Dinlemeye başladığınız şarkı Estralla Morente`nin başrolünde Penelope Cruz`un oynadığı Pedro Almodovar filmi Volver için söylediği ünlü şarkı Volver`dir.

Estrella Morente ile çok özel...

7 yaşından beri sahnelerde olan ve geçtiğimiz sene kaybettiğimiz, efsane flamenko şarkıcısı Enrique Morente`nin kızı olan Estrella Morente, sadece eleştirmenler tarafından değil, neredeyse dünyanın tüm ünlü flamenko yıldızları tarafından da “yaşayan en iyi flamenko şarkıcısı” olarak gösteriliyor.
 
İspanyol Radyo ve Televizyon Yayıncıları Birliği’nin, İspanyol Kültürüne katkılarından dolayı “Altın Mikrofon Ödülü” verdiği ünlü yıldız, 19 Aralık`ta ilk kez Türkiye`ye geliyor. Penelope Cruz`un başrolünü oynadığı, Pedro Almodovar`ın bol ödüllü filmi "Volver" için şarkı söylediğinden beri, bütün dünyanın ilgisini çeken Estrella Morente, 19 Aralık gecesi Cemal Reşit Rey’de olacak. İlk albümü Peter Gabriel’in Real World plak şirketi etiketiyle tüm dünyada yayınlanır yayınlanmaz bir efsaneye dönüşen yıldızla, çok meşhur bir şarkıcı olan babası, kendi şarkıları, Penelope Cruz ve ilk gez geleceği İstanbul hakkında konuştuk...

Cenk Erdem
http://twitter.com/#!/thecenkerdem

Estrella Morente: "Konserlerim son derece teatraldir..."

Cenk Erdem: Efsane flamenko şarkıcısı Enrique Morente’nin kızı olarak eleştirmenler sizi de flamenkonun yaşayan en iyi kadın şarkıcılarından biri olarak gösteriyorlar, aramızdan ayrılan Enrique Morente’yi hem babanız olarak hem bir efsane olarak bize nasıl tarif edersiniz?

Estrella Morente: Babam tanımlanamaz, alışılagelmişin çok ötesinde, çok farklı biriydi. Hem yaratıcı hem de insan olarak eşi benzeri olmayan birisiydi.
 
Cenk Erdem: Dansçı bir annenin ve şarkıcı bir babanın kızı olarak henüz 7 yaşında sahneye çıkmaya başlamışsınız, çocukken sahnede olmak sizi ürkütmüyor muydu?

Estrella Morente: Belki de evet. Ama ben bunu korku olarak adlandırmıyorum, bu daha ziyade sanatçının gerginliği veya heyecanı. Birisi seni izlediği için edindiğin sorumluluk duygusu, ama bunun sahne korkusuyla ilgisi yok, bugün bile hâlâ hissettiğim doğal bir duygu.
 
Cenk Erdem: 16 yaşınıza geldiğinizde dünyaca ünlü televizyon kanallarına konuk olmaya başladığınıza göre, o dönemde sizi en çok heyecanlandıran sahne deneyiminizi hatırlıyor musunuz?

Estrella Morente: Evet. Bir seferinde babamın televizyona yaptığı bir kayıtta , kız kardeşim Soleá ve beni Los Saetoros’ta tango yapmak için sahneye çıkarttığını hatırlıyorum. Kız kardeşim henüz 4 yaşındaydı ve ben de daha 8 yaşındaydım.
 
Cenk Erdem: İlk albümünüz  “Şarkılarım ve bir şiir”(“Mi Cante y un Poema”) adını taşıyor, yoksa siz de melodiden çok şarkı sözlerine mi kapılıyorsunuz?

Estrella Morente: Sözler bir şarkının yüzde ellisi. Eğer sözleri iyiyse, içeriği de iyiyse bir eser tamamlanır ve ihtiyacı olan anlamı kazanır. Ama her durumda, albümün bu ismi şiir sevdalısı olan babamın fikriydi.
 
Cenk Erdem: Ayrıca ilk albümünüz büyük başarısının ardından Peter Gabriel’in Real World plak şirketi etiketiyle tüm dünyada yayınlandı, o dönem için size bir sürpriz olmuş muydu?

