Bu haftanın genç caz müzisyeni Kağan Yıldız. Yıldız`ı sizlere kendi yanıtlarıyla tanıtmak istiyorum.

Bu haftanın genç caz müzisyeni Kağan Yıldız. Yıldız`ı sizlere kendi yanıtlarıyla tanıtmak istiyorum.

(Bu yazıya ait okunma rakamları 14 Şubat 2011 tarihinden sonrasına aittir.)


Zuhal Focan: Kağan Yıldız kimdir?

Kağan Yıldız: 1980 yılında İstanbul’da doğdum. Notalarla ilk tanışmam babamın bana aldığı küçük bir org ve müzik öğretmeni dayımın bana verdiği dersler ile oldu. İlkokuldan sonra ise Mimar Sinan Üniversitesi Devlet Konservatuvarı sınavlarını kazanıp kontrabas bölümüne seçildim. Kontrabas daha çok senfonik orkestralarda kullanılan ama solistlik kavramında da üzerine birçok eser yazılmış bir çalgıydı. Ben ise lise yıllarında dinlediğim caz müziğinin etkisinde kalmıştım. O yıllarda İstanbul ve Bursa Devlet Senfoni Orkestraları’nın yanı sıra, Cemal Reşit Rey, Şişli Senfoni ve Akbank Oda Orkestraları’nda da çaldım. 2002 yılında okuldan mezun olduktan sonra bu orkestra macerası birkaç sene daha devam etti ve daha sonra hayatımda sadece caz müziğinin olmasına karar vererek çalışmalarıma bu yönde devam ettim. Teorik çalışmalarımı pratikte sergileyebilecek bir yer olsa ne kadar güzel olurdu derken, Nardis Jazz Club’da çalmaya başladım. Daha sonrada Türkiye’nin önde gelen caz müzisyenleri ile aynı sahneyi paylaşmaya başladım. Kerem Görsev, İmer Demirer, Önder Focan, Şenova Ülker, Yahya Dai, Tuna Ötenel, Nilüfer Verdi, Sibel Köse vb. Daha sonra Dave Samuels (Caribbean Jazz Project), Dena De Rose, Freddy Cole, Allan Harris, Mark Murpy, Harvey Weinapel, Giovanni Mazzarino gibi isimlerle de aynı sahneye paylaştım. Nilüfer Verdi "İzhar", Jülide Özçelik "Jazz İstanbul Volume 1", Ercan Özaksoy "HütHüt", Cef Giansly "Sketches", Fatih Erkoç "The Lady from İstanbul", Kerem Görsev "Diversion" albüm projelerinde bulundum. Bunların dışında Çağrı Sertel ile onun bestelerinden oluşan ve Serdar Barçın ile de kendisinin bestelerinden oluşan çok güzel 2 albüm kaydı yaptık. Bu albümlerde pek yakında piyasaya çıkacak.

Zuhal Focan: Kayıt yapmak gibi bir isteğin, projen var mı? Benim bildiğim var, ne zaman yayınlanacak?

Kağan Yıldız: Kayıt yapmak her caz müzisyeninin hayal ettiği çok kutsal bir iştir. Ayrıca çok emek ister ve çok stresli bir iştir de. Ben bugüne kadar 8 caz albümü kaydında bulunduğum için bu kayıtları yapan müzisyenlerin nasıl duygular içinde olduklarını iyi biliyorum. Çıkan albüm yeni doğmuş bir bebek gibidir ve bunun mutluluğu sözlerle anlatılamaz. Ben de mutlaka istiyorum bir albüm sahibi olmak ve kafamda tam olarak şekillenmese de proje fikirleri var diyelim. Ama bunun için zaman gerekiyor ve ben de ilk fırsatta bu projeyi hayata geçirmeyi hedefliyorum. İsim olarak bilemiyorum kimlerle olacak ama kesinlikle Türk müzisyenleri ile çalışmak istiyorum...

Zuhal Focan: Genelde (Türkiye’de ve dünyada) caza nasıl bir gelecek öngörüyorsun?

Kağan Yıldız: Şu anki duruma bakacak olursak, Amerika ve Avrupa’da caz dinleme oranlarının çok yüksek olmadığını görüyoruz ama yurtdışında yapılan (özellikle Avrupa’da) festivallere baktığımız zaman gerçekten umut vadeden etkinlikler yapılıyor. Çok iyi müzisyenler yetişiyor Amerika’da ve Avrupa’da. Türkiye’de de bir kesim var ki bu insanlar dinlemenin yanı sıra bu müziği iyi biliyorlar ve araştırıyorlar da. Eğer biz müzisyenler olarak bu müziği iyi icra edersek inanıyorum ki bu müziği dinleyen insanların sayısı daha çok yükselecek ve insanlar kötü müzikler dinlemeyi artık bırakacaklardır. Ayrıca Türkiye’de son yıllarda çok iyi caz müzisyenleri de yetişti. Ve son 1 yıldır bir çok albüm kaydedildi. Bence bu albümlerde etki yapacaktır. Ben bu konuda karamsar değilim sonuçta. İyi bir gelecek düşünüyorum.

Zuhal Focan: Senden sonra yetişen gençlere söylemek istediklerin?

Kağan Yıldız: İlk söylemek istediğim şey bu müziğe aşık olmadan bu işi yapmayın demek olacaktır sanırım. Ayrıca çok dinlemek gerekiyor bu müziği çünkü her dinleyişinizde yeni bir şey öğreniyorsunuz. Ayrıca caz çalmak istiyorsanız standartları iyi bilmek gerekiyor. Ne kadar çok ezbere caz standartı biliyorsanız o kadar iyi bir caz müzisyenisiniz demektir. Tabii doğru çalmak şartıyla. Ayrıca bu müzik öyle bir müziktir ki, sahnede çalmadan öğrenilmiyor. Evde isterseniz 12 saat çalışın, gene de sahnede çalmak sizi ilerletecektir. Çünkü bu müzik ansanbl müziğidir. Ayrıca iyi müzisyenler ile çalmak siz farkında olmadan müzikal gelişiminiz içinde çok faydalı ve öğretici olacaktır. Yani kısacası kişisel çalışmanın dışında çok önemli olan şeyler bol bol müzik dinleyip analiz yapmak ve sahnede sıkça çalmaktır.

Müzikle kalın...

Zuhal Focan
12 Ocak 2010, Salı
focan@nardisjazz.com

Cazkolik.com

BU İÇERİĞİ PAYLAŞIN


Zuhal Focan

  • Instagram
  • Email

Yorum Yazın

Siz de yorum yazarak programcımıza fikirlerini bildirin. Yorumlar yönetici onayından sonra sitede yayınlanmaktadır. *.