Tenor saksofoncu Mark Turner'ın yeni albümü "Reflections on: The Autobiography of an Ex-Colored Man"in kapak fotoğrafını görünce yapay zekâ ile oluşturulan bir görüntü sandım, dikkatle bakınca öyle olmadığı, özel bir fotoğrafçı gözü olduğu belliydi, sonra, Turner'ın iki sene önceki "Live at Village Vanguard" albümü geldi aklıma, o albümün de kapak fotoğrafı benzer bir gözün eseriydi, belki de aynı fotoğrafçı.
Mark Turner her zaman özel bir müzisyen oldu. Tipik bir müzisyen değil, özel bir müzisyen. Kendi albümlerini tekli 'track' anlatımları üzerinden değil bütünlüklü olarak görmeye, bu sayede uzun bir anlatıya meğilli oldu. Uzun bir albüm adından oluşan "Reflections on: The Autobiography of an Ex-Colored Man" albümü de bu türden bir çalışma. "Yansımalar: Bir Eski Zencinin Otobiyografisi" diye çevirebileceğimiz albüm adı karmaşık, anlaşılmaz çağrışımlar uyandırıyor. Ex-Colored Man ne demek mesela?
Mark Turner şöy diyor; "Siyah bir adamın şu sözleri söylediğini duymuştum: ‘Siyah olmak utanç verici bir şey değil, ama çoğu zaman çok rahatsız edici”.
Sözde hafif pahada ağır bu cümle Turner'ın bir anlamda yola çıkış noktası olmuş ve bu yazıyı yazmama neden olan süitin bir nevi alt metnini oluşturuyor.
Bir noktanın altını çizersem daha iyi anlaşılacak sanıyorum. Mark Turner'ın annesi ve ailesinin önemli bölümü beyaza yakın, hatta 'beyaz' olarak kabul edilen insanlarmış. Anlaşılan Turner bu türden bir 'arada olma' konusuna dikkat çekiyor. Özellikle önem verdiği biri var; James Weldon Johnson. 150 yıl önce dünyaya gelmiş bu Amerikalı yazar ve sivil haklar aktivisti de beyaza yakın renkte bir siyah idi. Turner, aynı zamanda diplomat, avukat ve üniversite hocası olan Johnson'ın da ortaya koyduğu 'algı, kimlik, statü ve kendi kaderini tayin etme hakkı imtiyazları' gibi konuların yeni değil yüz küsur yıldan beri konuşulduğunun altını çiziyor ve Turner albümünde Johnson'ın 1912'de yayınladığı "The Autobiography of an Ex-Colored Man" kitabı üzerine alıntılarla dolu müzikli metinler oluşturuyor.
Turner'ın albüm olarak ortaya koyduğu şey aslında süit formatında bir tür düzyazı metin gibi ilerliyor.
Sözlü olarak mesela aralarda şöyle şeyler söylüyor; "Sanırım hayatımın bütün küçük trajedilerinden bir tür vahşi ve şeytanî arzuları bir araya getirip onları topluma karşı bir şakaya dönüştürüyorum. Ve ben, rahatlama aradığım belirsiz bir tatminsizlik, pişmanlık ve neredeyse vicdan azabı duygusundan muzdaribim ve pasajın son paragrafında bundan bahsedeceğim. Güneyli beyazların, Kuzeylilerden daha çok zencileri sevdikleri iddiasının bir bakıma doğru olduğu söylenebilir".
On bölümden oluşan bu süit yukarda okuduğunuz türden kitap alıntılarıyla süslenmiş. Sözlerin altına müzik veya tersi her zaman işe yaramayabilir diyor bir eleştirmen ama Turner bu albümde iyi iş çıkararak bu önemli teknik sıkıntıyı başarıyla atlatabilmiş. Turner'ın albüm notlarında da dediği gibi; "Müzikle zenginleştirilmiş sözler değil, sözlerle zenginleştirilmiş müzik istedim" diyor ve bunu başarmış görünüyor.
Albüm: Reflections on: The Autobiography of an Ex-Colored Man By James Weldon Johnson
Sanatçı: Mark Turner
Müzisyenler:
Mark Turner: Tenor Saksafon ve anlatıcı
Jason Palmer: Trompet
David Virelles: Piyano ve Org
Matt Brewer: Acoustic ve Electrik Bas
Nasheet Waits: Davul
Firma: GiantStepArts
Çıkış Tarihi: 10 Ekim 2025
Feridun Ertaşkan
Cazkolik.com / 16 Ekim 2025, Perşembe
Siz de yorum yazarak programcımıza fikirlerini bildirin. Yorumlar yönetici onayından sonra sitede yayınlanmaktadır. *.