Doris Day ile başlayıp Wynton Marsalis`e uzanan, oradan Allan Harris`e uğrayıp ardında taa Hindistan`ı dolanan caz haberleri yolculuğu bir tık`la başlıyor...

Dinlediğiniz şarkı Wynton Marsalis`in yayınlanan son albümlerinden biri olan ve taa Ragtime dönemi caz piyanistliğine kadar uzanan geçmişiyle cazın gerçek atalarından biri olarak kabul edilen Jelly Roll Morton`a (1885 - 1941) adadığı Mr. Jelly Lord isimli albümünden alınan bir caz klasiği King Porter Stomp`tur.

Şarkıları, filmleri, beyazperdeden eksik olmayan gülümsesiyle bugün artık göz önünde olmayan 87 yaşındaki Doris Day geçen yirmi yılın ardından adını My Heart olarak belirlediği müzik albümünü yayınladı...

Bizlerin eski yıllarda TRT`nin gösterdiği Doris Day & Rock Hudson romantik salon komedi filmlerinden tanıdığı Hollywood`un ikon isimlerinden, 87 yaşındaki Doris Day hayli ilerlemiş yaşına rağmen 17. albümünü yayınladı. Adını My Heart koyduğu çalışma Doris Day`in son yirmi yıldır yayınladığı ilk albüm aynı zamanda.

Golden Globe ve Grammy ödüllü aktris ve şarkıcı tüm zamanların en sevilen kadın yıldızları arasında gösteriliyor. Kariyerine onbeş yaşındayken başlayan Day şimdiye kadar 39 filmde rol aldı, 650 şarkı kaydetti.

Doris Day`in ilerleyen yaşının kendisine getirdiği bir başka özellik ise yaşlılık yıllarına ait hiç bir fotoğrafının yayınlanmaması. En azından biz bu kadar aradık taradık inanın bulamadık. Bu yaşlara varan kadın yıldızlarda sık görülen bir durum bu, hep genç ve güzel halleriye anımsanmak istiyorlar, hiç de anlaşılmayacak bir şey değil...

My Heart isimli albümünde Doris Day Beach Boys, Lovin` Spoonful ve Joe Cocker gibi ünlü grup ve müzisyenlerin şarkılarından oluşan cover yorumlara yer vermiş. Aynı zamanda fanatik bir hayvansever olarak tanınan Day, albüm hakkında yaptığı açıklamada "Bu şarkılar hayvanlara olan sevgimin ve 2004 yılında kaybettiğim oğluma olan aşkımın ifadesidir..." diyen ünlü star bu iki sevginin kendisini hayatta tutan şeyler olduğunu belirtiyor.

Doris Day`in kariyeri artık bitmeye yüz tuttu denildiği altmışlı yılların sonlarında üçüncü kocası ve menajeri olan Martin Melchner`in iflas etmesiyle bir anlamda yeniden harekete geçti, daha doğrusu geçmek zorunda kaldı. My Heart o yılların ardından ünlü yıldızın yayınladığı ikinci albüm olma özelliğini de taşıyor.

* * *

Yaz aylarının büyük kısmını Avrupa caz festivalleri arasına mekik dokuyarak geçiren, arada New York`da dolanıp yine Avrupa`ya dönen Wynton Marsalis son günlerde kapağı Londra`ya atıyor... Londra`nın dünyaca ünlü elli yıllık caz klübü Ronnie`s Scott`la anlaşan büyük trompetçi beş gün boyunca Londra`lılara New Orleans tarz müzik ziyafeti verecek...

Wynton Marsalis herhalde dünyanın en çok konser veren, en çok gezen, en çok kayıt yapan müzisyenlerinden biri... Bir yandan tüm bu yoğunluk ve çabası usta müzisyeni dünyanın dört bir yanında oldukça sevilen bir isim haline getiriyor. Bir süredir Avrupada gezmedik şehir, çalmadık festival bırakmayan Marsalis şimdilerde soluğu Londranın efsanevi caz klübü Ronnie Scott`da alacak. Londra sanırız onun için uğrak yeri olmaktan öte bir şehirdir. Klüple yaptığı anlaşmaya göre beş gece boyunca Londralıları New Orleans tarzı caza doyuracak olan Marsalis herkesi kendinden geçirecektir kuşkusuz.

Geçtiğimiz ay başında Marciac Jazz Festivali`nde harika bir konser veren Marsalis festivalin ardından Milano`ya gitti, Balkanlarda kısa dolanan ünlü müzisyenin bu arada yukarda resmini gördüğünüz rock gitar efsanesi Eric Clapton ile geçen yıl New York Lincoln Center`da verdikleri konserin CD & DVD kaydı yayınlanan müzisyen temposunu düşürmeyerek sahne ve albüm işlerine tam hız devam etti.

* * *

Bizim buralarda sayısız hayranı olan caz şarkıcısı Allan Harris uzun aradan sonra yeni albümü Open Up Your Mind`ı yayınladı...

Kerem Görsev`le verdiği konserler ve birlikte kaydettikleri albüm sayesinde bizde çok sayıda hayrana sahip olan Allan Harris yeni albümü Open Up Your Mind`ı yayınladı. Love Productions isimli firmadan çıkan albümün 13 Eylülde mağazalarda yer alacağı söyleniyor.

