Ülkemizin daha da artmasını dilediğimiz nitelikli caz festivalleri arasında kendine özgü bir yere sahip olan Ankara Caz Festivali bu yıl 13 yaşına basıyor. Bu yıl dinleyicisinin karşısına daha güçlü ve doyurucu bir programla çıkacak olan festival yönetimi Ankaralılara caz açısından unutulmaz geceler yaşatmaya hazırlanıyor. 2009’un sıkıntılar, krizler ve sorunlarla dolu anılarını bir an önce arkamızda bırakmaya hazırlandığımız günlerde böylesi festivallerden çok (mu) şeyler bekliyoruz. Bunu söylerken olmayacak şeyleri istiyor değiliz elbette ama programa şöyle bir baktığınız zaman festivalin ana teması ilan edilen "Caz ve Piyano" konseptine yönetimin gayet iyi çalışıltığını ve etkileyici konserler hazırladığını görmek mümkün. Bir anlamda "Caz ve Piyano" dediğiniz zaman başınıza iş açmış olursunuz. Gerçekten de cazın en çetrefilli alanlarından biridir cazın piyanoyla ilişkisi, bir yandan caz kendi içinde ’horn’ ailesinin ezici hükümranlığı ile mücadele ederken bir yandan da doksanlı ve ikibinli yıllarda star isimler çıkarmayı başarmış bir enstrümandır. "Caz ve Piyano" konseptinin peşinde ve festivalin konserleri arasında her cazseverin kendine ait olanı bulmakta sıkıntı çekmeyeceği günler yaşanacağını düşünüyoruz.
Ankara Caz Derneği ve LEO Organizasyon’un birlikte düzenlediği Uluslararası Ankara Caz Festivali’nin bu yıl onüçüncüsü 15 Ocak 2010 gecesi ünlü Fransız caz piyanisti Jacky Terrasson konseriyle başlayacak. Her yıl farklı bir tema ile izleyicisinin karşısına çıkmayı hedefleyen festival yönetimi bu yılın temasını ise “Caz ve Piyano” olarak belirlemiş. Türkiye’den caz sanatçılarına destek olmanın yanısıra, Türk caz müziğinin yurtdışında tanınıtımı için de önemli bir rol üstlenen festival yönetimi 13. yaşında seyircisinin karşısına daha olgun bir festivalle çıkacağını belirtiyor. Festivalin basın açılışı 15 Ocak 2010 gecesi Fransız Elçiliğindeki Jacky Terrasson konseriyle yapılacak.
1966 yılında Fransız bir anne ile Amerikalı bir babanın çocuğu olarak Berlin’de dünyaya gelen Terrasson geleneksel caz sahnesine 90’lı yıllarda girdi ve yeteneğiyle hemen dikkatleri üzerine çekti. Hafif ve lirik piyanosundan çıkan notalara aynı anda hem tutkuyu, hem de güçlü mizacı yüklemeyi başaran piyanist hüzünlü doğaçlamalarıyla da kendisine hayran bıraktıran biri. Terrasson hakkında Ankara Caz Festivali’nin festival tanıtım bülteninde yer alan bir cümle dikkatimizi çekti, aynen şöyle yazılmış; “New York Times Magazine tarafından önümüzdeki 30 yılda Amerikan kültürüne etki edecek 30 yaş altı 30 sanatçıdan biri olarak nitelendirilen Jacky Terrasson...” diye devam ediyor. Buradaki ifadeyi okuyanlar müzisyenin 30 yaş altı olduğunu sanacak oysa ünlü piyanist 1966 doğumlu yani 44 yaşına girdi, bu durumda bu metnin 1996 yılından önce yazılmış olması lazım, yani neredeyse 15 yıl önce. Bilmiyoruz festival yöneticileri bu çelişkinin farkında mıdırlar ama buradan kendilerine hatırlatmış olalım.
Festivalin ilk konseri aynı zamanda protokol konseri olan Hava Kuvvetleri Komutanlığı’nın “Cazın Kartalları” isimli orkestrası solist Türk cazının duayen ismi İlham Gencer’e eşlik etmesiyle gerçekleşecek.
Festivalde yer alacak diğer konserleri ise kısaca gözden geçirelim. (Aslında festival süresince de gerçekleşecek olan konserlere -tümüne değilse de önemli kısmına- güncel olarak değineceğimiz yazı ve haberlerimizi festival yaklaştıkça saygalarımızda daha zok göreceksiniz.)
