Dinlediğiniz müzik ünlü piyanistin son albümü 88`den aldığımız ve muhtemelen bu akşam canlı dinleyecekleriniz arasındaki müziklerden Cherish Your Sunshine isimli çalışmadır.
Aslında her şey çok yolunda gidiyordu. Kuytu’daki ve İKSV’deki DJ’lik deneyimlerinin ardından Babylon’dan da davet almıştım. Epey tırssam da, iftihar içindeydim. Selami ve Murat’tan destek sözleri alarak kabul etmiştim. Michiel Borstlap’ın ev sahibesi olacaktım. İnsanın başına bu kadar güzel şey az gelir.
Çünkü Hollandalı Borstlap, caz-klasik ayırt etmeksizin besteleyen, icra eden bir besteci, doğaçlamacı ve seçkin solist. Aynı zamanda seçkin ödüllerin, özellikle de 1996 Thelonious Monk Besteciler Ödülü’nün sahibi. 1966, Lahey doğumlu piyanist ondan dört yıl önce de Hilversum Konservatuvarı’ndan mezun olmuş ve Avrupa Yarışması’nda En İyi Solist seçilmişti. Monk ödülünün ardından Herbie Hancock, Bill Bruford, Gino Vannelli, Pat Metheny, Wayne Shorter gibi ustalarla çalıştı. 10’dan fazla albümü var, hem klasik gruplara, hem caz gruplarına pek çok beste yapıyor. Ona göre, bestelemek ile doğaçlama yapmak arasında fark yok. Süre hariç. Birkaç saniyede doğaçlıyorsun ama beste yapmak biraz daha fazla vakit alıyor. Bu arada kendisi, ilk Arap operası “Avicenna/İbni Sina”nın da bestecisi.
* * *
Saygın besteci, başarılı solist, sahne performansı süper (esas yuvası piyano olsa da, sahnenin elektriği onu cezbediyor), fevkalade başarılı yani. Ama şanslı da. Müzik seven, hep iyi müzik dinleyen bir ailenin çocuğuymuş. Dört yaşında bir piyano sesi duymuş, ‘ilk dinleyişte aşk’ olayı yaşamış. Sonra da hep müziği meslek edinme hayalleri kurmuş. “Annem Oscar Peterson, Chopin ve Gustav Mahler severdi, babam da Thelonious Monk, J.S. Bach ve Jimi Hendrix. Benim müzik eğitimim budur!”
Ne diyelim, herkese böyle bir eğitim nasip olsa keşke!
Sahnenin yaşadığı yer olduğunu söylüyor. Bu akşam da Babylon sahnesinde. Gene... Daha önce Babylon’a, İstanbul’a, Ankara Caz Festivali’ne geldi. Hacettepe Kültür Merkezi’nde kendi üçlüsü ve Gene Jackson’la çaldı. Geçen yılki Babylon macerası da çok heyecanlıydı. Sibel Köse ile birlikte 22. Akbank Caz Festivali’nde, Türkiye ve Hollanda’nın diplomatik ilişkilerinin 400. Yıldönümü kutlamaları kapsamında sahne aldılar.
Dahası? Romantik. Üç yıl önce Kasım ayında, İstanbul Borusan’da verdiği konser sonunda sahnede dizlerinin üstüne çökerek Ceylan Pınarlı’ya evlenme teklif ettiği rivayet olunur. Bir küçük kızları var, babası ona bir de albüm armağan etti: “Blue: Songs from Father to Daughter.”
* * *
İşte böyle. Son albümünü ilk dinlediğimde, “Bu işte!” diye düşünmüştüm. Çok seveceksiniz. Onca uğraşıp program hazırlamış, Selami Bilgiç’i benimle gelsin diye kandırmış (gerçi son anda kaçar mı diye bir şüphem vardı), Murat Beşer’den stratejik yardım vaadi almış (“O akşam başka bir şey yoksa, abla”) zavallı ben de evde oturup albümü dinlerim artık.
Harika bir akşam olsun.
Sevin Okyay
28 Şubat 2013, Perşembe
Cazkolik.com
Siz de yorum yazarak programcımıza fikirlerini bildirin. Yorumlar yönetici onayından sonra sitede yayınlanmaktadır. *.