Yüzyılın en iyi dansçılarından biri kabul edilen ve tango ile klasik baleyi birleştirerek tangoya yeni bir soluk kazandıran Julio Bocca’nın, 1997 yılından beri direktörlüğünü üstlendiği topluluk Ballet Argentino tangonun evrimini anlattığı gösterileriyle ilk kez 17 Ekim’de Cemal Reşit Rey Konser Salonu’nda olacak. Şimdiye kadar 100’e yakın dansçının kariyerine başladığı ve dünyanın en prestijli dans topluluklarından biri olan Ballet Argentino, kostümleriyle, müzikleriyle ve birbirinden yetenekli Arjantinli dansçılarıyla tango büyüsü yaşatıyor. Kariyerinde sayısız ödülü olan ve topluluğun başarılarını daha da yukarı taşıyan ünlü Julio Bocca ile dansçıları, kariyeri, tango ve Türkiye’deki izleyici hakkında konuştuk.
Cenk Erdem
Julio Bocca; "Benim için sahnede olmak önemli. Hangi ülke
olursa olsun, hangi salon olursa olsun mutlu ve keyif alan
bir seyirci ile sahnede olmak olağanüstü..."
Cenk Erdem: 1997 yılından beri Ballet Argentino’nun direktörüsünüz ve yıllardır tüm dünyaya Arjantinli dansçıların mükemmelliğini gösteriyorsunuz, peki topluluğunuzdaki herhangi bir dansçıyı bize nasıl tanımlarsınız?
Julio Bocca: Herhangi bir dansçıyı tek bir tarzla ifade etmek doğru değil çünkü her dansçının ayrı bir duygusu ve ayrı bir tarzı var. Buna rağmen her dansçı yeteneğiyle ve profesyonelliğiyle ayrı ayrı topluluk hakkında fikir verebilir. Ballet Argentino yıllardır hemen hemen her dansçı için kariyerini daha yukarı taşımasına yardımcı olan prestijli bir deneyim.
Cenk Erdem: Her sene çok sıkı seçmeler yapıyorsunuz ama kimi zaman hiçbir bale eğitimi olmayan yetenekleri de keşfettiğiniz oluyor mu?
Julio Bocca: Elbette, kimi zaman eğitimi olmadığı halde çok yetenekli gençlerle karşılaşıyoruz ancak eğitimi olmayanlara fırsat vermek için Buenos Aires’te kurduğum bir okul var. Sonuç olarak Ballet Argentino’nun dansçıları eğitimli olmak zorunda, bedenini ve yeteneğini nasıl kullanacağını henüz bilmeyen biri hem koreograf için hem diğer dansçılar için hiç iyi olmaz. Ama buna rağmen yetenekli gençleri yönlendirmek için açtığım bir okulum var.
Cenk Erdem: Topluluğunuz gösterileriyle 5 kıtada dünyanın en ünlü sahnelerinde yer aldı, hatta Tayland kralının 6. yıl kutlamasında bile sahne aldınız, peki sanat atmosferi anlamında en çok hangi ülkelerde ve salonlarda tatmin oldunuz?
Julio Bocca: Benim için sahnede olmak önemli. Hangi ülke olursa olsun, hangi salon olursa olsun, mutlu ve keyif alan bir seyirci ile sahnede olmak olağanüstü. Bir dansçının da sahneye çıktığında rahat olması ve dans etmekten keyif alması çok önemli. Benim için seyircinin reaksiyonu nerede olduğumdan çok daha önemli.
Cenk Erdem: Neredeyse 100’e yakın dansçı kariyerine Ballet Argentino ile başlamış, bu durumda Ballet Argentino herhangi bir dansçı için çok parlak bir gelecek vaat ediyor diyebilir miyiz?
Julio Bocca: Bence de parlak bir gelecek hazırlıyor, dünyanın her yerinde sahne alıyoruz ve her dansçı için birbirinden yetenekli diğer dansçılarla birlikte olağanüstü bir deneyim oluyor. Ballet Argentino profesyonelliği yukarı taşımak için doğru yer.
Cenk Erdem: 2005 yılında Ballet Argentino yeni prodüksiyonlarla ortaya çıkarak 15.yılını kutladı ve şimdi 17 Ekim’de İstanbul için bir tango gösterisiyle karşımıza çıkacaksınız, sizce tango gösterinizin en çekici tarafları neler?
