Kuzey rüzgarı için bir başlangıç
Geniş anlamı ile Avrupalı müzisyenlerin, caz müziğinin temel öğeleri üzerine kendi kültürel köklerini, eski kıtanın ortaçağdan yirminci yüzyıla uzanan müzik geçmişini ve bireysel tecrübelerini ekleyerek oluşturdukları Avrupa cazı düşüncesinin tüm ara sokaklarında müzikal bir gezintiye çıkmak niyetiyle hareket ediyor Kuzey Rüzgarı köşesi.
Kuzey Rüzgarı köşesininde yer alacak olan yazıların merkez noktasında İskandinav ülkeri ve yine bu ülkelerle bağlantılı caz soundları yer alıyor. Kuzey ülkelerinin yanısıra mümkün olduğunca Avrupa caz coğrafyasından farklı isimlerin mercek altına alınacak olduğu bu bölüm ACT, ECM, CAM Jazz gibi majör firmaların yanısıra Touche Music, Stockholm Jazz Records, Country and Eastern, Ozella, Enja ve daha onlarca minör ve bağımsız label’ın sanatçılarını Cazkolik takipçilerine tanıtmayı amaçlıyor. Avrupa caz coğrafyasından albüm, müzisyen ve konser yorumlarının yanısıra bu konuya dair kitap tanıtımları ve bu türün alt başlıklarını irdeleyen yazılarda bu köşede okuyucuları ile buluşuyor olacak . Yaşlı kıtanın onlarca farklı müzikal renk ile dolu olan caz bahçesinde buluşmak üzere.
Sami Kısaoğlu
Müzikolog
Geçtiğimiz günlerde uzunca bir zamandır uzak kaldığım birkaç albümü yeniden dinledim. Bir dönem evde ve ofisde sıklıkla dinlediğim bu albümler bir filmi ikinci kez izlemenin yada bir kitabı ikinci kez okumanın sunmuş olduğu keşifleri de beraberinde getirdi. Ketil Bjørnstad, Iiro Rantala, Gwilym Simcock, Zoe Rahman, Vijav Iyer, Leszek Mo?d?er, Kit Downes, Helge Lien, Yaron Herman gibi bir kısmını yurtiçinde bir kısmını ise Avrupa’nın farklı köşelerinde yada CD’den dinlemiş olduğum bu piyanistlerin hepsi de birbirlerinden oldukça farklı müzikal renklere sahipti. Farklı coğrafyardan gelen bunca piyanisttin arasında İsveçli kontrbas şairi Lars Danielsson ve Norveçli multi-enstrümantalist Mathias Eick ve onunla aynı topraklarda doğmuş olan saksofon sanatçısı Frøy Aagre’de yer alıyordu.
Yukarıda bahsetmiş olduğum son üç isim her ne kadar birbirlerine komşu ülkelerin müzisyenleri olsalarda tek ortak noktaları kuzeyli olmalarıydı. Son derece özgün ve bireysel sound’ların yaratıcıları olan bu üç ismi dinlerken bu yazının öznesi olarak Frøy Aagre’yi seçmeye karar verip, Danielsson ve Eick’ın isimlerini bir başka yazı için bir kenara not aldım.
Bu satırların misafiri olan Norveçli soprano saksofon yıldızı Frøy Aagre ilk olarak Münih merkezli Alman plak şirketi ACT tarafından yayınlanan Cycle of Silence ve MIDEM’deki performansı ile sesini geniş kitlelere duyurmuş olsa da kariyerinde başarıların geçmişi çok daha önceye uzanıyor. Frøy Aagre ismi caz dünyasına düşük ülke nüfusuna rağmen en çok müzisyen yetiştiren ülke konumunda olan Norveç’in şimdilik bizlere son hediyesi. Jan Garbarek, Terje Rypdal, Jon Balke, Arild Andersen, Bugge Wesseltoft ve Jon Christensen’in memleketinden olan bu genç hanım, tenor ile başladığı caz serüvenini şimdilik soprano ekseninde sürdürüyor. Aslında Frøy Aagre ismi henüz 26 yaşındayken AIM Records etiketiyle yayınlanan ilk albümü (Katalyze, 2004) itibariyle Atlantik’in her iki yakasında da duyulmuştu. O dönem albüm hakkında çıkan kritiklerde Jan Garbarek, Wayne Shorter gibi isimlerle kıyaslanan Frøy Aagre bestelerinde orjinal yaklaşım ile son derece olumlu eleştiriler almıştı. Öğrenci olduğu dönemde New York’da David Liebman’dan da dersler alan Frøy Aagre’nin müzik eğitiminin kökenleri ülkesi Norveç’den İngiltere’ye Arjantin’den Amerika’ya uzanan bir çeşitlilik gösteriyor. Birmingham Konservatuarı ve Middlesex Üniversitesi’nde aldığı saksofon eğitimi sonrasında Norveç Müzik Akademisi’nde kompozisyon çalışan Frøy Aagre’nin kariyerindeki son birkaç yıllı altın yıllar olarak kabul etmekte mümkün. 2009 yılında dünyanın en önemli müzik endüstrisi fuarlarından biri olan MIDEM’de sahne almak üzere seçilen altı caz sanatçısından biri olan Frøy Aagre son olarak 2010 yılının başlangıcında ACT Records’a transfer olarak geçtiğimiz yıl İskandinav ülkelerinden çıkan en orjinal caz albümlerinden biri olan Cycle of Silence (Şubat, 2010) albümüne imza attı. Cycle of Silence çıktığı ilk günden beri özellikle Avrupalı caz yazarların ana gündem konularından biri oldu.
