Venedik Sarayı Bahçesi`nde yaz rüzgarı

Venedik Sarayı Bahçesi`nde yaz rüzgarı

Konu: Yaz Rüzgarı (Summerwind), bir Paolo Fresu & Lars Danielsson ortak yapımı...

Tarih: 12 Temmuz 2019

Yer: Venedik Sarayı Bahçesi

Neredeyse 250 yıllık, şimdilerde elçilik ikametgâhı olarak kullanılan güzel binanın, palmiyeler arasındaki çim bahçesinde, binanın yan tarafına kurulan ve nedense arka fonu bir pano veya perde ile kapatılmayıp çirkin klima manzaralı olarak bırakılan sahne...


Atmosfer: Konuya pek uymayan, dingin, esintisiz ama serin bir yaz akşamı... Zaman zaman yukarıdan geçen uçakların sesi, zaman zaman martıların çığlıkları, zaman zaman da haylaz Beyoğlu köpeklerinin havlamaları duyuluyor. Açıkhava ortamlarının olmazsa olmazı kediler, ürkek adımlarla kalabalığın arasında geziniyor. Bina çevresindeki köhne apartmanlardaki beyaz atletliler pozisyon almış, olan biteni kolaçan ediyor, zira tüm biletler tükenmiş, ortamda her yaştan ve kesimden bilinçli bir izleyici kitlesi mevcut.

Fotoğraf: Sedal Antay


Aksiyon: İki delikanlı koşar adımlarla sahneye çıkıyor, yaş ortalamaları altmış civarı. Ev sahibi İtalyan ateşi, konuk İsveç buzu, tabii ki bu lafın gelişi, her ikisinin de sıcacık yürekleri var belli ki... Aralarında iki metre bile yok ve birbirlerinin gözlerinin içine baka baka aşıklar gibi, atışan aşık müzisyenler gibi, iş ortamlarında sözü çok edilen ama bir türlü gerçekleştirilemeyen sinerji kavramının örneğini sergiliyorlar trompet ve bas ile... Kimi zaman okşuyorlar enstrümanlarını, uzatıyorlar birbirlerine diz çökerek, eğilerek, kimi zaman da vuruyorlar üzerlerine sertçe, hadi biraz da ritm görevi yap dercesine... Notalar bazan uzuyor, bazan kısalarak uçuşuyor aralarında...


Notaların uçuşu İtalya ovalarından başlayıp İsveç kırsallarına, Paolo`nun benim bunu telaffuz etmeme imkan yok deyip Lars`dan yardım istediği "Jag lyfter ögat mot himmelen" parçasına uzanıyor, oradan aşağıya doğru Polonya üzerinden inerken Rosemary`nin Bebeğine söylediği ninninin sesini duyuyoruz... Daha da güneye inip sahnedekileri simgeleyen "Amigos" parçasını dinledikten sonra, "Bu parçayı yazarken İspanyol müziğinden etkilenmiştim", diyor Lars ve bunu derken birden aklına boğa güreşleri de geliveriyor nedense ve içi cızlıyor, "Ne kötü şeydir o öyle"...

Fotoğraf: Sedat Antay


Yaklaşık birbuçuk saatlik uçuşun sonlarına doğru Fransa üzerindeyiz ve yaz rüzgarını "Les feuilles mortes" ya da bilinen adıyla "Autumn Leaves" ile sonlandırıyoruz, ama tam sonbahar hüznüne kapılacak iken Lars bir anda bizi silkindirip çello sesini distorte ediyor ve arşesini parçalarcasına "Hayır!" diyor, "yaz bitmedi daha..."


İki usta arkadaş, müzisyen, divane, yoğun alkışlar ardından tekrar koşarak sahne alıyor ve bislerini gerçekleştiriyor. Konunun fazla uzatmadan tek kelimelik özeti ise en önde oturan İtalyan davetli hanımdan geliyor: "Bellissimo !!!"


Ümit Baykara


Cazkolik.com / 13 Temmuz 2019, Cumartesi


Fotoğraf: Leyla Diana

BU İÇERİĞİ PAYLAŞIN


Ümit Baykara

  • Instagram
  • Email

Yorum Yazın

Siz de yorum yazarak programcımıza fikirlerini bildirin. Yorumlar yönetici onayından sonra sitede yayınlanmaktadır. *.