Söyleşiyi okumaya başlamadan 6 Ocak akşamı gerçekleşecek Avishai Cohen konser biletinizi almak için lütfen satıra tıklayın.

Farkında mısınız, Ankara`nın caz hayatı eskiye nazaran artık daha hareketli! Ankara`da dünyaya gelen ve çocukluğunu Ankara`da geçiren bir cazsever olarak konserler nedeniyle önceden gıptayla baktığımız İstanbul`dan kimi zaman rol çalar oldu artık Ankara. Bu değişimin nedenini merak edince karşıma Altus Müzik Org. çıktı. Kısa bir araştırmayla Altus’un birçok farklı faliyet kolu olduğunu gördüm ve merakım beni bu ekibin en can alıcı noktasında yer alan Kültür Sanat sorumlusu Fırat Dadaş’la buluşmaya götürdü. Pozitif ve idealist kişiliğiyle, girişken ve içten, disiplinli ve mütevazi biri olduğunu ilk bakışta farkedebildiğiniz sevgili Fırat Dadaş ile Cazkolik okurları için bir merak ettiğim herşeyi sorabildiğim bir söyleşi gerçekleştirdim. Ankara kültür sanat hayatında neler oluyor? Altus Org.’un bu işte payı ne, neler yaptılar, neler öngörüyorlar, dahası neler yapacaklar? Tüm bu soruların cevapları sohbetimizde verildi, hepsini aşağıda bulabilirsiniz...

2015`de Ankaralıları daha bol,

daha güzel, daha ilginç ve

daha heyecan verici konserler

bekliyor...

Burak Sülünbaz: Fırat merhaba, bize öncelikle Altus’dan bahseder misin? Bu işe nasıl başladınız, bu işlere girme fikri nasıl ortaya çıktı?

Fırat Dadaş: Altus genel olarak organizasyon, kongre, toplantı ve teknik prodüksiyon alanlarında faaliyet gösteren Ankara`da yerleşik etkinlik firması. Bir noktada, Ankara`daki kültür sanat hayatını renklendirmek ve sektörde fark yaratmak adına, 2012`de benim de yapıya katılmamla `Altus Kültür-Sanat` birimini kurduk ve ilk günden itibaren Ankara`da farklı ve özel işlerin peşinden koştuk. Şehrimize önceden hiç gelmemiş veya son ziyaretinin üzerinden seneler geçmiş, özlem duyulan ve sosyal hayatımıza renk katacak etkinlikleri gerçekleştirmeyi hedef edindik. Güzel işler için İstanbul`a gitmekten biraz yorulduk aslında, biraz da o yüzden :)

Burak Sülünbaz: Hem kastettiğini gayet iyi anlıyorum hem de yaşadığınız güçlükleri tahmin edebiliyorum, kültür sanat etkinliklerine gösterilen ilginin oldukça değişkenlik gösterdiği bir dönemde, sözgelimi, ismi az bilinen bir müzisyen bir mekanı iki-üç gece doldurabilirken evinde Grammy`leri sığdıracak yer bulamayan bir diğeri boş salona çalabiliyor. Belki biraz abartılı bir örnek oldu ama konunun önemini anlatmak için söylüyorum ve takdir edilmesi gereken zor bir işe soyunduğunuzu düşünüyorum. Ankara’da işler nasıl yürüyor, izleyici profili hakkında neler söyleyebilirsin ve son yıllarda konserlere hangi yaş aralığı ilgi gösteriyor, müzikal eğilimler ne yönde, mutlaka gözlemişsindir?

Ankarının izleyici profili kimlerden oluşuyor?

Fırat Dadaş: Sektörü son zamanlarda en çok şaşırtan konulardan biri bu sanırım. İstanbul`da bar için öngörülen bir etkinlik şaşırtıcı bir şekilde arena doldurabiliyor son anda. Bizim de bu konuda Ankara`da benzer tecrübelerimiz çok oldu. Aynı isimler için geçerli olmasa da benzer seyirci davranışını başka isimlerde görebiliyoruz. Bu noktada, sosyal medya ciddi anlamda rol oynuyor aslında. Biz de bu eğilimleri dikkatlice sosyal medya üzerinden takip etmeye çalışıyoruz. Özellikle, birbirleriyle etkileşimde olan ve çok farklı tarzları takip eden ciddi bir 20-25 yaş arası genç seyirci potansiyeli var. Bu kitle, biraz daha medyada baskın popüler işleri takip ediyor. Öte yandan, 25-45 yaş arası çalışan A-B sınıfı seçici olan ve kaliteli / özgün işler tercih eden diğer bir kitle daha var. Gerçekleştirmek istediğimiz etkinlikleri genel olarak bu iki temel hedef kitle üzerine kurguluyoruz.