Ankara dinleyicisinin Mavi Quartet’ten tanıdığı piyanist Çetin Akıncı dörtlüsünün üyeleri Yasemin Altıner (vokal), Volkan İldinç (alto saksofon), Gökhan Öğer (kontrbas) ve Zafer Gerdanlı (davul) eşliğinde cazın standartlarından örnekler vereceği konserinde dinleyicisiyle buluşacak. Aynı günün bir başka konseri ise Erdinç Aktuğ Quartet olacak. Davulda Erdinç Aktuğ’a, piyanoda Nejdi Şimşek, basta Emre Topak ve saksofonda İsmail Tepe eşlik edecek, konuk olarak da vokalde Ayça Dönmez ve viyolonselde Şebnem Orhan olacaklar. Dörtlü bu yıl Tuna Ötenel bestelerini kendi yorumlarıyla dinleyenlere seslendirecek.
Ertesi gün, yani 11 Şubatta ise yakında yeni albümü “My Green Color”ı yayınlayan Tuluğ Tırpan’ın konseri gerçekleşecek. Aynı günün bir başka konseri ise “Schal Sick Brass Band”. Bir karnaval grubu olarak Yunanlı, Türk, Bulgar ve İranlı müzisyenlerden oluşan grup tahmin edeceğiniz gibi Balkanlar ağırlıklı soundlarını caz, rock, funk, fulk olarak harmanlıyorlar.
12 Şubat günü ise Nilüfer Verdi konseri var. Ünlü piyanistimiz Ankara Caz Festivali konserinde bizlere kişisel düzenlemeleriyle seslenecek. Piyanoda Nilüfer Verdi’ye basta Kağan Yıldız, saksofonda Meriç Demirkol ve davulda Selim Selçuk eşlik edecek. Anı günün bir diğer konseri ise Bilkent Senfoni Orkestrasını şef Klaus Weisse ile dinleyebileceğiz.
Festival programının zirvelerinden 13 Şubatta, ayrı gün hem Kerem Görsev hem de Aydın Esen konseri gerçekleşecek
13 Şubat günü Kerem Görsev son albümü “Diversion Project” ile Ankaralıların karşısında olacak. 2010 içerisinde çıkaracağı yeni albümüne oldukça iddialı hazırlanan Görsev belki bu konserinde çıkacak olan albümünden eserleri de seslendirir, kimbilir!
13 Şubat ayzı zamanda Aydın Esen’in de Bilkent Otel North Shields’da vereceği konserin günü. Trio olarak sahne alacak olan Esen’e basta Peter Herbert, davulda Can Kozlu ve vokalde Randy Kartiganer eşlik edecekler. Yalnızca Türk cazının değil dünya cazının da günümüz en etkili isimlerinden olan Esen’in konseri Görsev ile yakın saatlere denk geliyor. Anlayacağınız cazseverler için harika bir gece olacağa benziyor 13 Şubat gecesi.
Devam ediyoruz... 14 Şubat günü ise Ankaralıları Emir Ersoy konseri bekliyor olacak. Son albümü “Cuban Project”i sonbahar başı yayınlayan Ersoy cazseverleri yerinde kıpır kıpır dans ettireceğe benziyor.
Ertesi gün, yani 15 Şubatta ise Ido Bukelman Trio konseri gerçekleşecek. İsrailli müzisyen Ido Bukelman “City Trail” isimli albümünü kendi şirketinden yayınladı. İsrailin popüler şarkılarını progressive rock türevi bir şekilde yorumlayan Bukelman Trio’nun konserinin hayli ilgi çekeceğini sanıyoruz. Aynı gün Kamil Erdem Rene Sopa Quartet konserini de izleyebilecek cazseverler. Perdesiz bas ustası Kamil Erdem’e Fransız akordiyonist Rene Sopa Anadolu, Balkan ve Orta Doğu ezgilerinde eşlik edecek.
16 Şubatta yine iki konser var; Günümüz caz piyanosunun en etkili isimlerinden Selen Gülün’e Gülün’ün yakından tanıdığı Ulrich Drechsler ve Jörg Mikula gibi isimler eşlik edecekler. Bu konserin önemli bir deneyim olacağına inanıyoruz. Günün diğer konseri ise Yıldız İbrahimova ve Antoine Herve... İbrahimova’nın dört oktavlık sesine Fransız piyanist ve besteci Antoiine Herve eşlik edecek ve Rumeli türkülerinden, avangarda kadar uzanan geniş bir yelpazede seslendirecekler.
