Müziğin türler arası seyyahı Joe Jackson, 70’lerin sonlarında başlayan yolculuğunu festival çerçevesinde İstanbul Modern’de sürdürüyor...

Joe Jackson’ın müzisyen kimliğinin yanında en belirgin farklılığı nedir diye soran olursa sigara bağımlılarını memnun edecek cinsten sigara karşıtlığını bir çeşit faşizm olarak nitelendirecek kadar fanatik biri olarak tanımlayabilirsiniz. Bu Cumartesi muhtemelen son albümü "Rain"den parçalara ve müzikal geçmişinin retrospektif izlerine yer verecek olan bu ilginç müzisyeni aslında müziğin büyük izdüşümü içerisinde anlamak lazım. Konserine gittiğinizde kendisini bol bol sigara içerken ve bu konuda size bir şeyler söylerken bulabilirsiniz.

Geçen son bir kaç yılda Joe Jackson, Kraliyet Müzik Akademi’si ve Portsmouth Üniversitesi tarafından fahri doktora ile onurlandırıldı. Yaşamını Londra’da sürdüren müzisyen son sıralarda yazar Raymond Handie ve yönetmen Judy Dolan ile birlikte gerçekleştirdikleri “Kont Dracula” tiyatro projesi üzerinde çalışıyorlar. 2006 Haziran’ında piyano, bas ve davul ile kısa bir trio turnesine çıkan Jackson 2007’de yaptığı diğer çalışmalarla birlikte yeni bir albüme dönüşecek gibi görünüyor.

1999 tarihine ait anılarında “A Cure for Gravity: A Musical Pilgrimage (Ciddiyetin Tedavisi: Müzikal Bir Hac Yolculuğu)”nun kendisini Gershwin’in de müzikal onayını alarak klasik müziğin krallığının bir adım uzağında olarak tanımlıyor.

Aslında, bugün yayınlanan Radikal Gazetesi, festival ekindeki yazısında Eray Aytimur’un da bahsettiği gibi 30 yıllık müzikal kariyere sahip olan Joe Jackson, 1970’lerin son yıllarında, punk-new wave-şarkıcı-şarkı yazarı olarak görünmeye başladı. 1979’da çıkan “Is She Really Going Out With Him” açık Reggae etkili bir albümdü, ardından 81’de yayınladığı “Jumping Jive”da Blues’a sıçradı, 1982 tarihli albümü “Steppin Out”ta salsa söyleyen New York’lu bir şarkıcıydı, 1984 tarihli albümü “Body and Soul”da R&B, caz söyleyen biri olarak belirdi dinleyicilerinin karşısında, kariyeri boyunca binbir türlü müziğe girip çıktı. 1987 tarihli “Will Power” ile  klasik müziğin sınırları içinde dolaştı, nihayetinde kendisinie Grammy’yi getiren albümü “Symphony No.1” ile 1999 yılı kariyerinin zirvesini oluşturdu.

11 Ağustos 1954’de İngiltere, Staffordshire’da doğan müzisyenin annesi ve babası, annesinin çalıştığı bir aile pub’ın da tanıştılar. Babasının semti olan Swadliconte taraflarında yaşamakla birlikte henüz 1 yaşındayken annesinin yaşadığı yere taşınmak durumunda kaldılar. Babası Ronald Jackson bir duvar ustası, sıvacıydı. Bu durum Joe Jackson’ın işçi sınıfının içinden olmasını, bu hayatı iyi bilmesini ve duygusallığını, sosyal bakış açısını geliştirdi. 11 yaşındayken keman dersleri almaya başlayan Jackson’nın yeteneğini gören ailesi ikinci el piyano almakta gecikmedi. Caz ile ilgileniyordu, 16 yaşındayken bir trio kurarak çevre publarda profesyonel olarak çalışmaya başlamıştı bile. Caz kısmı fazla uzun sürmedi zira 70’lerin hemen başlarında progressive rock fanı olmuştu bile. 1972’de kendisi için çok daha önemli bir evreye giren müzisyen Londra’da ki Kraliyet Müzik Akademisi’ne kabul edildi. Yoksul ve işçi sınıfı kökenli ailesinin Londra’da ki günlerini rahatlıkla karşılamasının mümkün olmadığı belliydi, bu sebeple para kazanmak için çevre lokallerde pop çalışmaların içine dalmakta gecikmedi. Klasik eğitim alan ama pop şarkılar yazan, söyleyen, besteleyen biri durumuna geçmekte de gecikmedi. Hayatı böylesi sıçramalarla örülü olan Jackson için bu tip türler arası sıçramalar şaşılacak şeyler değildir zaten. Yine Radikal’deki yazıya gönderme yaparak söylersek, günümüzde artık 55’li yaşlarını süren ama 35’ten fazla da göstermeyen bu ilginç müzisyen için hayat büyük sıçramalar içinde yanında taşıdığı şeytan tüyü ile birlikte yaşlanmasına olanak vermiyor gibi görünüyor.

Joe Jackson konseri 4 Temmuz Cumartesi günü saat 21.00’de, İstanbul Modern’de. Biletlerin 25-35 lira aralığında olduğu konser için halen bilet bulma fırsatınız olabilir, deneyin ve orada olun diyoruz.

Cazkolik.com / 2 Temmuz 2009, Perşembe
 

BU İÇERİĞİ PAYLAŞIN