Burak Sülünbaz: Benim de tahminlerim o yöndeydi, bir anlamda doğrulanmış oldu, peki, Ankara`nın caz bakımından yılın zirvesini yaşadığı günler kuşkusuz Ankara Caz Festivali günleri, Türkiye’nin uzun soluklu festivallerinden, Altus Org. olarak festivalle bağlarınız nasıl?

Ankara Caz Festivali ile nasıl bir ilişkileri var?

Fırat Dadaş: Ankara Caz Festivali ile çok iletişimimiz yok aslında. Senelerce Ankara`da güzel işlere imza attılar. Çok konserlerini izledim. Hatta, öğrenciyken festivalde sahne asistanlığı yapmışlığım da var ama son birkaç senedir temalı festival yaklaşımı benim pek ısınabildiğim bir şey olmadı. Festival süresi boyunca benzer etkinliklerin olması bence ilgiyi azaltan bir unsur oluyor. Umarım vazgeçerler....

Müzikseverler için festivallerin sürekliliği, çeşitliliği bir şehri yaşanabilir kılan önemli unsurlardan. Piyasada alternatif işlerin artması da sektörün gelişmesini ve güncel kalmasını sağlıyor. Bu da, rekabetle birlikte pazarda bir büyüme de sağlıyor dolaylı olarak. Kültür-sanat etkinlikleri için para harcayan insan sayısının artmasının bize ve bu işi yapan herkese olumlu etkisi kaçınılmaz bence.

Burak Sülünbaz: Dikkat çekici şeyler söylüyorsun, peki, müzisyenleri davet ederken konser izleyicisi hedef kitlenin Ankara dışından da oluşması mümkün mü? Öyle ya, Ankara-İstanbul arası ulaşım olanakları iyileştiriliyor, İstanbul izleyicisine konserleri özendirilecek çalışmalar yapmak mümkün mü? Örneğin, sınırlı sayıda bilet ayırmak, gelişen ulaşım olanaklarıyla paket rezervasyonları içine dahil edilerek özendirici şehirlerarası bir hal alması mümkün mü yoksa henüz erken mi?

Ankara konserlerine şehrin dışından da izleyici gelmesi mümkün mü?

Fırat Dadaş: Bizim hedef kitlemizi genelde Ankara ve civar şehirlerdeki seyirciler oluşturuyor. İstanbul seyircisini Ankara`daki bir etkinliğe çekmenin şimdilik çok olası olduğunu düşünmüyorum. Hani, belki çok beklenen bir ismin Türkiye`de sadece Ankara`da sahne alması söz konusu olursa o zaman cazip gelebilir. Ama şimdilik olası şehirler Eskişehir ve Konya (hızlı tren avantajıyla birlikte). İlginç gelebilir ama Gürcistan ve İran`ı da bu listeye dahil edebiliriz. Bazı konserlerimize bu ülkeden gelen seyirciler de oldu. Arena seviyesindeki işlerde bahsettiğin özendirici paket hizmeti bu bölgelerdeki müzikseverler için ilerki dönemlerde uygulamayı düşünüyoruz ama ortalama işlerde çok ayrı bir çalışmamız olmuyor şimdilik.

Burak Sülünbaz: Nordik Müzik Festivali bu röportajda kesinlikle konuşmamız gereken konulardan ve hatırı sayılır hayran kitlesine sahip olduğunu biliyorum, Kuzey cazı için böyle özel bir çalışma yapmanız harika ama fikrin nasıl oluştuğunu merak etmemek elde değil...

Nordik Müzik Festivali nasıl hayat buldu?

