Zuhal Focan`ın cazın genç ve başarılı isimleriyle yaptığı söyleşiler serisi caz okurunun genç isimleri yakından tanıması bakımından arşivlik bir seriye dönüştü. Sırada bir başka genç bir isim var; Cemre Necefbaş.

Zuhal Focan`ın cazın genç ve başarılı isimleriyle yaptığı söyleşiler serisi caz okurunun genç isimleri yakından tanıması bakımından arşivlik bir seriye dönüştü. Sırada bir başka genç bir isim var; Cemre Necefbaş.

 

Cemre Necefbaş: "Eğitim anlamında daima

gelişmeye ihtiyaç duyuyorum..."

Zuhal Focan: Kendini tanıtabilir misin?

Cemre Necefbaş: 29 Nisan 1994`te İstanbul`da doğdum. Çok küçük yaşlardan müziğe büyük bir ilgi duymaya başladım; öyle ki yuvada bile sene sonu gösterilerinde solist olarak yer alıyordum :) İlkokulu Özel Bilfen İÖO`da okudum ve burada okul korosunda yer aldım, opera ve pop tarzlarında sololar aldım. Yine ilkokulda 4 sene keman dersi aldım ve kemanla okul orkestrasına seçildim. 7. sınıftayken NTV`nin UNICEF`e yardım projesi olarak gerçekleştirdiği Çocuklar İçin Şarkı Söylemek Lazım adlı programda Ferda Anıl Yarkın`la performans verdim.

2008 yılında Robert Kolej`e başladım ve burada bulunduğum sürecek hem akademik hem de sosyal alanlarda çok aktif bir öğrenci oldum. Müzikal anlamda ise ilk senemde yapılan AIDA müzikalinde sahneye çıkan tek hazırlık öğrencisi oldum. İkinci senemde ise okul orkestrasına vokalist olarak katılmaya hak kazandım ve burada Tina Turner, Aretha Franklin, Sade, Chaka Khan gibi isimlerin parçalarını seslendirdim.? Orkestraya katılışım benim kendi müzik zevkimin oluşması ve gelişmesinde çok büyük bir rol oynadı ve caz - blues gibi tarzlara ilgim de orkestrayla başladı. Tina Turner`ın Proud Mary yorumuyla başlayan orkestra serüvenim sayesinde daha özgür ve doğal bulduğum caz, blues ve soul`la tanışmış oldum. Bu tarzlarda sıkı kalıpların olmayışı ve duygunun temel alınması bana hem müziği daha iyi anlamamda hem de kendi sesimi bulma yolculuğumda çok yardımcı oldu. Ella Fitzgerald sayesinde vokalistliğin yalnızca şarkı sözlerinden ibaret olmadığını öğrendim ve gerçekten müzik yapmak istediğime emin oldum.

Bu motivasyonla okulda çeşitli amatör pop, blues ve caz gruplarıyla sahne aldım: RC`13 Big Blues Band`le 2011`de çeşitli lise festivallerine katıldık ve bu sene kurulan Off Keys adlı grubumla özel performanslar vermekle beraber IKSV Genç Caz`da finalist olduk.

Vokalist olarak bireysel katıldığım AKBANK JAmZZ ve Nardis`in Genç Vokal yarışmalarında en genç finalist oldum ve Nardis`te NTV Özel ödülü, Sibel Köse Workshop`ına ve NTV Radyo`da Cazın Büyüsü adlı programa katılım ödülleri kazandım. Bu yarışmalarda yer alabilmek benim için gerçek bir ayrıcalık oldu çünkü benim için mühim olan kazanmak ya da kaybetmekten çok daha öteydi, kendime hayran olduğum bu camiada bir kapının aralanabileceğini görmek fazlasıyla ödüllendiriciydi.

Eğitim anlamında ise daima gelişmeye ihtiyaç duyuyorum. Geçtiğimiz sene bir dönem Şebnem Ünsal`dan ses eğitimi dersleri ve Nail Yavuzoğlu`ndan teori ve piyano dersleri almıştım. Bu okul döneminde ise Teori-Armoni dersi alarak kendimi bu alanda geliştirdim ayrıca Nardis sayesinde Sibel Köse`yle çalışma fırsatı yakaladım. 2011 yazında Veneto Jazz Workshop`a katılarak hem caz tekniği öğrenme hem de doğaçlama da kendimi geliştirme fırsatı bulmuştum. Bu yaz ise Berklee`nin 5 haftalık yaz programına katılmak üzere Berklee tarafından eğitim bursuyla ödüllendirildim. 

Zuhal Focan: Önümüzdeki yakın veya uzak gelecekteki projeleriniz; konserler, kayıt yapmak gibi bir isteğin, projen var mı? Varsa kimlerle?