Estrella Morente: Peter Gabriel’in müziğimle buluşması benim için gerçek bir ödül oldu. İlk albümüyle Peter Gabriel’in plak şirketinin bir parçası olmak, her müzisyene bir rüya gibi gelebilir.
 
Cenk Erdem: 2001 yılı albümünüz “Calle del Aire” eklektik tarzıyla büyük beğeni toplamıştı, peki siz bize müziklerinizi nasıl tarif edersiniz?

Estrella Morente: Benim müziğim doğadan ve insandan yola çıkıyor, hayattan ve ölümden bahsediyor.
 
Cenk Erdem: Dünyaca ünlü yönetmen Pedro Almodovar’ın filmi Volver’de Penelope Cruz’un sizin şarkınıza dudak oynattığı sahneler ve sizin şarkınız filmin havasını değiştiriyordu, Penelope Cruz şarkınızı çalışırken ünlü oyuncu ile biraraya geldiniz mi?

Estrella Morente: Evet, tam bir profesyonel olarak, film müziğinin kaydedildiği gün yönetmen ve yardımcısıyla birlikte stüdyoya gelip kayıtta keyifli vakit geçirdi. Ben şarkıyı söylerken o da kendini tam olarak rolüne kaptırdı, ritimler canlı olarak kaydedilirken müzisyenlerin arasına dalıp, filmde kullandığı ifadeleri, hareketleri ve seslendirme için yaptıklarımızı çalışmaya başladı. Her şey çok heyecanlı ve çok doğaldı.
 
Cenk Erdem: 2005 sonbaharında, “1922” adlı oyun, Madrid’in meşhur tiyatro salonu” Teatro Español”’da kapalı gişe olmuş, peki tiyatro da sizi konserler kadar heyecanlandırıyor mu?

Estrella Morente: Zaten konserlerim de çok teatral. En doğal halinde müziğimin tiyatroyla çok içiçe olduğunu tahmin edersiniz. Benim için İspanyol tiyatrosu, her zaman çok önemli sanatçılarla, çok güzel kulisiyle ve efsanevi Enrique Morente yönetimindeki yorucu temposuyla hatırlayacağım bir mekan olacak. Tiyatroya giremeyenlerin içeride olup bitenleri izleyebilmesi ve dinleyebilmesi için Madrid’de efsanevi Santa Ana Meydanı’nda tiyatronun kapısına dev bir ekran kurulduğunu hatırlıyorum.
 
Cenk Erdem: 2006 yılında yayınlanan albümünüz “Mujeres”, kalbinizdeki kadınlara ithaf ettiğiniz bir albümdü, peki kalbinizdeki kadın şarkıcılar kimler?

Estrella Morente: Diğer pek çok şarkıcının yanı sıra büyükannem Encarna ve La Niña de los Peines.
 
Cenk Erdem: Defalarca farklı ve prestijli ödül törenlerinde “En İyi Flamenko Sanatçısı” ödülünün sahibi oldunuz, peki söylediğiniz şarkılar arasında sizi en çok coşkulandıran şarkılar hangileri?

Estrella Morente: Şehrim Granada’ya adanmış bir şarkı olan habanera.
 
Cenk Erdem: 19 Aralık’ta Türkiye’de ilk kez İstanbul’da Cemal Reşit Rey Konser Salonu’nda sahneye çıkacaksınız, Türkiye’de flamenkoya olağanüstü bir ilgi var, pek siz Türkiye ve İstanbul hakkında neler biliyorsunuz?

Estrella Morente: Aklıma ilk gelen bir buleria’da geçen “Büyük Türkiye’den geliyorum ve Ispanya’da olmayan bir sürü şey getiriyorum” (“Vengo de la gran Turquia y traigo muchas cositas que en Espana no lo habia...”) diyen sözleri. Ben de şimdi bunun için Istanbul’a geliyorum, şarkılar söylemek ve babamın şarkılarda bu kadar bahsettiği bu büyük eşyaları keşfetmek için.

Cenk Erdem
http://twitter.com/#!/thecenkerdem

Cazkolik.com / 16 Aralık 2011, Cuma

BU İÇERİĞİ PAYLAŞIN