Karşılaştırmalı Caz Eleştirisi: "Georgia on my Mind"

Karşılaştırmalı Caz Eleştirisi: "Georgia on my Mind"

Bu yazı, uzun yıllardır Boğaziçi Üniversitesi`nde caz dersleri veren, Açık Radyo`da "Esintiler" isimli radyo programını hazırlayıp sunan, Simya Galeri`de felsefe ve sinema seminerleri veren caz eleştirmeni, tarihçi ve eğitimci Seda Binbaşgil`in üniversitedeki "Jazz Appreciation" dersi öğrencilerinden Baki Kaan Fenercioğlu`nun Hoagy Carmichael bestesi "Georgia on my Mind" üzerine 1960 tarihli Ray Charles ve 1986 tarihli Keith Jarrett Trio`nun iki farklı icrası hakkında kaleme aldığı karşılaştırmalı caz eleştirisidir.


Georgia on My Mind


Georgia on My Mind 1930’lu yıllarda Hoagy Carmichael tarafından yazılmış bir parça. Bu yazımda, parçanın Ray Charles yorumuyla, Keith Jarrett Trio yorumlamasını karşılaştırdım. Keith Jarrett Trio, kontrbasta Gary Peacock, davulda Jack DeJohnette, piyanoda ise Keith Jarrett’tan oluşan bir üçlü. Keith Jarrett Trio bu parçayı ilk olarak 1986 yılında kaydetmiş ve Ray Charles’ın 3:39 saniyelik yorumunu 8 dakika 12 saniyeye çıkarmıştır.


Aslında, bu iki yorumun ortak yanlarının pek olmadığını söyleyebilirim. Ray Charles’ın yorumunda melodi ve ton kendini devamlı olarak tekrar ediyor ve bir-bir buçuk dakika dinledikten sonra, şarkının geri kalanının nasıl devam edeceğiyle ilgili az çok bir fikir oluşuyor. Keith Jarrett versiyonunda ise bundan bahsedemeyiz. Parça çalındıkça sürekli evrilip yeni şekiller alıyor. Bu da parçanın çok farklı hissiyatlar uyandırmasını sağlıyor. Ray Charles, sanki dinleyicisinin Georgia’ya gidip, yaşamış olmasını ve daha sonra Georgia’daki deneyimlerini arkadaşları ve aile üyeleriyle paylaşmasını istiyor. Bu da şarkıya melankolik ve nostaljik bir hava katıyor. Keith Jarrett ise çok daha büyük bir planın peşinde. Melodi yine romantik, ama çok daha istekli ve dinleyiciden yepyeni bir yer yaratmasını istiyor. Adeta her dinleyiciden bu yeni yeri, kendi deneyimleriyle doldurmasını, ve bu farazi yere Georgia demesini istiyor. Sanki Ray Charles gibi gerçek Georgia’ya değil, farazi Georgia’ya bir yolculuk yapmasını sağlıyor dinleyicinin.


Keith Jarrett yorumundaki bir dakikalık bir kısım haricinde, tüm parça doğaçlama üzerinden ilerliyor. Keith Jarrett’ın solosundan oluşan giriş kısmı, bir noktada Georgia on My Mind melodisinin tohumlarını ekmeye karar veriyor ve daha sonra Keith Jarrett, bu tohumları aşina olduğumuz melodiye dönüştürüyor. Sonra sıra Gary Peacock’a geliyor. Bu doğaçlamada Keith Jarrett da ona eşlik ediyor. Fakat bu arka planda kalan bir eşlikten ziyade, daha çok Bill Evans ve Scott LaFaro arasındaki ‘chatter’a daha yakın. Piyano, kontrbasın başlattığı pasajları bitiriyor, kendi pasajlarını öne sürüyor ve adeta piyano ve kontrbas bir araya gelip tek enstrümana dönüşüyor. Keith Jarrett’ın bir sonraki doğaçlamasında, bu kez davul ve kontrbas da ona eşlik ediyor; melodi son bir kez daha çalındıktan sonra ise parça sona eriyor.


Keith Jarrett versiyonundaki doğaçlamalar oldukça ilginç. Giriş solosu, romantik ve duygusal tonu hazırlıyor ve ardından gelen Georgia on my Mind melodisiyle bu ton çok güzel tamamlanıyor. Ancak, sonrasında atmosfer doğaçlamalarla birlikte hemen değişiyor. Sakin ve ölçülü çalış şekli yerini, daha canlı ve yaratıcı bir şekle bırakıyor. Dinleyici ‘parça nereye gidiyor?’ diye sorarken, Keith Jarrett’ın kontrbası takip eden doğaçlaması dinleyiciye adeta rehber oluyor. Bütün parça boyunca aktif olan piyano dinleyiciye ışık tutuyor. Piyano, özellikle kontrbas sesine kendinden bir şey ekleyerek parçayı çok katmanlı ve karakterli bir hale getiriyor. Keith Jarrett versiyonunda doğaçlamaları güzel kılan özelliklerden biri de bu.


İki yorumun bende uyandırdığı hisler oldukça farklı. Ray Charles’ın yorumunda verilmek istenen duyguyu -Georgia’ya hiç gitmeden de- anlayabiliyorum. Parça, beni aynı anda hem mutlu edip hem hüzünlendiriyor. Ancak, hayatımın bu noktasında, parçayı o kadar fazla dinledim ki; şarkıdaki müziğe dair unsurları artık algılayamıyorum. Şarkıyı duyduğumda beynimde bir kısım uyarılıyor ve önceden dinlediğim zamanki anılarım ve duygularım, parçaya hükmediyor. Keith Jarrett’ın yorumu ise, bunun tam tersini sağlıyor ve bu yüzden çok daha fazla hoşuma gidiyor. Bu yorum, anılarımı ve duygularımı sıfırlıyor. Müzik yepyeni bir sahne oluşturmamı sağladığı için kendi hatıralarımın ve duygularımın yansımalarından ziyade, sunulan müziğe odaklanabiliyorum.


Özetle, Keith Jarrett’ın Georgia on my Mind yorumunu olağanüstü bulduğumu söyleyebilirim.


Not: Yazıya konu "Georgia on my Mind" icraları Ray Charles`ın 1960 tarihli single çalışması ile Keith Jarrett Trio`nun 1986 tarihli "Standards-II" albümünde yeralan kayıtlardır.



Baki Kaan Fenercioğlu


Cazkolik.com / 25 Haziran 2018, Pazartesi

Kaydet

Kaydet

Kaydet

Kaydet

Kaydet

 

BU İÇERİĞİ PAYLAŞIN


Cazkolik.com

  • Instagram
  • Email

Yorum Yazın

Siz de yorum yazarak programcımıza fikirlerini bildirin. Yorumlar yönetici onayından sonra sitede yayınlanmaktadır. *.