitireyim.

Feridun Ertaşkan

Cazkolik.com / 17 Mart 2017, Cuma