Fırat Dadaş: Benim biraz kişisel tutkumdan ve bu müzik türüne olan genel ilgiyi gözlemlememizden sonra aldığımız bir karar oldu. İstanbul`da önceki senelerde mekan özelinde yapılan güzel örneklerini gördükten sonra Ankara`da yapılmaması için bir engel görmedik. Elçiliklerin desteği de bizi cesaretlendirdi ve 2013`te bu festivale start verdik. Üç gün süren ve İskandinav ülkelerinden çok önemli ekipleri ağırlayan festivalimizde farklı müzik türlerine yer vermeye çalışıyoruz. Bundan sonraki senelerde de aynı çizgiyi korumayı düşünüyoruz. İlgiye bağlı olarak 4 günlük bir festivale de dönüşmesi söz konusu tabi.

Burak Sülünbaz: Takip edebildiğim kadarıyla şimdiye kadar oldukça başarılı isimleri davet ettiniz, seçimleri nasıl belirliyorsunuz?

Fırat Dadaş: Sanatçılara / etkinliklere ben karar veriyorum. Öncelikle, sevdiğim isimlere yer vermeye çalışıyorum, ama tabi bu her zaman söz konusu olamıyor. Bir sanatçıyı gündemime aldığımda onun sosyal medyadaki son durumunu, son canlı performanslarını, etkinliğin markamıza getireceği katkıları, hangi seyirci kitlesine hitap ettiğini, hangi finansal şartlar altında etkinliği gerçekleştirebileceğimiz gibi birçok filtrelemeden geçiriyorum. Ankara`da seyirci davranışları farklı olduğundan buna karar vermek kolay olmuyor. Ülke gündeminden de çok çabuk etkilenen bir sektörde olduğumuzdan bazen dönemsel şartları bile gözetmemiz gerekebiliyor.

Burak Sülünbaz: Geçtiğimiz dönemden bu günlere Ankara’daki konser mekanlarını nasıl değerlendirirsin, mekanların akustik kondisyonlarındaki handikapların prodüksiyona mal edildiği olmuştur. Bu konuyla ilgili düşüncelerin neler?

Ankara konser mekanları konusunda ne durumda?

Fırat Dadaş: Ankara`da bu konuda ciddi anlamda yatırım yapmış ve uygun koşullar sunan mekan sayısı az aslında. Bürokrasi şehri olmasının getirdiği alışkanlıkla salonlar genelde toplantı, seminer etkinliklerine hizmet edecek şekilde tasarlanmış durumda. Bu salonlardaki mevcut yapının akustik düzenine müdahale edemesek de, konserlerde hoparlör konumlandırmasını en iyi şekilde yaparak güzel sonuçlar almaya çalışıyoruz. Hemen olmasa da Ankara`nın yeni salonlara ihtiyacı olacak ama öncelikle sektörün ve seyirci potansiyelinin büyümesi gerekiyor. Biraz da özel sektörün desteği kesinlikle şart...

Burak Sülünbaz: Cazkolik okuruyla paylaştığın bu içten bilgiler için çok teşekkür ederim. Son sorum olsun; yakın gelecekte programınızda neler var, Ankaralı müzikseverleri neler bekliyor?

2015`de Ankaralı müzikseverleri hangi müjdeler bekliyor?

Fırat Dadaş: 2015`te Ankara Piyano Festivali etkinliklerimize devam etmeyi düşünüyoruz. Her ay çok önemli piyanistleri şehrimizde ağırlamaya devam edeceğiz. Onun dışında, Ankara Palas`ta mini konser serimize tekrar başlayacağız. Mart gibi yeni bir festival daha eklememiz söz konusu olabilir programımıza. Nisan-Temmuz dönemi için de büyük etkinliklerimiz söz konusu. Fazla bilgi veremiyorum şimdilik. Ve son olarak Nordik Festival`in üçüncüsünü de yapmayı planlıyoruz. Müzikseverler bu festivalleri aşağıdaki linklerden takip edebilirler.

https://www.facebook.com/AnkaraPiyanoFestivali

https://www.facebook.com/ankaranordikfestival

Burak Sülünbaz: Haberlerin en güzellerini, en müjdeli olanlarını en sona saklamışsın :) Cazkolik olarak tüm projelerinizde başarılar diliyoruz...

Fırat Dadaş: Cazkolik ailesine ve ilginize çok teşekkür ederim. Müzikseverler etkinliklerimizi aşağıda sayfamızdan takip edebilirler.

http://www.facebook.com/AltusArtsCulture

Burak Sülünbaz
twitter.com/buraksulunbaz
buraksulunbaz@cazkolik.com

Cazkolik.com / 02 Ocak 2015, Cuma

BU İÇERİĞİ PAYLAŞIN