Dünden bugüne, bugünden yarına

Dünden bugüne, bugünden yarına

2000 yılında Türk Caz Tarihi CD-Kitap projesi için araştırmaya başladığımda, malzeme bulmak için ne denli zorlandığımı hâlâ anımsıyorum. O zamandan günümüze, özellikle genç kuşak caz sanatçılarımız çoğunluğu kendi olanaklarıyla birbirinden başarılı albümler yayınladılar. Bu, benim gibi bir araştırmacı için sevindirici oldu elbette. Akbank Caz Festivali’nin 30. yılını kutlama çerçevesinde yayıınlanan "Dün Bugün Yarın” üçlü plâk albümü işte yalnızca bu nedenle bile çok önemli. 2020 pandemi yılına sanatla noktayı koyan, titiz, özverili bir ekip çalışmasının sonucu ve dünü unutmadan bugünü belgeleyerek geleceğe armağanı.

 

30 beste ve 80 müzisyenimizin bir araya geldiği ilk ve tek proje "Dün Bugün Yarın”... Genç ve orta kuşaktan müzisyenlerimizin beste ve yorumları, caz sanatının 1950’lerden günümüze uzanan aşamalarının ülkemizdeki izdüşümü adeta. Piyanistlerimizden Ali Peret’in Meriç Demirkol ve Şenol Küçükyıldırım ile yorumladığı “Uptown”, Aydın Esen’in “Generations”, biricik bas klarinetçimiz Oğuz Büyükberber’in “Swordfish” doğaçlamalarıyla özgür cazın sınırlarında dolaşıyoruz.

 

Piyanist Kerem Görsev, basçı Volkan Hürsever ve davulcu Ferit Odman ile yorumladığı “Cash and Credit” adlı bestesiyle bizi Erroll Garner ve Bill Evans’ın swingiyle buluştururken, gitarcı Cem Tuncer ise basçı Volkan Hürsever ile “Seven Stitches Blues”uyla caz yolculuğunda köklere iniyor.

 

Gitarcı Neşet Ruacan, tromboncu Bulut Gülen, basçı Ozan Musluoğlu, piyanist Eylül Ergül ve davulcu Nedim Ruacan ile “Siyah Güvercin”de Brezilya’ya uzanır gibiyiz.

 

Sibel Köse’nin tatlı alto sesiyle birbirine bağlı iki balad “Ballad for Paul Robeson” ve “We’ll Be As One” kulaklarımızı ve ruhumuzu okşuyor. Elbette piyanoda Kürşad Deniz, tenor saksofonda Engin Recepoğulları, basta Kağan Yıldız ve davulda Cem Aksel’in yalın, seçkin katılımıyla...

 

Bir ayağı Tokyo’da piyanistimiz Selen Gülün ise “Questions” adlı şiirsel  yorumuyla özlemimizi gideriyor.

 

Usta gitarcı, besteci ve aranjör Kamil Özler, ”I Don’t Have A Name” adlı bestesini, yine iki gitarcımız Cem Nasuhoğlu ve Kamil Yılmaz ile yorumlarken, Django Reinhardt’ı günümüze taşıyor sanki.

 

Jülide Özçelik “Muamma”, Elif Çağlar “Years Go by”, Deniz Taşar “A Thank You Card”, Çağıl Kaya bir başka “Muamma” ile Türk caz sahnesinin vokal konusunda aldığı yolun dört dörtlük bir kanıtı.

 

Ülkemizin ilk kadın piyanisti Nilüfer Verdi, basçı Eren Turgut ve davulcu Fırtına Kıral ile “Kedilerin Akıbeti” adlı Post-Bop’ında bizi yükseltirken yine bir başka usta kadın piyanistimiz Ayşe Tütüncü, “Tango Blues”uyla iki tarzı kaynaştırarak yaratıcılığını sergiliyor.

 

İmer Demirer ve Can Çankaya surdinli trompet/piyano ikilisinin ne denli etkileyici olduğunu “Pomet”de kanıtlıyor.

 

Gitarcımız Önder Focan “Memo’s Expectation” adlı swingli bop bestesini davulcu Ekin Cengizkan ve orgcu Kaan Bıyıkoğlu ile “Groove” havasında sunuyor. Gitar-org-davul üçlüsünün ayrı bir tadı var.

 

Piyanist, alto saksofoncu Tuna Ötenel’in “Altı Kardeş” adlı bestesi ise tatlı bir sürpriz, bulunmaz bir armağan bizler için.

 

İstanbul’dan New York’a uzanan bir piyanist Burak Bedikyan ama aynı zamanda bize çok yakın, hem de “Drama” ile.

 

Aynı şekilde, sıradışı gitarcımız Timuçin Şahin de öyle. Bergamalı çocuklar, son olarak İzmirli gençler onun cazda,yaratıcılıkta rehberliğini unutmayacaklar... Şahin’in de bir eli daima onların üzerinde olacak. Çift saplı özel yapım gitarıyla sunduğu solo parçası “Then and Now” da işte bunu ifade ediyor.

 

“Azgın Cahil”de Konstrukt; ”Panayır”da davulcu Ediz Hafızoğlu; ”Orsa”da Lâhza, Cenk Erdoğan, Mehmet İkiz; ”13”de İlhan Erşahin, Alp Ersönmez, Turgut Alp Bekoğlu, İzzet Kızıl; ”Her Şey Mükemmel”de Barış Demirel Barıştık mı, Efe Demiral, Tolga Tohumcu, Tibet Akarca; ”Madök Ters”de MadenÖktemErsönmez 2000’lerin funk’tan etnik caz, elektronik ve Hip-Hop’a uzanan bir eğilim köprüsünü oluşturuyor.

 

Tenor ve soprano saksofoncu Tamer Temel, piyanist Ercüment Orkut ve davulcu Cem Aksel’in oluşturduğu Töz, ”Annus Mirabalis”de modern post-bop’ın tüm şifrelerini sunuyor.

 

Yetenek abidesi piyanist, besteci ve aranjör Baki Duyarlar’ın “Every Sunday”ine kapılırken, Çağrı Sertel’in ufkumuzu açan modern lirizmiyle duygularımız başka bir güzelliğe yöneliyor.

 

Ve Okay Temiz... Durmaksızın, yorulmadan üreten, yaratan bir ritm cambazı. ”Atlama”da aksak tartımı bir kez daha seviyoruz. Tenor saksofonda Çağdaş Oruç, gitarda Miraç Yavuz, basta Selim Aydın’ın yorumu ise ayrı bir değer.

 

Akbank Caz Festivali’nin 30. Yılı anısına gerçekleştirilen "Dün Bugün Yarın” üç plaklı albümü, yalnızca cazseverlerin değil gerçek müzikseverlerin de arşivinde olması gereken, büyük bir emeğin sonucu, mücevher değerinde bir çalışma.

 

Hülya Tunçağ

 

Cazkolik.com / 28 Aralık 2020, Pazartesi

BU İÇERİĞİ PAYLAŞIN


Hülya Tunçağ

  • Email

Yorum Yazın

Siz de yorum yazarak programcımıza fikirlerini bildirin. Yorumlar yönetici onayından sonra sitede yayınlanmaktadır. *.