Frøy Aagre albüm kitapçığı için kaleme aldığı yazısında müzikteki sessizliğin kendisi için ne derece önemli olduğunun altını çiziyor ve ortaya çıkan müziği şu sözlerle özetliyor: “Bu albümde sessizliği bilinçli olarak müziğimin ayrılmaz bir parçası olarak kullandım. Bu durum özellikle Cycle of Silence, Neverending Journey ve Slow Montion parçaları için oldukça geçerli bu durum. Long Distance, Atoms ve Siberia isimli eserlerde ise sessizlik yer değiştiren modlar ve birbirine zıt temalar arasında doğal bir akışın başarı ile oluşmasında yardımcı oluyor. (...) Kompozisyon süreci ise şaşırtıcı bir yolculuktu. Öncelikle melodileri yazıyorum ve aklıma gelen diğer müzikal fikirleride not defterime geçiriyorum. Biriktirdiğim müzikal temalar arasından en güçlü olanları seçip, teorik ve pratik düzeyde üzerine çalışmaya başlıyorum. Melodinin yanısıra temalar içinde uygun ritmik ve armonik yapıyı bulmak için zaman harcıyorum...” Son birkaç yıldır soprano saksofonun müziğini ifade etmek için en önemli araç haline dönüştüne değinen Frøy Aagre bu enstrüman ile olan ilişkisini şu sözlerle dile getiriyor: “soprano saksofon vücudumun ve ruhumun doğal bir parçası gibi ona gerçekten bağlandığımı hissediyorum.” Cycle of Silence albümü her kadar ilk bakışta tipik Norveç caz soundunu çağrıştırsada detaylı olarak bakıldığında daha başka birçok müzikal bileşeni içerdiğini görmek mümkün. Frøy Aagre bir söyleşisinde bu durumu şu sözlerle açıklıyor: “Müziğindeki sound Norveç cazı olabilir fakat dünyanın her tarafından etkilendiğim şeyleri topluyorum ve müziğimde bir araya getiyorum.” Albüm melankolik İskandinav soundu, barok klasikçiliğinin ve Amerikan caz geleneğinin başarı bir yansıması olarakta görülebilir.
Cycle of Silence’da da ikinci albümündeki (Countryside) çekirdek ekip ile çalışan Frøy Aagre’ye albümde piyanoda Andreas Ulvo, kontrbasda Audun Ellingsen ve davulda Freddy Wike eşlik ediyor. Albüme konuk olarak katılan müzisyen arasında ise çelloda Sigrun Eng, kornoda Trude Eick ve trombonda Øyvind Brække yer alıyor. Sanatçı, dünyanın birçok farklı köşesinde sergilemiş olduğu konser performanslarına albümünde çalmış olduğu caz kombosu ile devam ediyor.
Kariyerinde ilerleyen yıllar ne gösterir şimdiden kestirmek zor ama Frøy Aagre’nin son birkaç yıl içindeki albüm satışları, konser trafiği ve caz basınındaki yerini göz önüne alırsak ACT’in en önemli isimlerinden biri olacağını söyleyebiliriz. Kendisinin Cycle of Silence albümü ise sadece ACT’in değil bugüne kadar kuzey ülkelerinden çıkmış olan caz albümleri arasında da klasikler listesine girmeyi fazlasıyla hak ediyor. Bitirirken belirtmekte fayfa var: Frøy Aagre ismi amansız bir iPod çağını yaşadığımız şu günlerde dünyanın farklı yerlerinde farklı kültürlerden caz müzisyenlerinin neler yaptıklarını bilmek adına keşfetmeye değer bir müzisyen. Yeniyi arayan, yerel kültürlere olduğu kadar evrensel olanada zihini açmış olan üretken bir isim.
Sami Kısaoğlu
Müzikolog
Cazkolik.com / 20 Haziran 2011, Pazartesi
Siz de yorum yazarak programcımıza fikirlerini bildirin. Yorumlar yönetici onayından sonra sitede yayınlanmaktadır. *.
salim zaimoglu
Sami bey aramıza hoş geldiniz.Ben yan sütunda yazan Salim zaimoğlu, çalışmalarınızda başarılar diliyor, ilk yazınızın gerçekten son derece yetkin bir şekilde kaleme alındığını belirtmek istiyorum. Sevgi ve saygılarımla,
Bu Yoruma Cevap Yazın »Belgan Altan
siteye epeydir uğramamıştım gördüğüm en çekici köşelerden biri burası olmuş. hayırlı olsun yeni neler olacak merakla bekliyorum ilk yazı için tebrik eder araya soğutmamanızı dilerim. Belgan.
Bu Yoruma Cevap Yazın »caner tüysüz
güzel bir yazı. tebrikler...
Bu Yoruma Cevap Yazın »