Festival tüm hızıyla Şubat ayının ikinci haftasından sonra devam ediyor, işte ayın 17si ve günün ilk konseri Burçin Büke Trio olarak sahnne alacak. Daha yeni Radyo Cazkolik’e konuk olan Büke ve Hürsever yanlarına davulcu Volkan Öktem’i de alarak son albümlerini Ankaralı cazseverler için çalacaklar. Günün diğer konseri ise Ayşe Tütüncü’nün ünlü piyano perküsyon grubu konseri. Tütüncü’ye klarnette Oğuz Büyükberber, perküsyonda Timüçin Gürer ve davulda Gökçe Gürçay eşlik edecekler.
18 Şubatta bizi yine iki farklı konser bekliyor olacak. Fahir Atakoğlu yeni albümü “Faces Places” ile cazseverlerin karşısına çıkacak. Albümünde çalan dünyaca ünlü isimlerin hangileriyle bu konserde birlikte olacak bilmiyoruz, kendisine sorar ve sizlere de duyururuz. Günün bir başka konseri ise Antonio Flinta Quartet konseri olacak. Festival yönetimi bu trio hakkında sitelerinde bir açıklama yazmamış ama bizim bildiğimiz Antonio Flinta ve Roberto Bucci, Claudio Gioannini ile kurulan grubun birliktelikleri doksanların başına kadar gidiyor. Grubun son albümleri ise “Tree and Figure”, muhtemelen bu albümden çalacaklardır.
19 Şubat günü ise biri bizden diğeri Hollandalı iki önemli müzisyene evsahipliği yapacak. Avrupa cazının tanınmış isimlerinden Michel Borstlap 2010 solo albüm turnesi kapsamında Ankarada olacak. Şubat ayında çıkması beklenen albümünü şimdiden tanıtmaya başlayan piyanist anlaşılan yılın bu aylarını şehirden şehire uçarak ve çalarak geçirecek. Bu önemli piyanisti tanımayanlar için referans bir konser olacağını buradan duyurmuş olalım. Günün diğer konseri ise vokal cazının ülkemizdeki en yetkin isimlerinden Sibel Köse olacak. Dörtlüsüyle sahne alacak olan Köse caz standartlarını kendine has yorumluyor ve izleyiciyi etkilemesini iyi biliyor. Ankaralıların kesinlikle kayıtsız kalmayacakları bir konser olacağı şimdiden kesin!
Günümüz cazının efsane isimlerinden Mulgrew Miller "Caz ve Piyano" konseptinin uluslararası anlamda en ünlü isimlerinden
20 Şubat ise festivalin son günü ve son zirve günü! Uluslararası anlamda festivalin en önemli ismi 20 şubatta Ankarada olacak; Mulgrew Miller. Günümüz caz piyanosunun tartışmasız en iyi bir kaç isminden biri olan Miller tüm dünyada çok sevilen büyük bir piyanist. Diğer konserler hakkında olduğu gibi Miller hakkında da detaylı bilgiyi konsere yakın tarihte Cazkolik’ten okuyabilirsiniz. Son günün diğer konseri ise Aşkın Arsunan konseri olacak. Aynı zamanda festivalin kapanış konseri de olacak konserde Arsunan’a sahnede görsel performanslarıyla Blue Print Project eşlik edecek.
İlerleyen günlerde festivalde gerçekleşecek olan konserlerin daha ayrıntılı haber ve bilgileriyle görüymez üzere.
Cazkolik.com / 4 Ocak 2010, Pazartesi
Siz de yorum yazarak programcımıza fikirlerini bildirin. Yorumlar yönetici onayından sonra sitede yayınlanmaktadır. *.
Seray Özgü
Ankarada oturmuyorum ama Ankaralıyım subat ortası Ankarada olacağım bakalım hangi konser denk gelir artık bilmiyorum ama mutlaka gitmek isterim. Ankarali dostlarıma sevgilerimi gonderiyorum okuyanlar var biliyorum. Seray.
Bu Yoruma Cevap Yazın »