Cemre Necefbaş: Gelecekte kendimi çok net bir şekilde müzik yaparken görüyorum, nerede ve nasıl olduğuyla ilgili detaylar ise şu sıralar atmakta olduğum adımlarla şekilleniyor sanırım. Off Keys adlı grubumla (Egemen Genç (g), Dehan Elçin (tro), Elif Ayaroğlu (bg), Mert Uşşaklı (d)) çeşitli caz standartları cover`layarak oluşturmakta olduğumuz bir repertuvarımız var ve onlarla sahne almak ve kayıt yapmak gerçekten hayalimiz. Fakat Robert Kolej gibi akademik anlamda emek isteyen bir okulda okuyor olmamız dolayısıyla bu beklediğimizden daha yavaş gelişen bir süreç oluyor.

Ben hala tanışmakta olduğum cazcılarla bir arada olmaktan ve müzik yapma fırsatı bulmaktan çok büyük mutluluk duyuyorum. Ayrıca eğitimime devam etmek ve kendimi teori anlamında da geliştirmek istiyorum. Bu yaz Berklee`de geçireceğim 5 hafta da bu açıdan beni ayrıca heyecanlandırıyor.

Yurtdışında caz okumak gerçekten sıkı sıkıya bağlı olduğum bir hayal benim için. Yurtdışındaki ısrarım ise yeni insanlarla tanışmak ve daha evrensel bir çevrede müzik yapabilme fırsatını yakalamaktan geliyor. Eğitim görmek istediğim okulların başında Berklee, New School, Manhattan School of Music, New England Conservatory gibi Boston ve New York çevresindeki okullar geliyor. Bu çevrelerde çok aktif bir şekilde cazı ve tüm alt türlerini öğrenebileceğimi ve onları kendim gibi müzik tutkunu insanlarla icra etme fırsatı yakalayabileceğimi düşünüyorum.

Hatları belirgin olan bu hayalimdeki tek sorun işin finansal kısmı ne yazık ki, kısa gelecekte eğileceğim bir diğer konu da kendime uygun bir burs bulmak olacak tabii. 

Zuhal Focan: Genelde (Türkiye`de ve dünyada) caza nasıl bir gelecek öngörüyorsun?

Cemre Necefbaş:
Açıkçası çok kısa bir süreye kadar caz`ın yeterince ilgi görmediği kanısındaydım ve insanların böylesine sürprizlerle dolu bir müzik tarzını keşfetmemiş olmaları bana şaşırtıcı geliyordu. Fakat şu sıralar dünyada hem dinleyici bazında hem de müzik piyasasında ciddi değişimler olduğunu düşünüyorum. Sonuçta fazlayıyla evrenselleşen bir dünyada yaşıyoruz ve her türlü kültürel malzemeye ulaşmak çok kolaylaşıyor bu doğrultuda da Batı`da Doğu müziğine ilgi, Doğu`da Batı müziğine ilgi artıyor ve müzisyenler bu ikisini harmanlama yolunda çeşitli atılımlar yapıyorlar. Caz gibi özgür ve müzisyen-dinleyici dinamiğine ayak uydurabilen bir müziğin bu gibi atılımların temelini oluşturabileceğini düşünüyorum. 

Zuhal Focan: Senden sonra yetişen gençlere söylemek istediklerin?

Cemre Necefbaş: Herhangi bir alanda yetişen her insana söylenebileceği gibi: "Çalışın" diyeceğim. Cazda ve genel olarak müzikte bunun temeli dinlemekten geçiyor. Bol bol dinlemek gerekiyor, vokalistseniz yalnızca vokal değil enstrümantal parçaları da dinlemekte yarar olduğunu düşünüyorum. Ayrıca çok gecikmeden teori anlamında da gelişmenin müziği bir kariyer olarak düşünenler için şart olduğunu da düşünüyorum; ben de kendimi bu alanda yeni yeni geliştiren bir amatör olarak özellikle bir grupla çalarken bunun eksikliğini çektiğimi söylemeliyim.

Son olarak, cazda kendini geliştirmek isteyen herkesin canlı performanslara ve jam session`lara da bol bol katılmasını öneririm; hem dinleyici hem de icracı olarak bu deneyimin çok büyük etkisini görebiliyorsunuz. Dinleyici olarak katılındığında grup dinamiklerini görmeyi, icracı olarak katıldığınızda ise buna ayak uydurmayı öğreniyorsunuz. Ve gerçekten dünyanın en keyifli şeyi oluyor :)

Zuhal Focan
focan@nardisjazz.com

Cazkolik.com / 11 Mart 2013, Pazartesi

BU İÇERİĞİ PAYLAŞIN


Zuhal Focan

  • Instagram
  • Email

Yorum Yazın

Siz de yorum yazarak programcımıza fikirlerini bildirin. Yorumlar yönetici onayından sonra sitede yayınlanmaktadır. *.