Biz, Harris`i elinde sadece mikrofonla görmeye alışkın olduğumuz için yeni albümünün fotoğraflarında sürekli gitarıyla görüntülenmesi hayli ilginç geldi. Sesi yine bildiğimiz o benzersiz ses, hatta kimi caz eleştirmenlerince dünyanın en iyi seslerinden biri kabul edilen Harris yeni albümünde yeni bir dönemin başlangıcını duyuruyor. Başta tabii bildiğimiz sesi, elinde gitarı ve tümüyle yeni besteler, daha soul & organ soundlu ritmik melodik şarkılarıyla yeni Allan Harris`i sevdik doğrusu. Yeni müzikleriyle onu buralarda da göreceğimizi inanıyoruz, bunu en iyi sevgili Kerem bilir, kendisine ilk fırsatta soralım bakalım...

* * *

Cazın üç genç silahşöründen yeni bir albüm; Ninety Miles...

Amerika ile Küba arasındaki soğuk denizler artık ısınmaya yüz tutmuş olmalı. Neden mi? Amerikanın uzun yıllardır Küba`ya uyguladığı katı ambargoya rağmen Küba dik ve gururlu duruşundan taviz vermeden yoksulluğuyla yaşamayı seçti ama bükülmedi. Bu ilk kısım Kübaya övgülerimiz olsun, haberimizin konusu ise genç kuşağın üç önemli müzisyeni Christian Scott, David Sanchez ve Stefon Harris`in birlikte kaydettikleri albümleri NinetyMiles.

İlk cümlede sözünü ettiğimiz ısınan denizler benzetmesi de adı geçen albümün durumunu açıklamaya yetiyor olmalı. Önceki yıllarda Amerikalı müzisyenlerin Kübaya gidip albüm kaydetmeleri pek olası değildi. Bizzat devlet tarafından yasaktı. Oysa bu üç müzisyen yanlarına aldıkları Cuban American müzisyenlerle bizzat Küba-Havana`da post bop melodilerin 21. yüzyıl cümlelerine Cuban dans ritmlerini Kübalı piyanistler Rember Duharte ve Harold Lopez Nussa ile etkileyici biçimde harmanlıyorlar. Saksofonun usta ismi David Sanchez, trompetin yeni Miles Davis`i olarak lanse edilen, Katrina kasırgası sırasındaki müzikleriyle herkesi kendine hayran bırakan trompetçi Christian Scott ve vibrafonun son dönem en iyi ustalarından Stefon Harris iki ülkenin arasındaki 90 millik mesafeyi albüme isim olarak vererek yaptıkları işle ne denli gurur duyduklarını gösteriyorlar.

* * *

Kanada`da yaşadığı yıllarda caz müziğine aşık olan Ahmed Ebrahim ülkesi Hindistan`a döndüğünde açtığı klübü Pune onuncu yaşını kutladı...

Son haberimiz ise Hindistan`dan. Express India web sitesinin haberine göre bundan on yıl önce Pune isimli caz klübünü hayata geçiren Ahmed Ebrahim geçen on yılın uzun süren bir yolculuk olduğunu ama her gününe değdiğini söylemiş.

Klübünün hikayesini kısaca şöyle anlatıyor Ebrahim; "Kanada`dan ülkeme geri döndüğümde yanımda bir de yeni keşfim olan caz müziğini getirmiştim. Bu müzikle olan bağım kopsun istemiyordum, bunun için ne yapabileceğimi düşündüm, diğer müziklerle de bağları olan bir yer açmaya karar verdim. Dönem bırakın interneti falan daha kasetli yıllardı. Herkesin elinde ne varsa birbiriyle paylaştığı yıllardı. Dönemin grupları da müzikleri böyle öğreniyorlardı. İlk açıldığımızda 15 üyeli küçücük bir yerdik şimdi üye sayımız yediyüzü aştı..."

Klüp onuncu yıl kutlamasını Bombay caz dünyasının yakından bildiği isim Artiste Ashok Gulati ile birlikte 21 Ağustos akşamı yaptı. Oceanic Sound isimli firmanın sahibi ve klübün ilk günlerinden bu yana en aktif üyelerinden biri olan Mahindra Dave "Biz bu müziği ilk dinlediğimiz de çok sevmiştik, adının jazz olduğunu bile sonradan öğrendik" diyerek aslında ne denli naif olduklarını anlatır. Hatta, müziği ilk duyduğunda bu müziğin ne kadar iyi bir müzik olduğundan söz etmiş ama Ebrahim`e senin iyi hoparlörlere ihtiyacın var, ben sana bu konuda yardım edeyim diyerek bu önemli sorununu gidermesinde yardımcı olmuş. Klüp üyeliği sistemini geliştiren Ebrahim üyelik tüm cazseverlere açık, ücretli değil diyor. Üyeleri ise işadamları, profesyoneller, hepsi belirli bir kariyere sahip insanlar ama iş caza gelince mutlaka kendilerini zaman ayırıp bu müziği olması gereken yerde, klüpde dinlemeyi seven insanlarmış.

Cazkolik.com / 04 Eylül 2011, Pazar

BU İÇERİĞİ PAYLAŞIN