Julio Bocca: Kurucu dansçımız Eleonora Cassano önümüzdeki sene dansı bırakıyor ve bu yüzden bu son gösteriler Eleonora ve ekipteki herkes için çok özel. İstanbul, Cassano’nun yıllar boyunca biriktirdiği tüm deneyimini ve tüm estetiğini sahneye koyduğu bir gösteri izleyecek. Ben de Ballet Argentino’nun direktörlüğünü önümüzdeki sene bırakmayı düşünüyorum çünkü yazdan beri Uruguay Ulusal Balesi’nin de direktörlüğünü yürütüyorum. Sanırım seneye sadece Uruguay Ulusal Balesi için çalışmaya devam ediyor olacağım, bu yüzden tüm deneyimlerimizi en iyi şekilde sunduğumuz çok özel bir tango gösterisi.
Cenk Erdem: Tüm zamanların en ünlü dansçılarından birisiniz ve özellikle bale ve tangoyu bir araya getiren dansçı olarak tanınıyorsunuz, peki size tangoda en çok çekici gelen nedir?
Julio Bocca: Çocukluğumdan beri tangoya ve kendi kültürümüzün müziklerine büyük ilgi duyuyordum. Şimdi de Arjantinli bir dansçı olarak tangoyu tüm dünyaya ulaştırmak büyük keyif alıyorum. Yıllar önce Piazzola’nın müziklerine hayranlık duyardım, hala onun tango bestelerini çok seviyorum. Onunla tanışma şansı da yakalamıştım.Hem çağdaş tangoyu hem klasik tangoyu ve en çok tangodaki tutkuyu seviyorum.
Cenk Erdem: Ülkemizde gerçekleştirilen 2. Uluslararası İstanbul Bale Yarışması’nda jüri üyelerinden biriydiniz, televizyonda da yayınlanan bu yarışmayla şimdi Türkiye’deki izleyici sizi daha yakından tanıyor, peki siz Türkiye hakkında neler biliyorsunuz?
Julio Bocca: Öncelikle çok iyi vakit geçirdim diyebilirim. Aslında gezmek için çok fırsatımız olmadı çünkü vaktimiz daha çok otelde ve yarışmada geçti ama buna rağmen İstanbul’da vakit geçirmek çok güzeldi. Hem bu yarışmayla Türkiye’de balenin yükseldiği görmek çok keyifli. Şimdilik en azından sizlerin de ne kadar tutkulu insanlar olduğunuzu biliyorum.
Cenk Erdem: Veda dansınızı Güney Amerika’da 2007 yılında gerçekleştirdiniz ve kısa bir süre öncesinde Pasion Turca ile birlikte 3. Bodrum Uluslararası Bale Festivali’nde 2005 yılında Türkiye’deki izleyici ile tanışmıştınız, Bodrum Kalesi’ndeki atmosferi hatırlıyor musunuz?
Julio Bocca: Bizim için yepyeni bir seyirciydi, her ne zaman hiç tanımadığımız bir ülkeye gidip ilk defa tanıyacağımız bir seyircinin karşına çıksak bizim için duygular açısından çok yoğun bir performans oluyor. Ben de yeni bir deneyim olduğu için heyecan açısından yoğun bir gece olduğunu hatırlıyorum.
Cenk Erdem: Gösteriniz tangonun balo salonlarından sokaklara evrimini anlatıyor, peki siz tangonun popülerliği açısından son zamanlardaki tabloyu nasıl buluyorsunuz?
Julio Bocca: Dünyanın her yerinde seyirci tango izlemeyi seviyor. Ballet Argentino olarak genç yeteneklerle tango geleneğini devam ettiriyoruz. Hem çağdaş tango müzikleri ve yeni denemeler hem klasik tango hala çok seviliyor. Tango tutkuyu en güzel şekilde anlatıyor ve herkesin tangonun estetiğini sevdiğini biliyorum.
Cenk Erdem: Hep tangodaki tutkuyu konuşuyoruz, bu yüzden de aşıklar için en iyi dans formu tangodur diyebilir miyiz?
Julio Bocca: Tangoda her iki taraf birbirini takip etmek zorunda. Tangoda birbirini kontrol etmek, birbirine çok yakın olmak gerekiyor. Bu bağ neredeyse aşk gibi çok yakın. Her iki tarafın birbirinin adımlarını daha güzel dans edebilmek için sürekli takip etmesi gerekiyor, daha güzel dans için beraberce çaba sarf ediliyor, tıpkı daha güzel bir aşk için çaba sarf etmek gibi.
Cenk Erdem
15 Ekim 2010, Cuma
Cazkolik.com
Siz de yorum yazarak programcımıza fikirlerini bildirin. Yorumlar yönetici onayından sonra sitede yayınlanmaktadır. *.