Louis Armstrong yaşarken niye birçok kişinin nefret ettiği biriydi?

Louis Armstrong yaşarken niye birçok kişinin nefret ettiği biriydi?

The Guardian gazetesinden Ed Prideaux yayınlanan yeni bir Louis Armstrong biyografisi üzerinden efsanevi müzisyenin üzerindeki tozları silkelemiş. 1971 yılında ölen sanatçının hayatta olduğu günleri hatırlayanların sayısı giderek azalırken bugünün genç müzikseverleri genellikle onu 'nazik bir caz devi olarak bilir' diyor. Ekran yüzü olarak sevimlidir, fotoğrafları neşelidir ama yaşadığı dönemde başta Afro Amerikalıların önemli bölümü olmak üzere sevmeyeni çoktu.

 

Yayınlanan yeni biyografi kitabı Pops lâkaplı müzisyenin aslında ne kadar radikal biri olabildiğini de göstermeyi amaçlıyormuş.

 

Pops'a dair kuşağının eleştirmenleri 'yeteneğini bu kadar boşa çıkaran başka birini düşünemiyorum, yanlış olan neydi?' ya da 'başarının getirdiği ticari baskının ağırlığı' tarzında yorumlar yapıyordu o yıllarda.

 

Bir diğeri, "What A Wonderful World" diyordu ama dünya o kadar harika değildi... Afro Amerikalıların bir çoğu eleştirel anlamda Armstrong için 'Tom Amca' diyordu. 1930'larda Decca firmasıyla kontrat imzaladığında yapımcı olarak seçtiği kişinin kitlelerin nabzını tutmakta iyi olduğu bilinen Joe Kapp ile çalışmaya başlamasının bile bir tercih olduğu söylenir. Bing Crosby ile beraber şarkı söylemeler, cıvık romantizmler, ikinci sınıf filmlerde yan roller ve giderek artan şöhret... Günther Schuller gibi önemli bir eleştirmen Armstrong'un gelişimi için 'ticarileşmenin ürkütücü dokunaçları' diyordu o yıllarda.

 

Metronome dergisinde o dönem bir başka eleştirmen 'Armstrong güncel cazda artık hayati biri değil' diye yazmıştı. 'Mendil tutma üzerinde simgeleşen aptalca şakalar yapan biri'... Bu dönem siyah bilincin giderek arttığı, Martin Luther King, Malcolm X gibi isimlerin ayrımcılığa karşı mücadele ettiği yıllara dair House Müzesi araştırma direktörü Riccardi, Rutgers Üniversitesindeki seminerinde konuşurken 'Charlie Parker'ı herkes tanıyor ve saygı duyuyor ama Armstrong dediğim anda boş bakan yüzler görüyorum' diyordu.

 

Hakkındaki biyografiyi kaleme alan Riccardi halbuki Armstrong'un cazın ilk neslinden olduğu ve çektiği sıkıntıları başka bir neslin onlar kadar çekmediğini söylüyordu. Aşağılanmalar, küçümsenmeler, tehditler, mafyanın dahi sevmediği itilip kakılmalarla geçen koskoca bir gençlik. Demokrat görünen Avrupa'da dahi ne sıkıntıların çekildiği kitapta anlatılıyor imiş. 1932 yılında ilk Londra konserinde sabah 5'e kadar yatacak otel bulamayan bir müzisyen, niye? Çünkü oteller bir siyahı içeri almak istemiyor! Konser veriyor, konser sonrası yazılanlara bakın; "su aygırı fizyonomisi", "çakıllı goril kükremesi", "vahşi zenci Afrikalı atalarının ilkel çığlıkları"... Bunlar ve daha fazlası, üstelik, tüm bunları yazanlar demokrat Avrupanın Londralı eleştirmenleri.

 

Armstrong hakkında gençlik dönemi ilk yıllar, 1930'lara kadar olan dönem caz tarihinin gerçekten kurucu ismine yakışır tarihi müziklerle doludur ama sonra, belki de başta Hollywood gibi insanı kullanıp kenara atan sistemlerin popülerleştirme sistematiği Miles Davis gibi esasen Louis Armstrong'a düşkün bir caz efsanesinin dahi kendisine olan inancına dair içerletiyordu. Bu içerlemeler yüzünden iyi yanları, yaratıcı ve öncü özellikleri, kimi zaman eşitlik üzerinden yaptığı açıklamalar hatta şarkılar bile sonradan görmezden gelinmeye başlanmıştı.

 

Caz dünyasını, müzisyen nesilleri esas inciten şey ise Armstrong gibi 1920'lerde New Orleans sokak dilini caza sokan dönemin bir öncü yenilikçinin 1940'ların bebop müziğine destek vermek yerine karşı çıkması, Gillespie ve Monk gibi isimlerin bizzat aslında Armstrong'da ifadeleşen bayağılaşmaya itiraz etmesi, varsın çok satmasın ama bizim müziğimiz olsun yaklaşımına destek vermemesi, hatta, 'tuhaf notalar', 'çin müziği' gibi kendisini vaktiyle aşağılayanların yaptığını andıran ifadeler kullanmasıydı.

 

Cazkolik.com / 18 Aralık 2020, Cuma

BU İÇERİĞİ PAYLAŞIN


Cazkolik.com

  • Instagram
  • Email

YORUMLAR

Yorum Yazın

Siz de yorum yazarak programcımıza fikirlerini bildirin. Yorumlar yönetici onayından sonra sitede yayınlanmaktadır. *.